Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024
1986 Okunma, 0 Yorum

EBABİL

 

104. Fil Suresi Meali:

  1. O en özgün genele merhametli, o en özgün özele merhametli Allah’ın ismi ile.
  2. Hiç görmez misin, Rabbin Fil Halkına nasıl yaptı?
  3. Onların kötü planlarını hiç boşa çıkarmadı mı?
  4. Ve üzerlerine uçan ebabili (İbilleri) gönderdi.
  5. Onlara kayıtlı taşlar fırlatan.
  6. Ki onları taneleri alınmış (biçilmiş) ekin gibi kıldı.

Daha önce (2013) Fil Suresinde geçen “ebabil” kelimesi ile ilgili bir makale yayınlamıştım. O makalede “ebabil” kelimesinin Sümer efsanelerinde geçen “Gibil” olabileceğini yazmıştım.

Gibil Sümer tabletlerinde “tanrı” diye çevrilen mahlukatlardır. Oysa Sümer dilinde bizim melek dediğimiz kelime yoktur. Onun yerine anunakiler, dingirler vardır. Bizim anlayacağımız bunlar kutsal, tanrısal, mübarek mahlukatlardır. Yine Sümer dininde An, Anu cennetin ve her şeyin yaratıcısı Allah’tır. Diğerleri ise onun yarattığı kutsal yaratıklardır.

Gibil çok eski kutsal yaratıklardandır. (Wiki Gibil) Akkadca Girra (Çıra?) adıyla da bilinen Gibil ( 𒀭𒉈𒄀 ), hem olumlu hem de olumsuz yönleriyle ateşle ilişkilendirilen bir Mezopotamya tanrısıydı . Aynı zamanda ritüel arınmada da rol oynadı . Metinsel kaynaklar onun sembolünün bir meşale olduğunu belirtmektedir, ancak Mezopotamya sanatında onun herhangi bir tasviri tespit edilmemiştir . Ona birden fazla şecere atanabilir. An = Anum tanrı listesi eşinin Ninirigal olduğunu gösterir . Ayrıca Şamaş , Nuska ve Kusu gibi tanrılarla da sık sık ilişkilendiriliyordu . O ilk kez Shuruppak'ın Erken Hanedanlık metinlerinde, örneğin teklif listelerinde tasdik edilmiştir. Aynı zamanda Eridu panteonunun bir üyesiydi . Kassit döneminde Nippur'da ona tapınıldı . Daha sonraki kanıtlar Asur ve Uruk'tan edinilebilir . Ayrıca birçok edebi metinde de yer almaktadır.

Gibil ( d gibil 6 ), çivi yazısıyla d NE-GI (varyant: d GI-NE) olarak yazılan bir teonymin geleneksel okunuşu olarak kabul edilir , ancak Jeremiah Peterson bunun henüz birincil kaynaklar tarafından tam olarak doğrulanmadığını ve bunun Bunun yerine d gira x gi olarak okunması imkansız değildir , bu da muhtemelen Akkadca girru "ateş" kelimesinden türetildiğini yansıtacaktır . [1] Akad dilindeki Girra biçimi doğrudan girru teriminden türetilmiştir . [2] Bu terimler sonuçta *ḥrr kökünden türetilmiştir , "yanmak" veya "yanmak", başka bir isim olan Erra'ya benzer şekilde . [3] Jeremy Black ve Anthony Green, Gibil ve Girra adlarını aynı tanrıya gönderme yapıyormuş gibi ele alıyor. [2] Johanna Tudeau, bunların başlangıçta ayrı olduklarını, ancak Eski Babil döneminde ya da kısa bir süre sonra birbirleriyle tamamen birleştiklerini , Weidner tanrı listesinin Asur kopyaları gibi daha sonraki kaynakların bunların birbirinin yerine kullanıldığını gösterdiğini savunuyor. bir şekle bakın. [4] Gebhard J. Selz  [ de ] Gibil ve Girra'yı, Erken Hanedanlık dönemine ait Lagaş'taki metin külliyatı bağlamında zaten birbirine benzer olarak tanımlıyor . [3] d GIBIL 6'nın Girra olarak okunması amaçlanan bir logogram olarak kullanıldığı örnekler astronomi metinlerinden bilinmektedir. [5] Gibil isminin onaylanmış bir başka yazılışı d GIŠ.BAR'dır. [6] Selz, başlangıçta bunun ayrı bir tanrıya, Gišbar veya Gišbarra'ya atıfta bulunduğunu, Ur III döneminden Ur-Gišbar-izipae gibi teoforik isimlerde tasdik edildiğini ve daha sonra Gibil ile birleştirildiğini ileri sürer. [7]

