Diyanet, hutbeleri denetleyemiyorsa açıklasın!
Malatya’da Turgut Özal Camii’nde imam Müftülüğün belirlediği hutbe yerine kendi yazdığını okumuş ve olay çıkmış. Cemaatin tepkisiyle hutbeyi tamamlayamadan inmiş ama söyleyeceğini eksiksiz söylemiş Maşallah!
“Hilafetin kaldırılmasıyla dinin başka mecralara çekildiğini” söyledikten sonra Cumhuriyet’e vermiş veriştirmiş, memlekette dinle ilgili ne zulüm varsa “85 yıldır yapılan zulüm bitecek” demiş.
“Kur’an kanundur, başka kanun kabul etmiyoruz” demiş.
Diyanet İşleri’nin binlerce Kur’an kursu açtırmış olduğunu, milyonlarca kurs öğrencisi olduğunu bilmesine rağmen tamamen yalan şekilde “Kur’an öğretilmiyor, Diyanet de öğretmiyor” demiş.
İSTİFA YETECEK Mİ?
Cemaat namazdan sonra dışarıda da tepkisini sürdürünce polis gelmiş, Malatya Müftü Vekili Cengiz Yağcı “İmamın istifasını aldıklarını ve işleme konduğunu” açıklamış ama bu “kasıtlı şekilde, bilerek görevi kötüye kullanma” için sadece istifa yeterli midir?
Malatya’daki bu “keyfi hutbe” tek olay değil, benzer şekilde “Diyanet’in belirlediği hutbeleri değiştiren veya aralara kendi kafasına göre cümleler ekleyen” imamlar hakkında sık sık mektuplar geliyor.
Kur’an Müslümanlığın kutsal kitabıdır, çağdaş bir hukuk devletinde “kanun değil, inanç alanı”dır. “Kur’an kanundur, başka kanun tanımıyoruz” demek ise tamamen “şeriat devletini” savunmaktır. Hutbeleri değiştiren, bu ve benzeri cümleler ekleyen, dini ve görevini “beyin yıkama yapma fırsatı” olarak kullanan imamların “istifa yanında” bir de sorgulanması gerekir.
Bakalım savcılar harekete geçecek mi?
Bakalım Diyanet hiç değilse bundan sonra imamlarının okuduğu hutbeleri kontrol edebilecek mi?
Yorum:
Zihniyet
Cuma günleri Kuran Ehlinin toplanıp yerel sorun ve sosyal ilişkilerini gözden geçirdiği ve yerel bir yöneticinin önderliğinde cemaat ruhu ve beraber hareket edebilme yetisini ilerletmek amacıyla bir araya geldiği kutsal bir gündür. Daha açık bir ifadeyle, hutbenin tamamı merkezden gönderilemez. Buna göre kendi hutbesini okuyan imam suç işlemiş sayılmaz. Yazarımız cumhuriyet’e hakaret içerdiğini yazsa da, metnin içeriği hakkında herhangi bir bilgi yok.
Son olarak ‘şeriat’ı savunmanın suç olduğunu belirten yazarımızın, şeriatın aslında kanun anlamına geldiğini gözden kaçırmış görünüyor.
Saygılar