Başbakan Erbakan Hükümeti neden örnek alınmıyor?..-12
“Adil Ekonomik Düzen”de faiz olmayacak, haksız vergiler kalkacak, paranın değeri hak ölçüsü olarak kabul edilecek, sağlam paraya geçilecek, karşılıksız para basılmayacak, paranın değeri düşürülmeyecek, krediler adil ölçüler içinde faydalı iş yapacak herkese verilecektir. Böylece herkes bugünkü düzende bir ekmek aldığı parayla üç ekmek alma imkânına kavuşacak, aynı işletme sermayesiyle bugünkünün üç misli fazla üretim yapabilecektir. Bugünkünden üç misli fazla insan çalışabilecek, her şeyin fiyatı üçte birine düşecek, herkes üç misli fazla satın alma gücüne kavuşacak, en ucuz üretim Türkiye'de olacak, ihracat artacak, Müslüman ülkelerle “Ortak Pazar” kurularak onların ihtiyaçları Türkiye'den karşılanacak, böylece Türkiye kısa bir zamanda dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olacaktır.
Son bölümde Adil Düzen ile ilgili getirdiğimiz açıklamalara örnek mahiyete olmak üzere ve Adil Düzen’e geçiş aşaması süreci olarak Erbakan Hocamızın Başbakanlığı dönemindeki uygulamalarının ekonomik sonuçlarından kısaca bahsetmek istiyorum.
54. Hükümet ilk 6 aylık bölümünde; 1) Dış borca dayanmadan, 2) İç borç yapmadan, 3) Zam yapmadan, 4) Yeni vergi koymadan yani halkı ezmeden; devlete 35 milyar $'lık (10 milyar $ faiz yükünden devleti kurtararak, 13 milyar $ kaynak paketlerinden, 7 milyar $ KİT'lerin karlarından ve 5 milyar $ vergi gelirlerinden) ilave bir kaynak temin edilmiştir. Erbakan Hocamız ve uzman ekonomistlerin oluşturmuş olduğu havuz sistemi ile devlet kurumlarının gelirleri bir havuzda toplanmış, giderlerin de yine bu havuzdan yapılması sağlanarak devlet kurumlarının bankalara borçlanmasının ve devlet gelirlerinin faize akmasının yolu kapatılmıştır. Erbakan Hocamızın Başbakanlığı döneminde denk bütçe yapılarak dış borçlanmaya gerek bırakmayacak şekilde devlet gelirlerini kaynak paketlerle halkı ezmeden artırma yoluna gidilmiş, yeni bir dış borç faizi, devletin dolayısı ile halkın omuzlarına yükletilmemiştir. Elde edilen kaynaklar köylü, işçi, memur, esnaf, dar gelirli ve yoksulların refah seviyesini yükseltmeye tahsis edilmiştir. Şimdi önce bu gerçekleri birkaç örnek üzerinden çok özet olarak belirtmeye çalışacağım. 1995 yılında sadece 48 milyon $'lık hububat alımı yapıldığı halde, 54. hükümet döneminde 1996 yılı 2. yarısında 330 milyon $'lık alım yapılmıştır.
Şimdi ise maalesef üreticimiz korumasız bırakılmıştır. Buğday, mısır, çay, şeker pancarı, ay çiçeği, fındık, tütün gibi köylünün temel ürünlerinin taban fiyatları 1996'da %140-150 oranında artırılmıştır. 1997 yılında %70-80 oranında artırılmış, köylünün yüzü gülmüştür.
Haziran 1996'da 100 alan Bağ-Kur emeklisi, 6 ay sonra Ocak 1997'de 311,5 zam almış, hatta düşük maaş alan Bağ-Kur emeklileri 100 alırken 1000 almışlardı. Yıllık %65'lik enflasyona rağmen Bağ-Kur emeklilerinin ücretlerinin reel artışı %146 olmuştur. Erbakan dönemi öncesinde memurların maaşları reel olarak azaldığı halde, sonraki 6 ayda reel olarak %76 artış sağlanmıştır. 100 alan memur 6 ay sonra 230 almaya başlamıştır. Bir yılda enflasyona rağmen memurun reel artışı sadece Türkiye'de değil hiçbir ülkede görünmeyen oranda %64,7 olarak artmıştır. İş başına gelinir gelinmez önce %50 zam, 6 ay sonra %30 genel %25 özel zam verilmiştir. Bunun eşi ve benzeri yoktur. Görüldüğü gibi taklitçi zihniyetler elinde iç borç ödemeleri yıldan yıla korkunç bir şekilde artarken, bu gidişat sadece 54. Hükümet döneminde durdurulmuştur. Mevcut durum da dahil olmak üzere halktan toplanan vergiler hızla artırılarak faize ödendiği halde, yalnız 54. Hükümet döneminde bu gidişat tersine çevrilmiştir. Vergilerin %67'si faize ödenirken bu nispet %48'e düşürülmüştür. Şimdi ise bütün vergiler faizlere yetmemektedir. Bu tabloda faizlerin bütçe içindeki payına bakıldığı zaman, diğer hükümetler zamanında bu oran gittikçe artarken, 54. Hükümet döneminde % 38'den % 28 düştüğü görülmektedir. Birkaç tablo üzerinden Erbakan Hocamızın 54. Dönem Hükümetinde ekonomik açıdan sadece 11 ay kadar kısa bir sürede Adil Düzen’e geçiş uygulamalarından birkaç örnek göstermek istedim. Adil Düzen’in tam anlamı ile uygulanacağı ideal şartlarda neler olabileceğini sizler kıyas edin. Biz çalışmalıyız, gerçekleri milletimize ve insanlığa anlatmalıyız. Gayret ve çalışmak bizden, başarı ve zafer Allah’tandır.
https://www.facebook.com/reel/1007571167077298?sfnsn=scwspwa&mibextid=6AJuK9
21.8.2023