Kur’an ve İlİm 907. Hafta Semineri’mizden
Kur’an ve İlim 907. Hafta Semineri’mizden derlemelerimize kaldığımız yerden devam edelim: ‘“Zulmetmek” demek, kuralsız kaidesiz bir iş yapmak demektir. Böylece insanlar karanlıkta kalmaktadır. Bir kimse yarın başına ne geleceğini bilmezse o zulümdür. / AK Parti -Erbakan’a inat- Gülen cemaatini destekliyordu. Sermaye ile işbirliği yapan Gülen, kendisi bir köy hocası seviyesinde iken, onu rasih âlim mertebesine çıkardılar. Halk da onlara uyarak bankalarına para yatırdı, gazetelerini aldı, okullarına çocuklarını gönderdi. Şimdi onlar suçlanıyor, hapse atılıyor! Asıl suçlu AK Parti’dir, Sermaye’dir. / Biri (AK Parti) devletin imkânları ile onu bu hâle getirdi. / Diğeri (Sermaye) de karşılıksız dolarla onu bu hâle getirdi.
İşte zulüm budur.’
‘Bize gelen hiçbir kötülüğün ve zulmün kaynağını başka yerde aramamalıyız, bizim yaptıklarımızın sonucudur. Bizi doğru yola götürmesi içindir. Doğru yolda isek bizi eğitmek, sabırlı hâle getirmek içindir yahut derecemizi yükseltmek içindir. Karşımızdakilerle uğraşacağımıza kendimizi düzeltmeliyiz.’
‘Bugün insanlar parası olanlara, siyasi mevkii bulunanlara, dini şeyhlere, spora tapmaktadırlar. Bunları yapmanın şirk olduğunu söylediğimizde, kendilerini mümin kabul edenler bile direnişe geçmekte ve bizi Vahhabilikle itham etmekte…’
‘AK Parti istiyor diye ‘Evet’ derseniz şirk edersiniz. Halk Partisi (CHP) ‘Hayır’ diyor, o halde ben ‘Evet’ demeliyim derseniz, bu sefer küfredersiniz. Siz kendi aklınızla hakkı bulup size göre ‘Evet’ haksa evet diyeceksiniz, size göre ‘Hayır’ haksa hayır diyeceksiniz.’
‘Merkezi sistemden yani mel’un sistemden İslâm sistemine geçilecektir. / Nasıl geçeceğiz? / İşte, Kur’an bize bunları öğretmektedir.
Kur’an, İslâm (barış) sitemine geçileceğini insanlara haber veriyor. Nasihat alalım diye Allah beklenmedik musibetlerle karşı karşıya bırakıyor. PKK’yı biz kurduk, diyor Allah. 15 Temmuz’u biz yaptık, diyor Allah. Olağanüstü hali biz çıkardık ki ‘Hayır’ deyin, diyor Allah. Anayasa oylamasına biz izin verdik, olanlar olsun da “Adil Düzen” gelsin, diyor Allah. / Bunlara karşılık onlar akıllanacaklarına, tuğyanları artmaktadır. / Sermeye ve zalim yönetimler kendi sömürülerini sürdürme savaşındadırlar. Oysa onlar Kur’an’a kulak vermeli, Sermaye karşılıksız paradan ve tekel yönetiminden vazgeçmelidir; siyasete, dine ve ilme karışmamalıdır. Siyasiler de merkezi yönetimden ve ekseriyet sisteminden vazgeçmeli, yöneticiler de arz ve talep kanunlarını bozmamalı, dini baskı yapmamalı, bir dinin cenderesi de olmamalıdır. Üniversitelerden ve okullardan ellerini çekmelidirler. Halk “kooperatİfler” şeklinde organize olmalı ve kendi kendisini yönetmelidir.’
‘İnsanlar içtihat yaptıklarında onlar demiş olur. İnsan beyni ilahi vahyi tam olarak kavrayacak durumda olmadığından vahyolunanı eksiksiz anlayamaz. Dolayısıyla bazen içtihatlarda hata olur. Allah onun hatalı anlaşıldığını da bilir. Ama öyle uygulanmasını irade etmişse düzeltmez ve o uygulama hatalı olur. Allah da ona niçin hatalı yaptın diye sormaz. İçtihadın temeli buldur. Herkes kendi içtihadı ile amel eder, etmelidir. Başkasının içtihadı ile amel etse, içtihat doğru olsa bile, ameli makbul olmaz.
İşte, Ehli Sünnet bu kuralı idrak etmiş ve ona göre fıkhı tedris etmişlerdir.
Bugünkü insanlar henüz bunu idrak etmediler. Başkası ‘hayır’ dediği için ben ‘evet’ diyeceğim demek hakkı inkârdır, küfürdür. Halkım bunu idrak ettiği gün ülkeme “Adil Düzen” gelir. Anayasa oylaması (referandum) bunun açık kanıtı olacaktır.
Kimilerinin de ‘ben bilemem, büyüklerim ne diyorsa onu yaparım’ demesi de onlara tapmaktır. Büyükler sana soruyorlar; onların dediği doğru olsaydı oylamaya gerek kalmazdı. Büyükler ne diyorsa değil, yasa ne diyorsa o yapılmalıdır. Çünkü Türkiye’de yaşayanlar Türkiye yasalarına uymaya söz vermişlerdir. Büyüklere yasalar içinde uyulur...’
(Kur’an ve İlİm 907. Hafta Semineri’mizden derledim; devamı var…)
SÜRPRİZ TAVSİYE! 1.BÖLÜM: https://www.youtube.com/watch?v=ke2Ot1YQuP8
İKİNCİ BÖLÜM: https://www.youtube.com/watch?v=tRAG8WbP5Z8&t=466s