Değişen dünya ve yapılması gereken çözümler
Tarihte insanlar önce “toplayıcılıkla” yani meyve toplayarak ormanlık yerlerde yaşadılar. Sonra “avcılığa başladılar” ve dünyanın her tarafına yayıldılar. Sonra “çobanlık dönemine” geçtiler ve daha çok ovaları sevdiler, yaylaları sevdiler. Daha sonra da “tarım dönemine” geçtiler, ya ormanları açarak tarım yaptılar yahut kurak yerleri sulayarak tarım yaptılar. Böylece “yerleşik düzene” geçtiler.
Büyük sulama barajları ile çok küçük yerlerde büyük verim elde ettiler ve bu sayede “kentleşme” başladı, ilk “site devletleri” kuruldu. Tarıma dayalı devletleri örnek alan step halkları da “göçebe devletler” oluşturdular.
Ticaret sayesinde tüm dünya zamanla tek pazar hâline dönüşmeye başladı.
“Sanayileşme döneminde” büyük kentler ortaya çıktı; İstanbul, Tahran, Kahire, Paris, Londra, Moskova’nın yanında Kocaeli, Bursa, Konya, İzmir, Adana gibi büyük şehirler oluştu. Sanayinin gelişmesi ulaşımı ve haberleşmeyi kolaylaştırdı. Günümüzde sanayi şehir dışına yani taşraya doğru gitmektedir. İnsanlık yeni bir oluşum içindedir.
***
BÜYÜK ŞEHİRLERİN SORUNLARI VARDIR
a) Başta çevre kirliliği ve hava kirliliği olmak üzere, bazı sorunlar büyük şehirleri artık yaşanmaz hâle getirmektedir.
b) Büyük şehirlerde özellikle trafik ve ulaşım sorunu da içinden çıkılmaz hal almıştır, bütün çabalara rağmen bu sorun da çözülememektedir.
c) İnsanların sıkışık yerlere tıkılmış olmaları suçların ve cinayetlerin işlenmesini kolaylaştırmış, bu sebeple güvenlik tedbirlerini almak da son derece zorlaşmıştır.
d) Doğadan ve her türlü sağlıklı yaşama şartlarından kopan insan bedenî ve ruhî çöküntüye uğramış, değişik dejenerasyonlar başlamıştır.
Bu durumdan kurtulmak için insanlar çareler aramaktadır. Şehi dışındaki değişik yerlerde ve deniz kenarlarında kendilerine villalar yapmaya veya daireler edinmeye başlamışlardır. Başlangıçta tenha olan bu oluşumla başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Ama deniz kenarları da kentler gibi kalabalıklaştıkça aynı sorunlar oralarda da aynen ortaya çıkmıştır.
***
GELECEK DÜNYA YAPISINI DEĞİŞTİRECEKTİR
Şimdilik bin yıl daha büyük kentler varlıklarını sürdüreceklerdir. Gerek ekonomik, gerek sosyal yapı bunu zorunlu kılmaktadır. Ancak herkesin şehirlerin civarında “dinlenme evleri” olacaktır. Zorunlu olarak kentte yaşayanlar, kentte kalmak zorunda olanlar, oradaki evlerde geceleyecek ama ailenin diğer fertleri dinlenme evlerinde olacaklar. Fırsat buldukça kentte olanlar da tatil günlerinde dinlenme evlerine geleceklerdir.
“Dinlenme evleri” bizim son yıllardaki planlama ve çalışmalarımıza göre tercihen nefes alan evler olarak ahşap evler şeklinde inşa edilecektir. Bular demonte olacak yani gerektiğinde sökülüp takılabilecek, beton, demir ve taş yığını evler buralarda yapılmayacaktır.
c) Dinlenme evleri ve sitelerinin yapıldığı yerlerde doğanın yapısı bozulmayacak ama oradan insanlar yararlanacaklardır. Mesela, ormanlık vasfı korunacak ama ormanı tahrip etmeden, yaprağından, dalından, kerestesinden, meyvesinden yararlanılacaktır. Böylece yeryüzünün tamamı “dinlenme evleri” için kullanılabilecektir.
d) Gelecekte ulaşım da havayı ve tabiatı kirletmeyip tahrip etmeyen şekillerde yapılacak, bu alandaki var olan araştırma ve çalışmalar daha da hızlandırılacaktır.
Doğa tahrip edilmeden, çevrenin yapısını bozmadan neler yapılacağı planlanacaktır. Bu planın dışına kesinlikle çıkılmayacaktır. Bu plan yapılırken oradaki halkın istekleri imkânlar dâhilinde değerlendirilecektir. Ama ondan sonra yanlış da olsa artık o yapılaşma tamamlanmadan kesinlikle değişiklik yapılmayacaktır. Ancak yargı kararları ile zorunlu bazı değişiklikler yapılabilecektir. Bunların gerçekleşmesi için her yerde ve her yörede “Kalkınma Kooperatifleri” kurulacak ve çalışmalar “yerinden yönetim sistemi” ile yapılacaktır.