Kanal, iki şehir ve medeniyet merkezi İstanbul 1
1033 Okunma, 0 Yorum
Reşat Nuri Erol - Milli Gazete
Abdülkadir Altınhan

Başbakan Erdoğan geçen gün "İki Şehir Projesi"ni de açıkladı. İstanbul'un iki yakasında iki yeni şehir kurulacakmış. Hedef, depreme hazırlık ve kentsel değişim dönüşüm amacıyla bu iki yeni şehri inşa etmek. Malumunuz olduğu üzere, bu köşede "Kanal İstanbul Projesi" ile ilgili olarak -şimdilik kaydıyla- bazı ön değerlendirmeler yapıldı.

 

Aslında ilgililer ve yetkililer bizimle görüşseler, bu konularda bir köşe yazısının çapını aşan görüşmemiz gereken çok şey var ama... Onlar ilgilenmeme ve görüşmeme inatlarında ısrar ediyorlar... Biz de şimdilik bir kısım görüşlerimizi burada halkımızla paylaşıyoruz...

 

Önce kimi görüşleri (iki görüş) kısaca özetleyip bizim projelerimizden söz edeceğim.

 

İstanbul nerede?

 

Üç kıtanın odak noktasında, coğrafi olarak dünyanın merkezinde, dünya tek devlet olabilse adeta dünyanın başkenti; bir deniz feneri gibi bütün dünyaya çok yönlü yol ve yön gösteren İstanbul... 21'inci yüz yılda, III'üncü milenyumda kurulacak "yeni medeniyet"in merkezi ve mevcut medeniyet merkezi New York'un neredeyse biricik alternatifi İstanbul... Dünyadaki medeniyet merkezi ve güç odağı Batı'dan Doğu'ya kaymakta, Doğu'nun yıldızı parlayan yeni medeniyet merkezi ülkesi Türkiye, medeniyet merkezi şehri de İstanbul...

 

Kadim dünyanın kültür ve medeniyet beşiği Akdeniz'de medeniyetler merkezi bir yer var; Anadolu, yani Türkiye... Sadece geçmişte değil, çağımızda da yüklendiği görev ve sergilediği vizyonla, bölgesine değil, bütün dünyaya güven ve ümit veren Türkiye... Hiçbir Avrupa ülkesinden geri kalmayan zengin ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel birikimleriyle birlikte, bütünleştirici büyük yol haritasını gören ve gösteren vizyonuyla, silahsız ve savaşsız yani "barışçı" yeni bir fethin kapılarını insanlığa açan/açabilen Türkiye... Gönüllü Anadolu erenlerini bir zamanlar bünyesinde barındıran ve onlar vasıtasıyla gönülleri fetheden ülkenin torunları, şimdi gelecek bin yılın gönül fetihlerine hazırlanıyor ve burası Türkiye... Anadolu insanı için dünya coğrafyası "savaş" alanı değil "barış" alanıdır ve o Anadolu Türkiye'dir.

 

Türkiye ve İstanbul... Batı ve Amerika çekilirken, Türkiye ve İstanbul gelecektir...

 

İki görüş demiştim. İkincisini daha kısa anlatayım. Dünyanın en önemli coğrafi bölgesinin merkezi Türkiye'dir, Türkiye'nin merkezinde ise İstanbul var. Dolayısıyla, İstanbul coğrafi durum itibariyle dünyanın merkezidir. İstanbul bir "ülke" özelliği gösteriyorken, Türkiye ise adeta bir "kıta" özelliği taşıyor. İstanbul emek yoğun sanayinin barındığı bir yer olmaktan çıkmalıydı, "Finans Merkezi" olma isteğimiz de bu nedenle oluştu. Ülkemizin ulusal yerleşim planı yok ama biz İstanbul'un yerini her yönü göz önünde tutarak belirleyebilmek amacıyla, Marmara Bölgesi ölçeğinde bir yerleşim planlaması yapabildik... AR-GE ağırlıklı bir gelişim olmalı... Bir de iskân meselesi var...

 

İki görüş özetle böyle... Şimdi sıra bizim görüş ve projelerimizde...

Bugüne kadar İstanbul ile ilgili pek çok proje ürettik, şimdiye kadar bunların çok azını ilgililer, yetkililer ve halkımızla paylaştık; görüş ve projelerimiz "ilgi" bekliyor...

