ÜSKÜDAR ÇALIŞMALARI-3 Cuma, 15.04.2016
VAKIF ve “BİN DİL ÜNİVERSİTESİ”
İslâmiyet’te VAKIF MÜESSESESİ Ashab-ı Suffa’dan başlamış, sonra medreselere dönüşmüş, daha sonra tekkelere dönüşmüştür. Zamanla kışlalar olmuş, kervansaraylar olmuş. Selçuklular ve Osmanlılar pek çok VAKIF bırakmışlardır.
Cumhuriyet kurulduğunda bu vakıfların fonksiyonları azalmış, parasız kervansaraylar ve imarethaneler paralı otellere ve lokantalara dönüşmüş, Parasız şifahaneler paralı hastaneler olmuştur. Kervansarayların yerini istasyonlar ve garajlar almıştır. Medreseler kapanmış, okullar açılmıştır. Tekkeler kapanmış, gazinolar açılmıştır.
Vakıfların fonksiyonları bitmiştir, devletleştirilip bütçeye gelir kaydedilebilir. Mustafa Kemal böyle yapmamış, Vakıflar Genel Müdürlüğü kurmuş, müstakil bütçe ile bunları bir vakıf altında yaşatmıştır. Vakıflar yerine Batı’nın tesisleri kurulmuş ama bu uygulama tutmadığı için yeniden vakıf sistemine dönüşmüştür. Bunlar gerçekte vakıf değil, birer tesistirler, tesis hükümleri ile yönetilirler.
Bugünkü bakanlıklara bağlı veya yerel yönetimlere bağlı GENEL MÜDÜRLÜKLER de İslâm’ın statüsünde birer vakıftırlar. Anayasamız bu genel müdürlüklerin hizmetlerini yapacak KOOPERATİFLERİ de kamu kuruluşları arasında saymış, yöneticileri kamu görevlisi gibi sorumlu yapmıştır.
Kur’an’ın “SEBİLULLAH” dediği “VAKIFLAR” ayrıca “TEAVÜN ŞİRKETLERİ” ile takviye edilmiş durumdadır. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı içinde şeriata uygun vakıflar hâlinde organize olmak durumundayız. KOOPERATİFLER kuracağız. Bunların HAYRİYE ve GALLİYE olarak maddi bütçeleri oluşturulacak, VAKIFLAR da kamu görevlerinden bir kısmını yapacak. Biz bunlara “GENEL HİZMETLER” diyoruz.
Bir vakıf çok işleri yapmayacak. Sözleşmede çok şey yapılır yazarsınız ama bunun anlamı hiçbir şey yapmayacak demektir. Bir vakıf bir iş yapar; örnek olarak, yaralı leylekleri kışın barındıran vakıf. İSLÂM MEDENİYETİ VAKFI da bir iş yapacak, “BİN DİL ÜNİVERSİTESİ”ni kuracaktır. Bu birden olmaz.
1- Önce, Üsküdar Belediyesi’nden ortaklığa koymak üzere arsa bulunacak, Belediye %40 ile bu üniversiteye ortak olacak, o kadar öğrenciyi o yerleştirecek, o kadar öğretmeni o atayacaktır demektir; isterse kârlı olarak satabilecektir. KOOPERATİF ORTAKLIKTIR. Evlerinde oturulur, tesislerinde çalışılır ama kira isterse başka yerde kullanılır. Bu arsayı temin etmek için Belediye ile irtibat kuracak kimselerin belirlenmesi gerekir; bunlar çalışmalara devam edenler arasından bir müddet sonra seçileceklerdir. Bunlar vakfa geldikleri ve gittikleri saatleri yani ayırdıkları mesaileri yazmalıdır. Vakıf’ta oturdukları sırada yazılmalıdır. Arka sıralarda oturanların puanları yarım olacaktır.
2- Arsa belirlendikten sonra bu arsanın PROJESİ yapılmaya başlanacak, SÖZLEŞMESİ yapılacak ve BELEDİYE tarafından onaylandıktan sonra Kooperatife ORTAKLAR aranacaktır. Yapının beşte biri arsanın ve beşte biri altyapı ortaklarının olacaktır. Belediye kira payını isterse başka yerde kullanır. Arsa ve alyapıyı Üsküdar Belediyesi koyabildiği gibi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de koyabilir, Bakanlıklardan biri de koyabilir; ortaklık şeklinde birlikte de yapabilirler. Bu arsanın kamuca temini şu bakımdan önemlidir; kamu bu varlıkların bekçiliğini yapar, sonra çarçur etmezler; bir de büyümesi hâlinde paralel güç hâline gelmezler, devlet aleyhinde faaliyet göstermezler.
3- Bu arada KOOPERATİF kurulmuş ve sözleşme ile projeye ortak alınmaya başlanmıştır. Davet edeceğimiz kimselerin başında CAMİ DERNEKLERİ ve OKUL AİLE BİRLİKLERİ olacaktır. Bunlar ziyaret edilecek ve onlar aracılığı ile Kooperatife ortaklar bulunacaktır. Camilerde Müftülüklerden izin alınarak hayır olarak toplanacak, o cami derneğinin payı olarak Kooperatife ortak olunacak. Belediye veya kamu dışında büyük ortak alınmayacak, %10 sermayenin toplamı %’de 25’i geçmeyecektir.
4- KOOPERATİF kurulup YÜZ LOJMANLI BİR APARTMAN yapacak sermayemiz olunca, inşaata başlanacaktır. Önce ON DİL seçilecektir. Bu on dil on büyük dil olabileceği gibi, Türkiye’de konuşulun yerel diller de seçilebilir; Kürtçe, Zazaca, Lazca, Gürcüce, Arnavutça, Boşnakça, Süryanice, Ermenice, Rumca, İbranice olabilir.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL