Erbakan; “İsrail-İran savaşı, asıl hedef Türkiye”-9

-Erbakan Hoca uyarmıştı: “İsrail İran'la savaşacak ama asıl hedef Türkiye'dir.”-

Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam...

Şimdi bunlardan vazgeçeceğiz! Hem sonra biz İsrail'i kursak da, eğer Anadolu'da Selçukluların ve Osmanlıların mirasçısı bir bağımsız devlet olursa, bu her zaman bizim için tehdittir. Bir gün etraftaki Müslümanlar toplanır, bizi denize döker, dinimiz yok olur, yaptıklarımız boşa gider. Öyleyse Anadolu'da bağımsız bir devlet olmayacak.

İşte bunun için Yahudi Haham Hayim Nahum dedi ki: "Siz böyle düşündüğünüz için imzalamıyorsunuz, ben size hayranım bir Yahudi olarak. Ama bakınız, ben bunları isteyen kalbimin yanında bir de aklımı kullanıyorum. Siz bunu söylüyorsunuz, ama 5 sene Cihan Harbi'ni yaptınız, 5 sene de Anadolu'da İstiklal Savaşı yaptınız, alabildiniz mi Anadolu'yu? Alamadınız. Neden? Çünkü bunların imanı var."

“Kahramanmaraş'a gittiniz, orada bir Sütçü İmam çıktı, bir Rıdvan Hoca çıktı, taşla sopayla sizi kovdu. Ege'ye geldiniz, Balıkesir'de bir Vehbi Hoca çıktı, bir Hacı Çantay çıktı, etraftaki vilayetleri topladılar, milis teşkilatı kurdular, Yunan'ın önüne çıktılar, Yunan yürüyemedi, alamadınız. 5 sene de İstiklal Savaşı yıllarında uğraştınız, alamadınız. Onun için ben size diyorum ki, akıllı davranın.”

“Biz 5700 senedir Yahudiler olarak Büyük İsrail'i bekliyoruz, 30-40 sene daha beklesek ne çıkar? Bir mola verin. 10 senedir savaşıyorsunuz, yoruldunuz. Yalancıktan Lozan'ı imzalayın, asıl önemli olan Sevr olsun. Bu Lozan'ı imzalayın önce. Ondan sonra da Türkiye'yi işsiz bırakın, bir; aç bırakın, iki; borca esir edin, üç; dininden uzaklaştırın, dört; yumuşak lokma yapın, beş. En sonunda da kolayca yutun."

***

Ne zaman oluyor bu?

Seksen sene önce oluyor. Onlar dediler ki: "Doğru ya, 10 senedir uğraşıyoruz, bunu yapamadık, bunun dediğini yapalım." Attılar imzayı. 80 senedir şimdi bunun için uğraşıyorlar; bizi işsiz bırakmak, aç bırakmak, borca esir etmek ve dinimizden uzaklaştırmak için...

Yönetim olarak dediler ki: "Bizim planımız bu, artık Büyük İsrail'in kurulması vakti geldi. Beraber bunları yapacağız. Size iktidarı vereceğiz, ama siz bütün emirlerimizi yerine getireceksiniz." Bunları iş başına getirdiler, şimdi emirlerini bir bir uygulatıyorlar.

Geçen sefer tezkereyi meclisten geçirmediği için bunlara büyük azar geldi: "Biz sizi bunun için mi koyduk? Efendim, meclisten geçireceksiniz, emirlerimize harfiyen uyacaksınız, vakti geldiğinde yerine getireceksiniz. Beceremezseniz, sizin yerinize becereni getiririz."

***

Kur’an açısından İsraİl Meselesİ

"Onlar toplu olarak sizinle savaşamazlar, ancak müstahkem şehirlerde yahut duvarların ardından (sizinle savaşmak isterler). Kendi aralarındaki çekişmeleri şiddetlidir. Sen onları toplu sanırsın, oysa onların kalbleri dağınıktır. Böyledir, çünkü onlar aklını kullanmayan bir topluluktur." (Haşr Suresi 14. ayet)

İsrail, Gazze’ye Hiroşima’ya atılan bombaların katlarını attı.

Gazze’nin her tarafını yerle bir ettiler lakin göğüs göğüse çarpışmayı da anlatan üstteki ayet gibi ne tünellere girebildiler ne de esirlerini alabildiler…

İşte bu Kur’an’ın sosyal olaylar üzerindeki mucizesidir.

Çünkü bu ayette apaçık ifade edildiği gibi; duvarların ardına saklandılar.

Benzer durum Kore savaşına katılan ABD askerlerinin Türk ordusu için sarf ettiği sözlere ne kadar benziyor değil mi?

Türklere kimse bulaşmak istemezdi…

İşte bunun ana sebebi iman kuvvetidir.

Onların ölüm korkusu ise çok şiddetlidir.

(Devamı var; Gazze Sonrası Kur’an Mucİzelerİ ortaya çıkacak)