 

İstanbul'un Avrupa yakası on milyonu geçmemek üzere dünyanın ekonomik, kültürel, siyasi ve sosyal pek çok alanda "medeniyet merkezi" ilan edilir. Buraya giriş ve çıkışlar vizesizdir. Buraya giren mallar gümrüksüzdür. Buranın güvenliğini Türkiye Cumhuriyeti Devleti taahhüt eder. Burada uluslararası vakıflar kurulur. Bu vakıfların dünyanın her tarafında gelirlik galliyeleri bulunur. Bu İstanbul'da birçok hizmet karşılıksız verilir. a) Konaklama yerleri yapılacak, buraya dünyanın her yerinden misafir kabul edilecek, misafirhanelerde kalma bedava olacak... b) Elektrik, su vs paraları alınmayacak... c) Hava meydanları, deniz limanları, oto garajları, tren istasyonları ve tüm parklar ücretsiz olacak... d) Burada her türlü muhaberat/haberleşme, telefon, internet vesaire karşılıksız olacak...

 

Selçuklu döneminde başlayıp Osmanlı döneminde kemale eren "medeniyet merkezleri" hanlar, kervansaraylar, imaretler, külliyeler, medreseler, çarşılar ve benzer daha nice diğer çağdaş örneklerini bu İstanbul'da dünyaya örnek olacak şekilde yapmak...

 

*********

                                          "Çılgın Proje", "İstanbul'u Medine yapacağım"

Üstte ki iki ifade de Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'a ait. İlk ifade malumumuz olduğu üzere 2011 yılında ifade ettiği bir söz ama ikincisi ise yılların eskittiği ve siyaset defterinin unutturduğu 1994 yıkında Belediye Başkanlığı esansında söylediği bir ifade.

Açıklanan Kanal Projesi hepimizn de gördüğü gibi tekniğe ait ve onun ekseninde dönen bir proje şu anki haliyle ama biz Adil Düzen ekibi olarak Sn. Başbakan'a geçmişte ki ifadesini de hatırlatarak bu projenin hukuka bürünmesini öneriyor ve yeni bir medeniyete kapı açmasını öneriyoruz.

 

Ama nasıl?

 

Öncelikle yabancı sermayeyi devre dışı bırakarak...Neden?

çünkü yabancı sermaye vereceği faizli borçlar ve göndereceği mühendisler neticesinde bu projeyi failer içinde yüzdürerek İstanbul'u kendi kapitalist sistemlerince ele geçirmeye çalışıyorlar.

İyi de Yerli Sermaye ile nasıl yapacağız mümkünmü?

 

Evet gayetle tabii mümkün; zira arazi bizim, çalışacak işçimiz var ve hatta ki mühendislerimiz makinelerimizde mevcut o zaman " ey bakkal amca ne duruyorsun kanalı sen yapsana!!!"

 

Sistemimiz peki nasıl işleyecek?

Şöyle;

1- “İstanbul Kanal Kooperatifi” kurulacaktır. Bu kooperatife yurt içinden yurt dışından

herkes katılabilecektir.

2- Kooperatif bir “altın bono senedi” çıkaracaktır. Her senet 20 gr altın karşılığı olacaktır.

3- Senedi isteyen satın alacak isteyen iade edebilecektir. Kooperatif senedi karsız alıp

satacaktır.

4- Senedin altın değeri 20 TL den başlanacak. Para toplanıp da kanal yapılmaya başlayınca bu

senedin değeri yükseltilecektir. Halk senedi alıp satarak kar etmiş olacaktır.

5- Senetlerin satılan senetlerle geri alınan senetler arasındaki farkla boğaz köprüsü

yapılacaktır.

6- Boğaz inşaatında tüm girdiler senetle olacaktır. Yanı girdilere senet ödenecek, isteyen

istediği zaman paraya çevirebilecektir.

7- Kanal projesi bu senetlerle İstanbul teknisyenleri çalıştırılarak yaptırılacaktır.

8- Kanalın güzergâhında 5 km genişliğinde şerit bu günkü değeri ile istimlak edilerek

kendilerine bu kanal senedinden verilecektir.

9- İstanbul kanalına nazır arsa edinmek isteyenlere bu senetle satış yapılacaktır.

10- Bir dairenin arsa değeri 100 senet olacaktır. Yurt içi yurt dışı herkese senet satılacaktır.

