Şeytana karşı nasıl korunabiliriz? (Dört Zırh)
KUR’AN VE İLİM 908’inci, İsra Suresi çalışmamızın 14’üncü haftası, 63-66’ıncı ayetlerdeki çalışmamızdan derlediğim bölümleri sunmaya kaldığım yerden devam ediyorum…
‘(…) Böylece şeytanın ordusu oluşmakta, Allah’ın ordusu ile savaşmaktadır. Saldırı onlardan gelmemekte, Allah’ın ordusu savunma içindedir. Kur’an, sonunda Allah’ın ordusu galip gelecektir. Allah’ın hizbi galip gelecektir diyor, iki yerde diyor; şeytanın hizbi hüsrana uğrayacak diyor.
Evet, şimdi küçük bir kooperatifin az sayıdaki çalışanı ile tüm dünyaya hükmeden şeytanın celbettiği hizip karşı karşıyadır. Allah’ın hizbi galip gelecektir. Hazreti Musa’nın koskoca Mısır Firavun imparatorluğuna galip gelmesi, Mekke’de yetim bir kişinin etrafında toplananların bin yıl hükmetmesi gibi, şeytanın orduları da sonunda yenileceklerdir...
Bugün yeryüzüne faizli sömürü sistemi hâkimdir.
Sermaye her konuda sözünü geçirmektedir.
“Adİl Düzen” ekibi faaliyettedir. Önceleri “Adil Düzen” ve diğer İslâmî gruplar hesapta yokken, şimdi yarışma içinde en etkin hâle geldiler ve şeytanın hizbi ile çatışma hâlindedirler. Ne var ki kendi aralarında çatışma hâlindeler. Şimdi Adil Düzen çalışanları ikinci hamle içindedirler. Yarım asır içinde “Adil Düzen” gelişmeye başlayacaktır...’
*
“Doğrusu Benim mümin kullarım üzerinde senin (şeytanın) bir hâkimiyetin olamaz. Rabbin vekil olarak yeter.” (İsra, 65; DİB Meali)
‘Vekİl olarak Rabbİn kİfayet eder. / Şartlar ne olursa olsun, Rabbine uyarsan başka bir dayanak aramana gerek yoktur, O seni her zaman korur. Ölümün geldiğinde seni bir saat bile kimse yaşatamaz. Zalimin eliyle ölmen seni şehadet mertebesine yükseltmektedir. O halde sen bir şeyden korkmayacak, Rabbinin emirlerine uyacaksın...
Bu seminerleri okuyan herkesin, Rabbine dayandıktan sonra korkacağı hiçbir şeyi yoktur, huzur içinde uyuyabilir. Evet, olağanüstü hal helake götüren bir olaydır. Anayasa oylaması da ayrı bir felakettir. Ama korkulacak bir şey yoktur, O şerleri hayra tebdil eder.
Kendİmİzİ şeytandan nasıl koruyabİlİrİz?
şeytandan KORUNMAK İÇİN dört çeşİt zırh mevcuttur.
Birincisi, mümİnlerle beraber olmak, onların İçİnde yaşamaktır. Bunun için müminlerin birbirlerine hicret etmeleri gerekmektedir. Beş vakit için cemaat olmaları gerekir.
İkinci zırh Kur’an’dır. Kur’an okudukça şeytan senden kaçar. Kur’an’ı ona uymak için okuyacaksın, onu sana uydurmak için okumayacaksın.
Üçüncü zırh namazdır. Namazları kılacaksın, orada nasıl yaşaman gerektiğini öğreneceksin ve şeytanı hayatından kovacaksın.
Dördüncüsü ise İçtİhat edeceksİn ve hiçbir şeyi düşünmeden yani meşru olup olmadığını kontrol etmeden yapmayacak ve yaşamayacaksın…’
‘Dayanışma ortaklıkları genel hizmet müesseseleridir. Allah rab sıfatı ile oralarda tezahür eder. Allah’ın emrine uyarak dayanışma ortaklıklarını kuracaksınız. Genel hizmet kuruluşlarını oluşturacaksınız ve oradaki oluşma içinde Rabbinizin ibadı yani kulu olacaksınız.
Rabbiniz vekil olarak yeter, başka bir şeye ihtiyacınız yoktur.
Sermaye’ye ihtiyacınız yoktur. Bürokrasiye ihtiyacınız yoktur...’
‘Kur’an’ı böyle yorumlayacaksınız. Kelimeleriniz sistemi tanımlayacaktır. Tutarlı tanımlar sistemi oluşturur. Sistem de topluluğu kurar.’
*
KUR’AN VE İLİM haftalık çalışmamızdan bölümler aktardım. İlmî, iktisadî, dinî/ahlâkî, siyasî/idarî bütün yönleriyle hayatı, düzeni, sistemi bir bütün olarak düşünmek ve anayasa başta olmak üzere nizamımızı ona göre düzenlemek zorundayız.
Ve’s-SELÂM mea’d-DUA, DUA, DUA…