Emesal metinlerinde Gibil, Mübarra varyant adıyla anılırdı. [8] Ona atfedilen ek isimler veya lakaplar arasında An = Anum tanrı listesinden bilinen Nunbaranna (veya Nunbaruna; çevirisi belirsiz) (tablet II, satır 337), Eski Babil'deki öncüsü ve aynı döneme ait bir dizi büyülü söz; [9] Nunbarḫada ("yanan beyaz gövdeli prens"; An = Anum , tablet II, satır 339), [10] ve Nunbarḫuš ("parlayan vücutlu prens", hem An = Anum'un öncüsünde hem de An'da mevcuttur) = Anum , tablet II, satır 340). [11] Piotr Michalowski, bu isimlerden sonuncusunun aynı zamanda MÖ 1. bin yıla ait sözlük listelerinde ziqtu , yani "meşale" teriminin eşanlamlısı olarak göründüğüne dikkat çekiyor . [12]

Gibil adı aynı zamanda Eski Babil döneminde bir yıldız için bir isim olarak da kullanılmıştı, ancak kimliği belirsizliğini koruyor ve onu Mars gezegeniyle eşanlamlı olarak ele alan geç astronomik metinler nedeniyle karmaşıklaşıyor . [5]

Sümer ve Ur Ağıtı'nda bu kompozisyonda anlatılan yıkım nedenleri arasında Gibil'den de bahsedilmektedir. [47] Görünüşe göre sazlıkları ateşe vermekten o sorumlu. [48] ​​Nili Samet'in belirttiği gibi, bunu anlatan pasaja doğrudan bir paralellik İnanna ve Ebiḫ mitinde mevcuttur ; burada adını taşıyan tanrıça, Gibil'e aynı eylemi gerçekleştirmesini söyleyeceği tehdidinde bulunur. [48]

Kutsal bir yaratık olması ve ekinleri yakması nedeniyle “ebabil” kelimesinin Gibil ile ilişkili olabileceğini düşünmüştüm. Bu düşüncemde Elmalılı Hamdi’nin aşağıda vermiş olduğu “ebabil” kelimesinin kökü ile ilgili bilgiler de etkili olmuştu.

Bu amaçla Elmalılı tefsirinden Fil suresi yorumu ile ilgili bir bölüm aldım. Burada özellikle dikkat edilmesi gereken “Ebabil” kelimesidir. Tayren kelimesi ise “uçan” anlamına gelmekle birlikte “uçan kuş” olarak da anlam verilmiştir.

 

“3. 2- Üzerlerine birçok ebabil kuşları saldı. Alay alay, fırka fırka, bölük bölük, birbiri ardınca, katar katar çeşitli yönlerden.

TAYR, bilindiği üzere uçan kuş demek olan "tair"in çoğuludur. Diye nekre olarak getirilmesi de bunların tanınmadık, garib birtakım kuşlar olduğunu hatırlatır. Gerçekte kuşların o zamana kadar oralarda görülmemiş irili, ufaklı, siyah, yeşil, beyaz, takım takım garip kuşlar olduğu da rivayet edilmiştir.

