Millî Gazete, Rockefeller (…) ve Kur’an Düzeni
Millî Gazete’miz ile ilgili çok güzel şey yazmak geliyor içimden, ama sırası değil...
Ne demek istiyorum? Her gün olduğu gibi bugüne de Millî Gazete’mi okuyarak başladım… Birinci sayfa sağ üst köşede bir haber, başlığı şöyle: “ROCKEFELLER ÖLDÜ! DARISI SİSTEMİNİN BAŞINA” Bu haberi, bu başlık ile Millî Gazete dışında Türkiye’deki hiçbir gazetede okuyamazsınız; işte bundan dolayı da Millî Gazete’mi bir başka seviyorum… Evet, Dünya sömürü düzeninin baş aktörlerinden, dünyanın en zenginlerinden biri olarak gösterilen David Rockefeller, 101 yaşında öldü. Rockefeller, geçen seneki 100’üncü yaş kutlamasında, “200’üncü yaş günümü kutlamak istiyorum” demişti… “Her nefis ölümü tadacaktır” diyor, KUR’AN; ölümü tatması mukadder fanilerin kurduğu “faizli zalim sömürü düzeni” de bir gün ölecek yani sona erecek ve onun yerini KUR’AN DÜZENİ yani “ADİL DÜZEN” alacaktır… Aradan yıllar ve/ya 100 yıllar geçse de, Kur’an’ın dediği yani Allah’ın dediği olur… Tevafuk diyelim, aynı gün bendenizin 5’inci sayfadaki yazı başlığı da aynen şöyle: Kur’an’ın haber verdikleri bir bir gerçekleşmekte…
Hemen onun ardındaki 6’ıncı sayfada Mustafa Kaya’nın yazı başlığı dikkat çekici:
Referandum Ertelensin!
Şakir Tarım’ın önemli uyarılar içeren 14’üncü sayfadaki yazısının başlığı da önemli:
‘TEK KİŞİLİK HÜKÜMET’ İSTER MİSİNİZ?
Aynı sayfadaki Hüseyin Akın’ın yazı başlığı ve içeriği ise beni başka bir âleme götürdü; önce başlık: Bu dünyadan bir Ali Murat Daryal hoca geçti…
Ali Murat Daryal Hoca ile hâlen başkanı olduğum İslâm Medeniyeti Vakfı’nda, 30 yıl öncesinde yani vakfın genel sekreteri olduğum yıllardan beri, “dertleşmelere dayalı uzun sohbetler” ederdik; M. Ü. İlahiyat Fakültesi Camii altındaki vakıf merkezimizde…
Neden? Nedenlerin bir kısmını Hüseyin Akın kardeşimiz yazmış; okumanızı tavsiye ederim… Benim daha “derin” nedenlerim vardı, ama onları yazıp paylaşmam mümkün değil; sadece Hüseyin’in yazısında zikrettiği Ali Murat Hoca’nın yazdığı kitap listesini aktarayım da siz bu “az”dan “çok şey/ler” anlayıverin… “Hoca ‘Psiko-Sosyal Açıdan Medeniyetler ve Mesajları’, ‘Dini Hayatın Psiko-Sosyal Temelleri’, ‘İslam’ın Doğuş ve İlk Yayılışının Psiko-Sosyal Açıdan Tahlili’, ‘İslam’ın Değerleri ve Yorumları’, ‘Kurban Kesmenin Psikolojik ve Metafizik Temelleri’ gibi çok önemli ve esaslı eserlere imza atmıştır.”
Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun, talebeleri de yolunda yürüsün, inşallah…
***
Önceki yazıyı ‘kaldığımız yerden devam edeceğiz’ diyerek bitirmiştim; devam edelim:
‘Terör olayları her gün kapımızda. Rüşvet mafyası, senet mafyası, uyuşturucu mafyası, silahlı mafya insanlığın en büyük belası değil midir?
Sermaye sömürüsü ekonomik sömürü ile yetinmemekte, ilmi, dini ve siyaseti de emrine almış, ahlâksız ve zalim bir dünya oluşturma yarışında. Birisi çıksın da ‘hayır, bunlar yoktur’ desin. Çare olarak da kimlere başvuruluyor? Dolara, polise, MİT'e, siyasete başvuruluyor; bunlar araç olmaktan çıkmış, amaç olmuş! Devlete cumhurbaşkanı aranmıyor, cumhurbaşkanına devlet aranıyor; Anayasa oyunu budur.
Kur’an haber veriyor, istediğiniz kadar halka başvurun. Anayasayı değiştirin, okulları kapatın, bunlar kalkmayacaktır. A. Öcalan uğruna idamı kaldırdınız. Sermaye’nin dolduruşa getirmesiyle orgeneralleri sıradan savcılara yargılattınız. Cumhurbaşkanını halka seçtirdiniz. Dershaneleri ve okulları kapattınız. Bakın bakalım hangi zararı önledi. Tu kaka ordunuz sizi 15 Temmuz’da kurtardı.
Ortadan kaldırma şöyle dursun, var olan halde de bir değişme olmamıştır. Cumhurbaşkanını halk seçsin dediniz. Ne fark etti. Yine Erdoğan seçilmedi mi? Meclis seçseydi başkasını mı seçecekti? Şimdi o hatadan dönüleceğine ikinci hata yapılmaktadır.
İmparatorluk ortadan kalktı. Yazı Arapçadan Türkçeye döndü. Ne değişti, hangi başarıyı onlar sayesinde elde ettiniz?’ (s. 6’dan; kaldığımız yerden devam edeceğiz…)