‘Ve min ayatihi en yursile’r-riyaha mubeşşiratin’-2
Önceki yazıyla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…
“Ve min ayatihi en yursile’r-riyaha mubeşşiratin… / Ve O’nun ayetlerindendir müjdeleyen haldeki rüzgârları göndermesi…” denmektedir, Rûm Suresi 34’üncü ayetin en başında; bu cümle Rûm Suresi 20-25’inci ayetlerde geçen cümlelere atfedilmektedir.
Önceki yazımızı en sonunda, “bu atıflar ve o ayetlerde anlatılanlar yani o müjdeler önemli, gelecek yazımızda o ayetlerle devam edeceğiz” demiştik; devam ediyoruz…
“Ve O’nun ayetlerindendir sizi bir tür topraktan yaratması. Sonra aniden siz yayılan ölümlüler oldunuz.” (20)
“Ve O’nun ayetlerindendir sizin için kendinizden eşleri onlarda dinginleşmeniz için yaratması ve aranızda öncelikli sevgi ve rahmet kılması. Kesinlikle onda düşünen bir kavim için ayetler vardır.” (21)
“Ve O’nun ayetlerindendir gökler ve yerin yaratılması ve dillerinizin ve renklerinizin ihtilafı. Kesinlikle onda âlimler için ayetler vardır.” (22)
“Ve O’nun ayetlerindendir gün içinde uyumanız ve O’nun fazlından aramanız. Kesinlikle onda işiten bir kavim için ayetler vardır.” (23)
“Ve O’nun ayetlerinden (bir ayettir ki) korku ve ümit için size şimşeği gösterir ve gökten bir su indirir de onunla ölümünden sonra yere hayat verir. Kesinlikle onda akleden bir kavim için ayetler vardır.” (24)
“Ve O’nun ayetlerindendir sema ve arzın O’nun emriyle kıyam etmesi sonra sizi yerden bir çağırmayla çağırdığında aniden siz çıkacaksınız.” (Rûm Suresi 25’inci ayet)
Kur’an’da bu üslup vardır. Çok çok önceki ayetlere atfeder. Burada da bu durum vardır. 26-45. ayetler adeta bu ayetler arasına açılmış parantez gibidir. Matematikteki rekürsif fonksiyona benzerdir buradaki bu durum.
Rüzgârlar neyi müjdelemektedir?
“O rüzgârları rahmetinin öncesinde müjde olarak gönderendir ve gökten temiz bir su indirdik.” (Furkan Suresi 48) Bu ayette rüzgârların Allah’ın rahmetinin müjdesi olduğu ifade edilmektedir. Rüzgârlar Allah’ın rahmetinin müjdeleyicisidirler.
Müjdeleyici rüzgârların gönderilmesi neden ayettir?
Ayet bir kimse ya da bir şey hakkında onun bilinmesini sağlayacak olan işarettir.
Müjdeleyici rüzgârları göndermesi Allah’ın ayetlerindendir.
Rüzgârlar olmazsa hayat olmaz. Rüzgârlar ancak bir yaratıcının eseri olabilir. Ancak bir yaratıcı bu rüzgârları bu şekilde dengeli bir şekilde gönderir. Ancak bir yaratıcı bu kadar mükemmel bir denge kurabilir. O yaratıcı Allah’tır.
Ayetin ikinci bölümü ile devam ediyoruz…
“Ve li yuzikakum min rahmetihi ve li tecriyel fulku bi emrihi ve li tebtegu min fadlihi … / Ve rahmetinden size tattırması için ve gemilerin O’nun emriyle akması için ve O’nun fazlından aramanız için …” (Rûm Suresi 46’ıncı ayet)
Ayetin bu ikinci bölümünün başında “liyuzikakum” denmektedir. “Yuzika” ZVK kökünden if’âl bâbından üçüncü şahıs eril tekil mensub muzari malum fiildir. Fâili bir önceki ayetteki Allah’tır. Zeveka, tatmaktır. Bir şeyi veya bir işi anlamak, o işin veya durumun gerçeğini bilmek için o şeyin veya o işin izlerini duyuları kullanarak tecrübe etmek demektir. Yemeği tatmak, acıyı tatmak, sıcaklığı tatmak şeklinde kullanılır. Bu tatma dille, deriyle (dokunmak, basınç), burunla (koklamak) olabilir. Sözcüklerle, rakamlarla tarif edilemeyen bir duygudur. Bu nedenle görme duyusu tatma fiiline dahil değildir. Görme tarif edilebilir, görülen şeyin fotoğrafı çekilebilir, renkler bile rakamlarla ifade edilebilir. Günümüzde RGB sistemi ile tüm renkler kodlanmıştır ve bilgisayarlarda renkler bu rakamlarla kaydedilir ve gösterilir. Rakamlarla ifade edilebildiğinden, fotoğrafı gösterilebildiğinden görme duyusu tatma değildir.
Ayette geçen “el-fulk” kelimesi gemi demektir. FLK kökünden gelmiştir.
(Gelecek yazımızda “el-fulk” yani “gemi” kelimesi ile devam edeceğiz…)
12.9.2023