Hz. Peygamber'in dedesi Hz. Abdülmuttalib "Ne Necd'li, ne de Tihame'li." demiş. "Tayran"den sıfat veya hal veya beyan atfı olması muhtemel olan Ebabil de garibdir. Bir kısım tefsirciler bu Ebabil kelimesi şemati ve abâdîd ve benzerleri gibi müfred (tekil)i olmayan çoğullardandır, fırkalar demektir, demişler. Ferra, Arap'tan tekilini işitmedim, demiş. Ebu Ubeyde, Ma'mer b. Müsenna da, bunun müfredi olduğunu söyleyen görmedim, demiş. "Kamus"ta da fırak (fırkalar) demektir, tekili olmayan çoğuldur, diyor. İbnü Cerir'in naklettiği vechile Abdullah b. Mes'ud'dan: fırak (fırkalar); İbnü Abbas'dan: "Birbiri ardınca." Abdullah b. Haris İbnü Nevfel'den: İbil-i müebbele gibi ekâtı'; yani besi develeri gibi bölük bölük, katar katar. Said b. Abdirrahman Bezzi'den: Müteferrika; Hasen ve Katade'den: Kesire (çok); Mücahid'den yani "çeşitli, ardı ardınca, toplu halde." İbnü Zeyd'den: Şuradan, buradan, her taraftan gelmiş çeşitli, diye rivayet olunmuş ve İbnü Cerir bunları, ayrı ayrı birbiri ardınca çeşitli bölgelerden diye özetlemiştir. Bununla beraber tefsircilerden ve lügatçılardan bir kısmı da: Ebabil'in müfredi (tekili) ibbale veya ibbevl veya ibbil olduğunu söylemişlerdir. Ebu Cafer Revasi, bunun müfredi olarak ibbale'yi işittiğini söylemiş, Kisaî de nahivcilerin ibbevl dediklerini, bazılarının da ibbil dediklerini işittim demiştir. Zemahşerî, ebabil, hazaik (yani cemaat) diye tefsir ettikten sonra der ki: Bunun tekili ibbâledir. Araplar'ın ata sözlerinde tabiri vardır. İbbale büyük demet demektir. Bir kuş topluluğu birbirine sıkışmakta büyük bir demete benzetilmiştir. Abadid, şematil gibi tekili yoktur da denildi. Ragıb da: İbbale odun demetine benzetilmesindendirEbâbil, ibbîlin çoğuludur. Deve bölükleri gibi ayrı ayrı demekir, diyor. "Kamus"ta da şöyle diyor: İbbâle, ibâle, ibbevl, ibbîl, ibîl, kuştan, attan, deveden bir kıt'a (bölük) yahut peyderpey gelen kötülüklerden her biri (ki katar demek) olur ve ibbale huzme (bir bağ) demektir. "Bir bağ üzere bir demet" tabiri de darb-ı mesel (atalar sözü)dir. Bela üzerine bela yerinde söylenir. Ebabil bunlardan birinin çoğulu olduğu şekilde de mânâ: Küme küme, çeşitli bölükler halinde, katar katar, alay alay, birçok kuşlar demek olur ki, bu da İbnü Cerir'in açıkladığı mânâ demektir. Ancak ebabil, ibbalenin çoğulu olduğuna göre bunda darb-ı meselinin mânâsına işaret olarak demek gibi bir mânâ daha muhtemel olur. Zira büyük bela üzerine bir küçük bela daha