Ya Kur’an nizamı veya kölelikten beter hayat -3
Geçen hafta “Ya Kur’an nizamı veya kölelikten beter hayat” ana başlığı altında 2 yazı yazdık… Sonra “‘Vellezîne âmenû; iman etmiş olan kimseler’” ana başlığı altında 3 yazı ile devam ettik… Şimdi yazacağımız yazılar o yazıların devamı mahiyetinde olacak…
Bir açıklama ile daha devam edelim…
Kur’an ayı Ramazan’a iki farklı başlık altında, KUR’AN merkezli yazılarla girdik…
“Şehru Ramazan ellezî ünzile fihi’l-KUR’AN” birinci başlığımızdı; 5 yazı yazdık.
“Kur’an ayı Ramazan ve İslam/Kur’an nizamı” ikinci başlığımızdı; 4 yazı yazdık.
BU YAZILAR NEDEN YAZDI?
Nedeni yazılan yazıların içeriklerinde…
Nedeni yazdığımız nice “teşhis ve tedavi” yazılarında…
Nedeni yaşamakta olduğumuz “kölelikten beter hayatlarda…”
Nedeni dinî-ilmî-iktisadî-siyasî alanlarında yaşanan devasa sorunlarda…
Nedeni “SOSYAL TUFAN” sebebiyle yaşanan “kölelikten beter hayatlarda…”
Kapitalizm (diğer -izm’ler bir yana sadece kapitalizm) dünyayı bu hale getirdi…
Kur’an nİzamı, İslam düzenİ yani “ADİL DÜZEN” tek çare ve çözüm…
Bu hatırlatmalardan sonra, önce “‘Vellezîne âmenû; iman etmiş olan kimseler’” başlıklı 3’üncü yazının devamı mahiyetinde olan kısmı tamamlayarak devam edelim…
Kur’an ayı Ramazan vesilesiyle KUR’AN NİZAMI üzerinde duruyoruz… KUR’AN VE İLİM seminerleri çalışmalarımıza istinad ediyoruz… Nisa Suresi 45. hafta, 122-125. ayetler söz konusu… Kaldığımız yerden devam edelim…
Nisa Suresi 125. ayetin başında deniyordu ki…
“Allah’a vechini islâm edenden daha ahsen düzeni kim kurabilir?”
-Evet, ahsen yani iyi düzeni (yani -bize göre- “Adil Düzeni”) kimler kurabilir?
Adil Düzen çalışanları bugüne kadar olanlara şükretmeliler, daha fazlasının ve daha iyisinin olması için de çalışmalılar yani “ADİL DÜZENİ” tam olarak kurmalılar…
Ayetin devamında “Ve hüve muhsinun / Ve o muhsin iken” denmektedir…
Yukarıda “o mümin iken”, burada de “o muhsin iken” denmiştir…
“İhsan” karşılık beklemeden, bir kişiden herhangi bir karşılık beklemeden yapılan iyiliklerdir. Yeni bir düzen yani “ADİL DÜZEN” kuracak olanlar yola çıktıkları zaman o topluluktan bir şey beklemezler, sadece “ihsan olmak üzere” o işi yaparlar. Yeni düzeni ancak ücretlerini ahirette alacak olanlar kurarlar. İşte bunların kurduğu düzen “Adİl Düzen” olur. Kendi çıkarlarını düzenin üzerinde tutanlar “Adil Düzen” kuramazlar ve kuramamışlardır.
Eğer siz “Adil Düzen” kurmanın mağduru iseniz, kuruluş çalışmalara katılıp mağdur olmuşsanız ve çalışmalara devam ediyorsanız, “Adil Düzeni” siz kuracaksınız demektir.
Nasıl mevcut düzenden yararlanmamak için “mümİn” olmak şart ise; yeni düzeni yani “Adil Düzeni” kurmak için “muhsİn” de olmak şarttır. Bundan dolayıdır ki tarihte yeni düzenleri hep peygamberler tesis etmişlerdir; bundan sonra da ancak peygamberlerin vârisleri olup “muhsin” olan “mümin âlimler” sayesinde “Adil Düzen” kurulabilecektir.
Geçen hafta, kendisi hem iktisatçı, hem İslami ilimleri bilen, hem de bir katılım bankasının (Albaraka Türk) genel müdür yardımcısı olan Mehmet Ali Verçin’in “Kölelikten beter hayatlar” başlıklı yazısını değerlendirerek iki yazı yazdık. Yazar bugün (27 Nisan) de değerlendirilmesi gereken “Özgürlüğüne kavuşmuş bir milyon köle” başlıklı yazı yazmış.
O yazı şöyle sona eriyor: “Ramazan ayı zekât dağıtma ayıdır. Unutulmamalıdır ki borçlular, zekât matrahı içinde en az sekizde bir oranında hak sahibidirler yani zekât verecek kişilerden alacaklıdırlar. Zekât matrahını aşsa bile, “alacakları kısmen veya tamamen silmek” eylemi de Kur’an’ı Kerim’de övülmüştür. Ramazan ibadetler için bir fırsatlar ayı.”
Gelecek yazımızda o yazının tamamı üzerinde duralım…
KUR'AN'I İLİMLE OKUMA, ANLAMA VE UYGULAMA AYI RAMAZAN, NİCE HAYIRLI GELİŞME, KURTULUŞ VE KURULUŞLARA VESİLE OLSUN, İNŞALLAH...