11- Arsa kimseye tahsis edilmeyecektir. Arsayı satın alan müteahhitler yeter derecede daire

senedini almışlarsa istediği yerde inşaata başlayabileceklerdir. İnşaatı da kanal senedi ile

yapacaklardır.

12- İnşaat bittiği zaman müteahhide müteahhitlik payı kadar senet verilerek ve daireleri

kooperatif senetle satacaktır.

13- Dairelerin tapularını vermeyecek sadece kooperatif tahsis edecektir.

14- Ortaklar dairelerini her zaman kooperatife cari değerle iade edebileceklerdir.

15- Kooperatif de hakemler kararı her zaman daireleri geri alabilecektir.

16- Kooperatifin altın bono senetleri ile yalnız kanal inşa edilmeyecek çevresi de imar edilmiş

olacaktır.

17- Burada dünyadan gelecek herkes çalışabilecektir. Onlara altın senet verilecektir.

18- Kanal açıldıktan sonra kanalı kooperatif işletecektir. Kanal senetlerini iade edecekler veya

satın alacaklardır.

19- Kanaldan geçenlerden alınacak miktarlar da kooperatif senetleri ile olacaktır.

20- Senet altının sütünde değer aldıktan sonra kimse iade edip altın talep etmeyecektir.

21- Kanalın giderleri kanal çevresinde oluşturulan mağazalardan temin edilecek kiralarla

sağlanacaktır. Kooperatifin cari gideri olmayacaktır.

22- Kanaldan elde edilecek gelirlerle senetler alınıp bir daha satılmayacaktır. Böylece bir gün

gelecek ki tüm senetleri piyasadan satın almış oluruz. O zaman kanal kendisini amorti etmiş

olur.

23- Ondan sonra artık kanaldan geçiş bedelsiz olur. İnsanlığa hizmet eder.

 

tabi burada kurulacak apartmanlar 10 katlık olacak ve üst katlarında sosyal hizmet verecek olan kreşi reviri vs. herşeyi bulunan geçmiş medeniyetlerde mescid ya da mabed olarak kurulacak ibadethaneler olacak alt katta da mağazalar olacaktır. Kira gelirlerinin tahsisi için ayrı bir vakıf kurulacaktır.

 

Kanalın içerisinde de adacıklar yapılacak bu adacıklar hem insanlar için gezi mekanı hemde kenarları gemi parketme bakımını yapma limanları ve dönüş yerleri olacaktır burada ki hizmet tamamen ücretsiz olacak gideri vakıfa gelecek kiralardan karşılanacaktır.

 

 

Bu sistem geçmişte Anadolu'da kurulan kervansarayların modern birer örneği olacaktır. Bu sayede sadece teknik olarak görülen projenin  Adil Düzen ekibi tarafından hukuku da oluşturulmuştur. Geçmişte varolan sistem bu sayede formatlanmıştır deyim yerindeyse . . .

 

 

 

Abdülkadir Altınhan






Sayı: 100 | Tarih: 15.05.2011
Ebubekir Sifil
Bin Ladin'e Taliban'a Teröre Küresel Lanete Dair
Allah Taksiratını Affetsin
1175 Okunma
Zafer Kafkas
Ahmet Hakan
Kaset için ne dediğine bak, kim olduğunu anla
Haramı helal, helali haram etmek
1165 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mahir Kaynak
Boş vaatler
Dolu vaatler
1039 Okunma
Süleyman Karagülle
Reşat Nuri Erol
Kanal, iki şehir ve medeniyet merkezi İstanbul 1
"Çılgın Proje", "İstanbul'u Medine yapacağım"
1033 Okunma
Abdülkadir Altınhan
Ruhat Mengi
Kadın ve Çocuklar Sahipsiz Kalmayacak!
Kadınlardan Alınmak İstenen Haklar
1017 Okunma
1 Yorum
Vahap Alma
Mehmet Şevket Eygi
Küçük Cevaplar, Uyarılar, Mesajlar...
İcazet ve Kader
983 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ahmet Taşgetiren
Ah şu "Kürt sorunu"
Yanlış hesap Bağdat’tan dönmeli
969 Okunma
Zübeyir Erol
Ruşen Çakır
Bahçeli medyadan şikayetçi sosyal medyadan memnun
“Püskevit” memnuniyeti”
965 Okunma
Tayibet Erzen
Zülfü Livaneli
tolstoy gulaşı ve AB ve Türkiye
saygı duyulacak bir medeniyet!
964 Okunma
1 Yorum
Ali Bülent Dilek