meâlinde olduğu halde bunda büyük bela üzerine büyük bela, hatta belalar halinde denilmek gibi bir mânâ anlaşılmak gerekir ki, bu "el-Kâria" Sûresi'nde geçtiği üzere "haviye"nin "anası ağladı" tabirinden türemiş olmasına benzer. Yani bu kuşları onlara bela üzerine bela olmak üzere belalar yığını halinde gönderdi, demek olur. Fakat kimse bundan böyle bir mânâ anladığını söylememiştir. Bununla beraber Zemahşerî'nin anılan darb-ı meseli şahit olarak getirmesi buna işaretten uzak olması gerektir. Bu mânâlarca ebabil, tayrın sıfatı veya halidir. Bundan başka ebabil adıyla bilinir olmuş ve kırlangıca benzer bir kuş vardır ki ayaklarının uçları kıvrık olması hasebiyle yere konunca uçamadığından yuvalarını hep yüksek yerlere yapar ve yüksecik yerlerden atılarak uçarlar. "Kamus" şerhçisinin ve tercümesinin zikrettikleri vechile bazıları ebabilin, dağ kırlangıcı dedikleri bu kuş olduğunu kabul etmişlerdir. Çoğunlukla bu kuşların vasfında "kırlangıçlar benzeri", "avuçları köpeklerin avuçları gibi" diye rivayet edilmesi dolayısıyla bu yaygın olmuştur. Bu takdirde ebâbil tayr'a atf-ı beyan demek olur. Ve ebâbil lafzının tekili yoktur denilmesine de uyar. Fakat yukarıda görüldüğü üzere imam tefsirciler ebâbilin böyle bir çeşit kuş ismi olduğunu söylememiş, çeşitli şekilde, bölük bölük, peyderpey gelen sürüleriyle çokluklarını ifade eden bir sıfat veya hal mânâsıyla açıklamış oldukları ve âyetin sevki de özellikle bu kuşların garipliğine işaret ettiği cihetle bunu atf-ı beyan gibi bir kuş ismi olarak anlamak doğru görünmez, müvelled (yapay kelime) olması gerektir. Gerçi söylediğimiz gibi bunların hacimleri kırlangıçlar kadar olduğu yaygın ve hortumları kuş hortumları ve avuçları köpek avuçları gibi diye İbnü Abbas'dan rivayet edilmiş ise de rivayetlerin tamamı bunların hepsi bir çeşit kuş olmayıp, gerek hacim ve gerekse renk itibarıyla çeşitli olduğunu anlatmaktadır. Şu halde çarpışmalarda leşler üzerinde dolaşan kartallar, kara kuşlar gibi irileriyle kargalar gibi ortaları ve sinek avlayan kırlangıçlar gibi küçükleri ve siyah, beyaz, yeşil ve alaca çeşitli renkleriyle türlü türlü ve birbiri ardınca takip ederek gelen çeşitli sürüleriyle irili ufaklı, alay alay kuşlar demek olur ki, bunların Yemen'den doğru ve deniz tarafından geldikleri de vaki olan rivayetler cümlesindendir. Böyle bir fırtına gibi birdenbire bir kuş akımının saldırması acaib bir şekilde onların başına bir bela yağdırdı. Şöyle ki:

