Malum ve müfteri birilerine cevaplar
Aslında “AK Parti ve Bülent Arınç’ın fahiş hataları” başlıklı iki yazımıza gelen olumlu-olumsuz tepkilerin “doğrudan veya dolaylı cevabı” sayılabilecek iki yazımız, “tevafuk” olacak, hemen bu yazılarımızın akabinde bu köşede yayımlandı. İtiraz (veya iftira) sahipleri bu yazılarımıza “dikkatlice” bakarlarsa; gerçekten “samimi” iseler “aradıkları cevapları” o yazılarda veya onlardan önce bu köşede yayımlanan 1453 adet yazımızda bulabilirler. Dikkat edilirse “samimi iseler” dedik. Ama niyetleri başka ise onlara Allah’tan “hidayet” dilemekten başka bizim yapabileceğimiz bir şey yoktur, onları Allah’a havale ediyoruz. Kur’an’ın dediği üzere biz de diyoruz ki: Bize düşen sadece açık tebliğdir…
Bu vesileyle o yazıların başlıklarını bir kere daha hatırlayıp hatırlatalım… “Siyaset nedir, nasıl olmalıdır?” (19.09.2012) “Bugün yapmamız gereken nedir?” (20.09.2012)
Kur’an, “her şeyi ikili yarattık” diyor. Her şey zıddıyla kaim bulunmaktadır. “Hak” olmadan “bâtıl” olmaz. “Mü’min” varsa “kâfir” de hep olacaktır. “Doğru” ancak karşısında “yanlış” varsa gerçekten anlaşılır. “Güzellik ve iyilik” zıddı olan “çirkinlik ve kötülük” ile daha iyi bilinir. Bunlara benzer yüzlerce, binlerce örnek verilebilir ama bu kadarı da yeter!
Üstadım Süleyman Karagülle’ye, özellikle gelen “bazı olumsuz tepkileri” ilettiğimde, bize şu “müjdeyi” verdi: Akevler Adil (Ekonomik) Düzen Çalışanlarını haberdar edin; bize saldıran olmayınca yoksa bâtıl içinde miyiz diye endişe edin. Hak yolda olanlar saldırıya uğrarlar. Hak yolda olduğumuzun delilini ihsan ettiği için Allah’a hamd olsun...”
Biz yaklaşık elli yıldan beri uygulamalı ilmî çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarımızın bir kısmını www.akevler.org sitesinden takip edebilirsiniz. Biz “Adil (Ekonomik) Düzen İşletmeleri” üzerinde ilmî ve amelî, teorik ve pratik olarak çalışıyoruz. Maksatlı veya “görevli” olarak güya itiraz edenlere de diyoruz ki: Siz tekel sermayeye malzeme hazırlıyorsunuz, sizin yolunuz sizin olsun, bizimki bize yeter... Hele iktisadî alanlarda çalışmanıza hiç de gerek yoktur, çünkü Amerika’da “faizli zalim düzen” üzere çalışanlar vardır… “Adil (Ekonomik) Düzen”den haberdar olup üzerinde çalışmanıza gerek yoktur, “zinacı, faizci ve sömürücü kapitalist zalim düzen” hem size hem de dünyaya yeter!..
Biz 1960’lardan beri “Adil (Ekonomik) Düzen” üzerinde çalışıyoruz... Biz her hafta onlarca sayfa “Kur’an’ın Adil Düzen Tefsirlerini” yapıyor, yazıyor ve yayımlıyoruz... Diğer çalışmalarımızla birlikte kırk bin sahifeye yakın birikimimiz var, yetişmiş ilim adamlarımız var... Siz “itiraz” edenler, siz “iftira” edenler, siz -burada yazamayacağımız şekilde- “daha başka şeyler” söyleyip yazanlar, sizlere sesleniyoruz; varsa bir öneriniz, varsa bir birikiminiz, bizimkilerle birleştirelim, bizdeki hataları düzeltelim, bizdeki eksikleri tamamlayalım...
Siz sadece “hakaret” veya “iftira” etmeyi biliyorsunuz. Söylenen veya yazılan söz önemlidir. “Şu sözünüz hayali, şu sözünüz yanlış” deyin de biz de onun hayali olmadığını anlatalım, doğru olduğunu yazalım. Biz kırk-elli yıldan beri sadece araştırmıyoruz, sadece ilim yapmıyoruz, masa başında sadece teori üretmiyoruz; aynı zamanda hayatın her alanında, ilmî-dinî-iktisadî-siyasî-sosyal olmak üzere hayatın her alanında uygulamaya çalışıyoruz...
Kimlerin talimatı ile ve ne hakla/vasıfla bize emir buyuruyorsunuz! Biz eskiden söylediklerimize ve yazdıklarımıza aykırı bir şey söylemiyor ve yazmıyoruz. Kırk yıl önce ne söylemiş ve ne yazmışsak, şimdi de onları geliştiriyoruz. “Adil (Ekonomik) Düzen” Allah’ın düzenidir ve kıyamete kadar devam edecek, her çağda yenileri ortaya çıkacaktır. Söyleyin bakalım, hangi sözümüz yanlış? Başkalarına emir verirken haddinizi bilmeniz gerekir. Biz sadece Allah’tan emir alırız, bizim Allah’tan başka amirimiz yoktur. Mümin-kâfir ayırımı vardır ama yaşlı-genç ayırımını size öğreten sizi ele vermiş. Evet, tüm dünyaya meydan okuyoruz: Siz de dâhil olmak üzere, “ADİL DÜZENE GÖRE İNSANLIK ANAYASASI” benzeri bir çalışma getirsinler bakalım. Biz kendi aklımızla konuşmuyoruz, Kur’an’dan anladıklarımızı anlatıyoruz. Yanlışlar ve eksikler bizimdir, -düzeltmemiz veya tamamlamamız için yardımcı olabilirsiniz;- doğrular O’nun yani sadece Allah’ındır... Ömrümüzün sonuna kadar ilim talep edip çalışmak bize ve herkese farzdır...
Sizi değil, asıl sizi konuşturanları ve yazdıranları karşımızda görmek istiyoruz…
Bedir’de bekliyoruz...
Ve’s-selâm…