Yeni yıl ve yeni üç aylar iyiliklere vesile olsun-17
Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam…
yenİ evlenenlere ve doğum yapanlara destek-1
‘Her şeye rağmen iyi şeyler de oluyor’ diyelim ve bugünkü yazımıza 13 Ocak tarihli ve “Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni evlenenlere ve doğum yapanlara verilecek destekleri açıkladı” başlıklı Millî Gazete haberi ile başlayalım… Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni evlenenlere ve doğum yapanlara verilecek destekleri açıkladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile Yılı Tanıtım Programı'nda, yeni evleneceklere ve doğum yapanlara verilecek destek ve yardımları açıkladı. Erdoğan, “Yeni evlenecek gençlerimize aile ve gençlik fonu dahilinde verdiğimiz faizsiz kredi desteğini 81 ilimizin tamamında uygulamaya alıyoruz. Bu yıl doğum yardımlarımızı da önemli ölçüde artırıyoruz. Bu kapsamda yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını bundan sonra 5 bin liraya yükseltiyoruz. Ayrıca ikinci çocuk için her ay 1.500 lira, üçüncü ve sonraki çocuklar için de her ay 5 bin lira olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz. İkinci ve sonraki çocuklar için hiçbir bir şart gözetmeksizin vereceğimiz çocuk yardımlarını her ay annelerimizin hesabına yatıracağız.” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Aile Yılı Tanıtım Programı'nda konuştu. Erdoğan 2025 yılını Aile Yılı ilan ettiklerini hatırlatarak, “İlk anne olma yaşının, geçmişte görülmemiş biçimde 29’u aştığını”, doğurganlık hızının düştüğünü belirtti.
“En az üç çocuk’’ çağrısını hatırlatan Erdoğan, gelinen noktada bu çağrının haklı bir çağrı olduğunun ortaya çıktığını söyledi.
‘İyilik’ olarak ‘Faizsiz Adil Ekonomik Düzen’ akademik çalışmasına devam…
Karz-ı Hasen’İn Bİreysel ve Toplumsal İşlevİ-3
“Borçlanma, bireyi maddi ve psikolojik olarak yıpratan, etkileri aileden topluma kadar uzanan bir süreçtir. Borçluluk, aile içi sorunlara, evliliklerin sona ermesine, akraba ilişkilerinin zayıflamasına ve bireyin ruhsal durumunun bozulmasına yol açabilir. Bireyin yaşadığı huzursuzluk, önce ailesini, ardından toplumu etkileyerek daha geniş bir sosyal soruna dönüşebilir. Borçluya yardımcı olmak, yalnızca bireysel bir destek değil, aynı zamanda huzurlu bir toplumun inşasına katkı sunmaktır. İslam, müminlere imkânları ölçüsünde ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi bir sorumluluk olarak yükler. Bu, din kardeşliğinin temel gerekliliklerinden biridir ve toplumsal dayanışmayı güçlendiren önemli bir ilkedir.
Hz. Peygamber “Kendisinden bir şey istendiğinde asla ‘Hayır’ demezdi.” Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte şöyle buyurmaktadır: “Müslümanların birbirleriyle kardeş olduklarını ve buna dayanarak birbirlerini korumalarını, sevmelerini, acılarına ortak olmalarını, birbirlerinin ihtiyaçlarını karşılamalarını, bir vücut gibi dayanışma içinde olmalarını tavsiye etmiştir.” Hz. Peygamber, bir Müslüman yardıma ihtiyacı olan kardeşine yardım ederse, Allah’ın da ona yardım edeceğini ve bir Müslümanın sıkıntısını giderirse, Allah’ın da kıyamette onun sıkıntılarından birini gidereceğini bildirmiştir.
Karz-ı hasen ve diğerkâmlığın en güzel örneklerinden biri, Ensar ile Muhacirler arasındaki kardeşliktir. Ensar, Hz. Peygamber ile Mekke’den Medine’ye hicret eden muhacirlere kucak açmış, kardeşlik antlaşmasıyla onlara destek olmuş, işlerini ve evlerini paylaşmıştır. Bu sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın amacı, dinleri uğruna ailelerini, mallarını ve düzenlerini geride bırakan muhacirlere maddi ve manevi destek sağlamaktı. Akabe Biatları sırasında Ensar’dan bazı kişiler, Hz. Peygamber’i ve onunla birlikte olanları gerekirse canları pahasına koruyacaklarına söz vermişti. Ancak sahip çıkmak yalnızca tehlike anında koruma değil, her durumda maddi ve manevi destek sağlamaktır. Ensar, bu görevlerini layıkıyla yerine getirmiş, işlerini ve aşlarını muhacirlerle paylaşmış, hatta durumlarını düzeltmeleri için arazilerini onların kullanımına açmıştır. Muhacirler de durumlarını düzelttiklerinde Ensar’ın yardımlarını geri ödemiştir. Hayber’in ganimetinden payını alan muhacirler Ensar’ın onlara verdikleri hurma ağaçları ve bahçelerini iade etmişlerdir.” (Devamı var)