4. 3- O kuşlar, onlara (yani fil sahiplerine) siccilden taşlarla atış ediyorlardı.”

 

Birkaç gün önce “ebabil” kelimesi ile ilgili araştırmalarımda Sümer tabletlerinde geçen “ububul” kelimesine rastladım. Bu tablet Sümerli Eyyub’un Ağıtı olarak isimlendirilmişti. Tablette şehri işgal edenlerin Ububul tarafından yok edilmesi isteniyordu ki bu durum Fil Suresindeki tanımlamaya çok uygundu.

Sümerce ububul kelimesinin anlamı: Şimşek çakması, alev, coşkulu ve püstül (zonklayıcı) demektir. Tabletten Ububul’un yıkım gücü olan kutsal bir yaratık veya yaratıklar olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü öncesinde Anunaki (melekler) ve Enlil’den (Mikail) bahsedilmektedir.

Aşağıdaki resimde bu tabletin içeriği verilmiştir. Bu tabletin yaşı MÖ 1200-1300 yıları olarak hesaplanmıştır. Diğer bazılarına göre MÖ 2000 yıllarına aittir. Antik Nippur şehrinde bulunmuştur.

LAMENT OF A SUMERİAN JOB (SÜMERLİ EYYUB’UN AĞITI)                              

Ağıtın çevirisi: Noktalı yerler okunamayan kırık yerlerdir.

Sokaklar benden uzaklaştı.

Yok edilmiş halde yatıyor.

Seninle konuşanlar yok edildi.

Tamamen yukarıdan yok etti,

Ben yıkım adamıyım.

Aşağıdan gelen öfkeyle yok etti,

Ben yıkım adamıyım.

Anunaki onları yok etsin.

İşte şehrim yıkıldı.

Oh Enhl, yukarı diyarlardan boyun eğdir.

Ububul onları yok etsin.

 

Eski ve Yeni Ahitte Kuran’daki Fil Suresinin içeriğine benzeyen sadece bir bölüm vardır. Ebabil kelimesi Yahudi ve Hristiyanlarca bilinmemektedir.

3 Makabiler 6:16-21 Yeni Gözden Geçirilmiş Standart Versiyon:

16 Tam Eleazar duasını bitirirken kral, hayvanları ve tüm kibirli kuvvetleriyle birlikte hipodroma geldi. 17 Ve Yahudiler bunu fark ettiklerinde göğe öyle büyük çığlıklar attılar ki, yakındaki vadiler bile kendileriyle çınladı ve ordu üzerinde kontrol edilemeyen bir korku yarattı. 18 Sonra en izzet, her şeye kadir ve gerçek Tanrı, kutsal yüzünü gösterdi ve Yahudiler dışında herkesin görebildiği, korkunç görünüşlü iki muhteşem meleğin indiği göksel kapıları açtı. 19 Düşman kuvvetlerine karşı çıktılar, onları şaşkınlık ve dehşete düşürdüler, onları sarsılmaz prangalarla bağladılar. 20 Kral bile bedeni titremeye başladı ve küstahlığını unuttu. 21 Hayvanlar kendilerini takip eden silahlı kuvvetlere saldırdılar ve onları ayaklar altına alıp yok etmeye başladılar.

Daha önceki makalemde de değindiğim gibi “tayren” kelimesi kuşlar demek değildir. “Uçanlar” anlamındadır. Ebabil kelimesi ise şişek çakması veya ateş çakması anlamındadır. Fil Suresinde gönderilenler şimşek çakması gibi ateş eden silahlara (makinalı tüfek veya lazer silahı gibi) silahlara sahip uçaklara benzemektedir. Veya UFO araçlarına! Biz günümüzde yeryüzü dışından gelen veya gelecek olanlara uzaylılar tanımlamasını kullanmaktayız. Aslında bütün melekler bir tür uzaylıdır.

Allah Sümerlerden önce Nuh Toplumuna, Ad Toplumuna ve Semud Toplumuna da resuller ve bilgiler göndermiş. Zaman zaman da müdahaleler yapmıştır ve yapmaktadır. Eskilerin bunları yorumlamaları farklı olmuştur. Doğruları ve yanlışları vardır. Bizim de!

73. Müddessir Suresi:

32. Ayet meali: Ve biz o ateşte bulunanları meleklerden başkası kılmadık. Ve onların sayısını onlar ki kafirler için fitneden, onlar ki o kitap verilenlerin kesin inanır olmalarından ve onlar ki iman edenlerin imanının artmasından ve onlar ki o kitap verilenlerin ve o müminlerin çelişkiye düşmemesinden başkası için kılmadık. Ve onlar ki kalplerinde hastalık olanların ve o kâfirlerin “Bu benzetme ile Allah ne istemiştir?” demeleri için. İşte onun gibi Allah uygun gördüğünü saptırır ve uygun gördüğüne hidayet eder. Ve Rabbinin ordularını O’ndan başkası bilir değildir. Ve o, o beşer için hatırlatmadan başkası değildir.

