Sistem arayışı; Süleyman Karagülle-Adil Düzen-5
Prof. Dr. M. Tekelioğlu anlatmaya devam ediyor; önceki yazılarla birlikte okunmalı...
“Aslında Süleyman Karagülle daha 1970’lerin ortalarında bu konulara dair çalışmalarını “PARA - İslam’da Denge / Altın ve Gümüş” adıyla kitap haline getirmişti. Bunun benim için de farklı bir anlamı var. Ben İzmir’e henüz yerleşmiştim. Çevremi tanımaya çalışıyor ve yeni yeni insanlarla tanışıyordum. Süleyman Karagülle ile ilk karşılaşmamızın üzerinden çok geçmeden bana yeni kitabından söz etti ve kitap içerisindeki matematiksel ifadeleri mühendis olmam sebebiyle birlikte gözden geçirmemizi istedi. Bu yeni bir olaydı benim için. Elbette hemen ‘evet’ dedim bu teklife. Akevler Kooperatifi’nin yazıhanesinde çalıştık. Daha sonra önsözünde bu kitabın ‘icazet’ dairesinde okunması gerektiğini belirterek ilgili kısmın ilk icazetinin bana verildiğini belirten şu satırları yazdı: “Birinci (Türkçe) bölümün ilk icazeti bu eserin naşiri Reşat Nuri Erol’a; ikinci (Matematik) bölümün ilk icazeti bu bölümün tashihlerini yapan Mehmet Tekelioğlu’na; üçüncü (Arapça) bölümün ilk icazeti, bu bölümün tashihlerini yapan Fevzi Omay’a verilmiştir.”
Daha önce herhangi bir tefsir çalışmasında bulunmamıştım ama tefsir kitapları karıştırmıştım. Akevler’deki tefsir çalışmaları o kitaplardakine benzemiyordu. “Kur’an’dan yola çıkarak yeni bir düzen nasıl kurulur” sorusu ana temayı teşkil ediyordu. Bir yeni düzen kurulacaksa bunun kurumları neler olmalı idi ve bu kurumlar hangi esaslar üzerine bina edilmeliydi? Yasama, yürütme, yargı, güvenlik, bilimsel kurumlar ve iş hayatı gibi hayati unsurlar nasıl teşkilatlanacaktı? ‘Dayanışma’ diye bir kavram nasıl hayata geçirilecekti? İhtilaflar nasıl çözülecekti? İşçilik sistemi yerine ortaklık sisteminden söz ediliyordu. Bunları Kur’an bize vazediyor muydu?
Bu derin sorular doğrusu benim daha önce karşılaştığım cinsten değildi.
‘Yeni bir düzen’ mi demeliyim, yoksa ‘yeni bir medeniyet’ mi demeliyim?
Akevler camiası içinde hedef ‘yeni medeniyet’ olarak ortaya çıkar ama şimdilik ben ‘yeni bir düzen’ diyeceğim. Bu ‘yeni düzen’ dediğim gibi oldukça detaylı. Refah Partisi bu ‘yeni düzen’ anlayışının sadece küçük bir kısmını, daha çok ekonomik söylemini benimsedi ve onu “Adİl Düzen” olarak isimlendirdi. Bu yeni düzen teklifinin uygulama zorlukları vardı, bu doğru, belki fantezileri de vardı, ama bunlar aşılamaz güçlükler miydi? Bir defa ortaya konan tekliflerin mevcut kanunlarla ters düşen bir tarafının olmadığını ısrarla vurguluyordu Karagülle.
Süleyman Karagülle’nin sohbet halkasında çok kimse vardı. Fakat birkaç isim var ki onları zikretmeden olmaz: Reşat Nuri Erol, Süleyman Akdemir ve rahmetli Arif Ersoy.
Belki bunlardan önce Ahmed ve Nazif Satoğlu kardeşlerden bahsetmek gerekir. Prof. Dr. Ahmed Satoğlu, Akevler’in oluşumunda Süleyman Karagülle ile hareket eden en önemli isimlerden biri. Süleyman Karagülle’nin İzmir geçmişi biraz kısaydı kuruluş sırasında. Oysa Ahmed Satoğlu uzun zamandır İzmir’deydi ve geniş bir çevresi vardı. Prof. Ahmed Satoğlu benim tanıdığım en idealist insanlardan biridir. Sünnet-i seniyye üzere yaşayan birini göster deseler herhalde ilk aklıma gelen isim olur. Büyük idealleri vardı, kiminde hayal kırıklığına uğradı bunların, kiminde ideallerini gerçekleştirecek refik bulmakta zorlandı. Bir hastane kurmak istedi, olmadı. Düşündüğü birçok şeyi gerçekleştiremese de yaşayışıyla ve ahlakıyla örnek bir insan oldu, belki bu vasfı her şeye galebe çalacak çaptaydı. O’nun varlığı Akevler için bir güvenceydi, adını duyan hemen herkes “sen varsan, biz varız” noktasına geldi. Ağabeyi Mehmet Nazif Satoğlu, Kooperatifin nerdeyse bütün muhasebe yükünü çekecek kadar çalışkandı. Onun bir söylediğine itiraz mümkün değildi, zira doğrudan şaşmaz, kuvvetli bir hafızaya malik, herkese güven telkin eden bir şahsiyetti. Doksanlı yaşlarını sürüyor şu sıralarda, Akevler’in yaşayan hafızası… Hala ihtilaflı konularda onun bir sözü senet yerine geçiyor. (İki yıl önce 97 yaşında vefat etti.)”
Bu vesileyle vefat sırasına göre hocalarımızı anıyoruz: Prof. Dr. Necmettin Erbakan (27 Şubat 2011). Prof. Dr. Arif Ersoy (1 Eylül 2020). Yük. Müh. Süleyman Karagülle (24 Mayıs 2021). Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu (21 Nisan 2025). (Devamı var…)