18.09.2010
DÜNKÜ “Bir başka açıdan yüzde 58” başlıklı yazımda “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük Sünni muhafazakâr İttifakı”ndan söz etmiştim.
Bugün işi biraz daha somutlaştırıyorum...
Bakın, kimler kimlerle bir araya geldi:
* * *
- “Milli Görüşçüler” ile “Fethullah Hoca Cemaati” hiç anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Akıncılar” ile “Büyük Birlikçiler” hiç anlaşamazlardı, bir araya geldiler.
- “İskenderpaşa” ile “İsmailağa” pek anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Nurcular” ile “Süleymancılar” anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Vakit” ile “Zaman” anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Radikal İslamcılar” ile “ılımlı İslamcılar” hiç anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Türk İslam sentezcileri” ile “Müslüman solcular” hiç anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Mazlum-Der” ile “Neo-Osmanlıcılar” hiç anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “Geleneksel dindarlar” ile “modern İslamcılar” pek anlaşamazdı, bir araya geldiler.
- “İslamcı burjuvazi” ile “genç İslamcılar” pek anlaşamazdı, bir araya geldiler.
Yazının tamamı için tıklayınız.
Yorum:
Efvacen
110. sure olan Nasr suresi çok önemli bir sosyolojik gerçeği anlatmaktadır.
إِذَا جَاءَ نَصْرُ اللَّهِ وَالْفَتْحُ (1) وَرَأَيْتَ النَّاسَ يَدْخُلُونَ فِي دِينِ اللَّهِ أَفْوَاجًا (2) فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُ إِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا (3)
Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde ve insanların Allah’ın dinine fevc fevc girdiğini gördüğünde rabbini hamd ile tesbih et ve ona istiğfar et. Kesinlikle O tövbeleri çokça kabul edendir.
Yakın zamanda meydanda gelen referandum İslami bir düzeni getirmek için değildi. Mevcut batıl düzen uygulamalarına bir nevi yara bandı sarmaktan, palyatif bir müdahalede bulunmaktan öte bir şey değildi. Buna rağmen muhafazakar kesimde birden bire bir birliktelik meydana geldi. İnsanlar mevcut uygulamalardan o kadar bıkmıştı ki hemen bir araya geldiler.
Ayette bahsedilen durum ise insanların fevc fevc (kafile kafile, grup grup) Allah’ın dinine yani düzenine gireceğidir. Ama burada ilginç olan ayetin başı ve sonu arasındaki ilgidir. Ayetin başında Allah’ın yardımının ve fethin gelmesinden bahsedilirken ayetin sonunda Allah’tan mağfiret istemeyi emretmektedir. Hemen arkasından da Allah’ın tövbeyi kabul eden olduğu belirtilmektedir.
Sonuçta buradan anlaşılan bir sosyolojik gerçek vardır. Allah’ın dini yani düzeni, bu düzeni getirmeye çalışanların Allah’ın yardımından ve fetihten umut kestiği bir zamanda geleceğidir. Bu nedenle surenin sonunda bu düşüncelerinden dolayı onlardan istiğfar ve tövbe etmeleri istenmektedir. Bir de önemli olan diğer bir şey insanların Allah’ın dinine teker teker değil grup grup gireceğidir. Bunun sebebi de Allah’ın dininin inanç değil düzen olmasındandır. Her tür inanca sahip gruplar, gruplar halinde Allah’ın dinine yani düzenine gireceklerdir.
Referandumda bunun küçük bir modeli yaşandı. Yanlışta olsa küçük bir iyileştirme umudu bile bir kesimi bir araya topladı. İslam düzeni geldiğinde ise bir kesimi değil, bütün insanları kapsayacak bir fetih meydana gelecektir. İnsanlar tek çözümün, tek kurtuluşun Allah’ın dininde yani düzeninde olduğunu görecekler ve Allah’ın dinine fevc fevc gireceklerdir.
Allah’ın dininin yani düzeninin ise günümüzde modellenmiş tek çalışması ise Adil Düzendir. Bunun için çalışmalı ve çabalamalıyız. Selametle.