Doğrusu Allah bilir.

 

 

 

 






Çok Okunan Makaleler
Mete Firidin
Şatr Kelimesi
8.07.2015 6781 Okunma
Mete Firidin
“Tanrı Parçacığı”
23.10.2013 6758 Okunma
3 Yorum 26.10.2013 09:36
Mete Firidin
Kelale
22.02.2014 6710 Okunma
Mete Firidin
Damarlar
23.02.2015 6657 Okunma
Mete Firidin
Al-i İmran Suresi Meal
16.09.2015 6624 Okunma
Mete Firidin
Cimaletun sufrun
3.02.2013 6622 Okunma
6 Yorum 06.02.2013 20:29
Mete Firidin
Gözdeki Batan Güneş
27.05.2012 6610 Okunma
2 Yorum 29.05.2012 11:38
Mete Firidin
Keferenin İki Miras Örneğine Kuran’i Cevap
18.02.2014 6591 Okunma
Mete Firidin
Qazefe Kelime Kökü
2.11.2014 6585 Okunma
Mete Firidin
Kuran'da Yevm Kelimesi
28.12.2019 6566 Okunma
2 Yorum 03.01.2020 19:36
Mete Firidin
Maide 42. Ayetin Düşündürdükleri!
28.02.2011 6552 Okunma
1 Yorum 01.03.2011 03:35
Mete Firidin
Ete kelimesi ve Fahişet
30.08.2015 6517 Okunma
Mete Firidin
Hakka 17. Ayet ve Octonion
9.10.2011 6480 Okunma
Mete Firidin
Samiri’nin Buzağısına Uygulanan İşlem
15.03.2019 6455 Okunma
1 Yorum 16.03.2019 02:53
Mete Firidin
Adem’e Üflenen İlahi Ruh
1.01.2015 6431 Okunma
Mete Firidin
El Aqsa
20.01.2015 6414 Okunma
Mete Firidin
Şehri Ramazan
18.08.2012 6372 Okunma
5 Yorum 19.08.2012 08:58
Mete Firidin
Ali İmran 7.ayet
5.01.2014 6337 Okunma
1 Yorum 11.01.2014 14:31
Mete Firidin
Dünya’nın ve Evren’in Yaşı
26.02.2017 6335 Okunma
1 Yorum 13.12.2022 01:10
Mete Firidin
Selected Elected
16.03.2014 6319 Okunma
2 Yorum 20.03.2019 23:28
Mete Firidin
Onager Mancınık (Sarı Develer?)
20.01.2013 6318 Okunma
3 Yorum 02.02.2013 15:53
Mete Firidin
Faiz
29.12.2013 6309 Okunma
Mete Firidin
Işık Tanrı
12.01.2012 6307 Okunma
Mete Firidin
Min ma Terake ve Ma Terake
16.02.2014 6255 Okunma
1 Yorum 16.02.2014 15:54
Mete Firidin
Zariyat Suresi 49. Ayet
23.02.2015 6219 Okunma
Mete Firidin
Şeyhe Teslimiyet!
14.06.2019 6210 Okunma
5 Yorum 20.06.2019 23:32
Mete Firidin
Ğasaq
18.10.2013 6184 Okunma
4 Yorum 19.10.2013 06:52
Mete Firidin
Khepresh
9.04.2015 6084 Okunma
2 Yorum 10.04.2015 09:45
Mete Firidin
Kutsal Kudüs!
1.02.2020 6067 Okunma
9 Yorum 03.02.2020 20:52
Mete Firidin
Nefs, Nefes, Nefah, Nefakh Kelimeleri
17.12.2018 6032 Okunma
Mete Firidin
Hz.İsa Tekrar Dönecek mi?
13.05.2011 5985 Okunma
Mete Firidin
Aqir, Aqim ve Salih Peygamberin Devesi
10.02.2013 5962 Okunma
3 Yorum 10.02.2013 15:30
Mete Firidin
Maymun Olan Yahudiler
10.01.2019 5943 Okunma
Mete Firidin
Cidiha ?
10.01.2014 5900 Okunma
4 Yorum 14.08.2021 16:33
Mete Firidin
Kuran'da Hardal Kelimesi
25.11.2018 5856 Okunma
Mete Firidin
Kuran’da FRY Köklü Kelimeler
20.06.2014 5820 Okunma
Mete Firidin
Helal ve Haram Hayvanlar Nelerdir?
27.03.2019 5810 Okunma
3 Yorum 28.03.2019 00:12
Mete Firidin
Nahl 48 ve Dönenceler
23.05.2011 5803 Okunma
2 Yorum 06.06.2011 21:08
Mete Firidin
Sarhoşluk
23.12.2010 5783 Okunma
Mete Firidin
Atlantis Gerçek mi?
3.11.2010 5772 Okunma
1 Yorum 22.11.2010 15:16
Mete Firidin
Olbers Paradox
19.08.2013 5770 Okunma
Mete Firidin
Piç
5.12.2020 5766 Okunma
2 Yorum 10.02.2021 07:29
Mete Firidin
İki Hırsızın Çok Eli
30.05.2019 5759 Okunma
5 Yorum 16.06.2019 23:09
Mete Firidin
İlah ve Şirk
4.10.2011 5740 Okunma
2 Yorum 05.10.2011 07:26
Mete Firidin
‘NY kökü (201)
26.02.2015 5731 Okunma
Mete Firidin
O İğnenin Deliği ve O Deve
7.06.2019 5721 Okunma
Mete Firidin
Kitap ve CERN
1.01.2012 5716 Okunma
4 Yorum 19.02.2012 08:44
Mete Firidin
Ashabı Kehf
3.02.2014 5702 Okunma
Mete Firidin
Semavat
26.05.2013 5695 Okunma
2 Yorum 05.06.2013 12:33
Mete Firidin
Hızır
15.07.2011 5682 Okunma
Mete Firidin
Lut Kavminin Fahişliği
23.01.2015 5622 Okunma
Mete Firidin
21.Aralık.2012
23.11.2012 5543 Okunma
Mete Firidin
Niye
26.12.2010 5519 Okunma
Mete Firidin
Kuran'a Göre Nikah Yaşı Nedir?
27.09.2019 5483 Okunma
Mete Firidin
Reenkarnasyon
20.08.2011 5462 Okunma
2 Yorum 20.08.2011 17:00
Mete Firidin
Sonra O nu Başka Bir Yaratık Yaptık
22.07.2011 5444 Okunma
Mete Firidin
Kuran’da Zdare Kelimesi
10.06.2014 5438 Okunma
1 Yorum 11.06.2014 20:44
Mete Firidin
2019 Ramazan Ay'ı ne zaman?
16.06.2018 5425 Okunma
2 Yorum 05.05.2019 12:52
Mete Firidin
Hadisler
1.02.2020 5419 Okunma
6 Yorum 17.02.2020 22:05
Mete Firidin
Yecüc ve Mecüc 2
9.11.2011 5380 Okunma
Mete Firidin
Ayn Ye Ye Kökü
19.02.2015 5351 Okunma
Mete Firidin
Hadeb
3.04.2014 5348 Okunma
2 Yorum 12.04.2014 10:28
Mete Firidin
Kuran’da Gündüzün Bölümleri
13.05.2018 5171 Okunma
Mete Firidin
Hz Musa Ve Medine
6.04.2011 5152 Okunma
Mete Firidin
The Wings of Moses the Prophet
24.08.2017 5145 Okunma
Mete Firidin
Evtad ve Amed
12.10.2013 5115 Okunma
Mete Firidin
Evren ve Arş
22.11.2013 5014 Okunma
Mete Firidin
Cengiz'e Cevap
26.07.2012 4925 Okunma
2 Yorum 28.07.2012 11:57
Mete Firidin
Astronotlar ve Hicr 14-15
17.11.2013 4892 Okunma
1 Yorum 20.11.2013 19:50
Mete Firidin
Cevaplar
15.02.2011 4878 Okunma
1 Yorum 19.10.2011 21:45
Mete Firidin
Quasar
28.08.2013 4838 Okunma
Mete Firidin
Dağların Tekrarlanması
9.03.2014 4809 Okunma
1 Yorum 13.03.2014 10:58
Mete Firidin
Allah'a Ulaşmak
24.11.2013 4792 Okunma
2 Yorum 01.12.2013 12:49
Mete Firidin
Üç Kollu Gölge
27.01.2013 4748 Okunma
2 Yorum 29.01.2013 05:43
Mete Firidin
Leucippos Hz. Lokman mı?
27.12.2018 4748 Okunma
Mete Firidin
Allah'ın Nurunun Meseli
3.06.2017 4719 Okunma
Mete Firidin
Dikkat Edilen, Dikkat Çekilen
6.12.2014 4717 Okunma
Mete Firidin
Ennesi
27.09.2019 4681 Okunma
Mete Firidin
Kainat'ın Sonu
16.02.2012 4589 Okunma
1 Yorum 19.02.2012 08:11
Mete Firidin
Arapça Kutsal mıdır?
19.10.2019 4560 Okunma
Mete Firidin
Nutfe Kelimesi
28.07.2014 4551 Okunma
Mete Firidin
İsrailoğullarının Oğullarına Uygulanan Kafa Kesme Cezas
28.03.2020 4533 Okunma
1 Yorum 28.03.2020 21:35
Mete Firidin
Kilisede Mum Dikmek
14.06.2019 4523 Okunma
Mete Firidin
Arıya Vahiy Edilen
28.09.2014 4505 Okunma
Mete Firidin
Nisa Suresi 9. (8.) Ayet Meali
19.10.2019 4504 Okunma
Mete Firidin
Mesnun
28.08.2013 4449 Okunma
Mete Firidin
Öğle ve İkindi Namazlarının Farz Rekât Sayısı
28.06.2020 4333 Okunma
3 Yorum 01.07.2020 09:08
Mete Firidin
Ramazan’da Keyfi Oruç Tutmamanın Karşılığı
21.03.2020 4323 Okunma
1 Yorum 23.03.2020 03:25
Mete Firidin
El Musawwir
8.12.2013 4268 Okunma
5 Yorum 15.12.2013 20:00
Mete Firidin
Nur Surah Ayat 35
31.07.2017 4195 Okunma
Mete Firidin
Cedelleşmek
18.08.2013 4176 Okunma
Mete Firidin
Beynes Seddeyni
17.10.2014 4150 Okunma
1 Yorum 18.10.2014 10:18
Mete Firidin
Müslümanların Kıble Değiştirmeleri
24.05.2020 4133 Okunma
1 Yorum 06.06.2020 01:50
Mete Firidin
Allah’ın Doğru Yolu Üzerine Oturanlar!
30.04.2020 4127 Okunma
3 Yorum 01.06.2020 16:40
Mete Firidin
Araf Suresi 173. Ayet ve Fenotip
5.07.2020 4103 Okunma
2 Yorum 05.07.2020 14:56
Mete Firidin
WRS Köklü Kelimeler(Miras)142
16.02.2014 4089 Okunma
Mete Firidin
Göğün Yedisindeki Ay
1.03.2019 4075 Okunma
Mete Firidin
Şecer ve Güç
28.01.2014 4049 Okunma
4 Yorum 04.02.2014 23:04
Mete Firidin
Hevasını Tanrısı Edinenler
17.07.2018 4018 Okunma
Mete Firidin
Quasar and Sure Nur Ayat 35
31.07.2017 3889 Okunma


© 2025 - Akevler