Kadın ve Çocuklar Sahipsiz Kalmayacak!
1090 Okunma, 1 Yorum
Ruhat Mengi - Vatan
Vahap Alma

Kadın ve çocuklar sahipsiz kalmayacak! – 07.05.2011

 

Dün VATAN’da haber olarak verildi, Çarşamba günü Bilgi Üniversitesi’nde yapılan ve Birleşmiş Milletler ’in “Küresel Akit” ve “Kadın Kalkınma Fonu” tarafından desteklenen ülkeler arası bir hareketin Türkiye ayağı olan “Eşitlik İş Demektir” başlıklı toplantıdaydım; hem ilk oturumun yöneticisi, hem de konuşmacı olarak..Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Güldal Akşit’in de katıldığı toplantıda aralarında Birleşmiş Milletler’den, uluslar arası federasyonlardan ve birçok ülkeden örgüt temsilcileri vardı.

 

Toplantının amacı Birleşmiş Milletler’in 1979 CEDAW (Kadına karşı Her Tür Ayırımcılığın Önlenmesi) Sözleşmesi ’nden bu yana dünya çapında başlattığı en geniş kapsamlı “kadın-erkek eşitliği, eşit haklar, eşit güvenlik, eşit standartlar” çalışması nın Türkiye’de uygulanmasını sağlamak.. Kadın ve çocukların şiddetten korunması, yasal çözümlerin uygulanması, iş-eğitim-sağlık gibi konularda uluslararası standartların en kısa zamanda sağlanması için uluslar arası dayanışma.. Kısacası tam şu sırada Türkiye’de en çok ihtiyaç duyulan şey! Türkiye’nin bu konulardaki ciddi sorununu diğer ülkelere, özellikle küresel kuruluşlara duyurmayı çok istediğim için bulunmaz bir fırsattı ve doğrusu elimden geleni yaptım.

 

En açık haliyle

Nimet Çubukçu, BPW Türkiye’nin Kurucu Başkanı Arzu Özyol ve Uluslar arası BPW (İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Federasyonu) Başkanı Liz Benham açılış konuşmalarını yaptılar.

 

Hemen arkasından Aynur Bektaş (TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı), Güldal Akşit, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü ve UNESCO Balkan Ülkeleri Kadın ve Barış Merkezi Başkanı Maria-Catherine Papachristopulo’nun konuşmacı olduğu oturumu başlattım ve müthiş verimli bir panel oldu. Genel olarak dünya ülkelerindeki kadınların durumu ile bizdeki tablo ve buna bağlı beklentiler arasındaki büyük fark anlaşıldı.Sonra kadın istihdam oranında en geri ülkelerden biri olduğumuz (AB’de %60 ,Türkiye’de % 22), kadın ve çocuklara yapılan canavarca saldırılara nasıl kayıtsız kalındığı, en ağır suçluların nasıl “vahşeti teşvik eder gibi” serbest bırakıldığı ve diğer haksızlıklar, ayırımcılıklar konuşuldu .

 

İnanamadılar

Türkiye’de çocuk tecavüzlerinin hatta toplu tecavüzlerin, kadın cinayetlerinin nasıl hafife alındığını ve suçluların serbest bırakıldığını dünya ülkelerinin temsilcilerine anlattığımızda gözlerinin hayretten faltaşı gibi açıldığını gördük, hepsi anında haberi iletmek için bilgisayarlarına sarıldılar. Toplantının anlamı bence buydu, zira onlarca yıldır ideal şartların nasıl olması gerektiğini yabancılardan dinliyoruz.. Biz de nazik nazik onlarınkine benzer konuşmalar yapıyoruz (kendin söyle, kendin dinle tarzında) ama onların da AB’ye girmeye talip bir ülkede hukukun işletilmediğini, hiçbir önlemin alınmadığını, adeta bir Taş Devri vahşetine yol açıldığını, suçlara göz yumulduğunu artık öğrenmeleri gerekiyor.

 

İki gündür yine gazetelerde; “bir anne ile 3 çocuğunun kafalarından kurşunlanarak öldürüldüğü” haberinden, “Erzurum’da 6 Nisan’da bir kadın öğretmene saldırıp tecavüze yeltenen ve kadın direnince onu komaya sokan iki tecavüzcü”ye (yakalanma haberini bile boşuna veriyorlar, üç gün sonra bırakıldıklarını duyarız), “Emniyet şeridine hızla girerek Sinem Yalçın’ın ölümüne neden olan sürücünün tahliye edilmesine, o sürücü yerine ‘bu adaletsizliğe en haklı tepkiyi veren acılı annesinin’ cezalandırılmasına” kadar ne haberler duyduk. Ama bu hukuksuzluğun peşinin bırakılmayacağını başta iktidar partisi olmak üzere tüm partiler, bu çağ dışı tabloyu ağzına almayan tüm liderler bilmeli artık. Dünya da bilecek, onlar da..

 

Teşekkür

Son olarak.. Toplantıda konuşmalarına benim “meslek yaşamım boyunca kadın ve çocuk haklarına verdiğim önemi, aynı zamanda bir ‘aktivist’ olarak çalıştığımı, Türk kadınına başarılı bir ‘rol model’ olduğumu, benimle gurur duyduklarını söyleyerek başlayan ve beni onurlandıran tüm kadın kuruluşu temsilcilerine teşekkür ediyorum.

 

 

     Yorum:

 

     Kadınlardan Alınmak İstenen Haklar

 

     Kadınları aşağılamak, dövmek, tacizde bulunmak ve benzeri yanlışların işlenmemesi aklı başında herkesin ortak doğrusu ve isteğidir. Yalnız bunu yermek için sunulan çözüm önerileri gerçekten saçma ve ilkeldir. Yazarımız gibi yeryüzünde hala eşitlik kavramı üzerinde duran entelektüel(!) ve hiçbir etkinlikte etkin olmayan deaktivistlerimiz varmış. Bunların çoğu da maalesef kadın! Bir kadının kendi kendine hakaret edişine şahitlik etmek istiyorsanız buyurun bunları dinleyin ve okuyun. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bu ilkelliği alkışlayanlarla beraber methiye düzenler ve yaptıklarının doğruluğunu bırakın sorgulamayı, teşekkür(!) yağdırıyorlar. En büyük hakareti kendi kendilerine yaptıklarının farkında bile değiller.

 

      Kadın haklarına sahip olmanın temel şartları, türban takmamak, nerde olursa olsun çalışmak, rahat giyinmek (mesela mini etek), kocasına karşı etkili bir mücadele sürdürmek, her ne olursa olsun mutlaka bütün kuralları eşitlemek, erkek doğurmuyorsa doğurmamak, emzirmiyorsa emzirmemek, odun kırıyorsa odun kırmak, hamallık yapıyorsa yapmak, erkeği bulaşık-çamaşıra alıştırmak, bir doktora gönderip ameliyatla doğurganlık genleri aşılatmak, erkek günleri tertiplemek, erkeğine sarkan bir kadın gördüklerinde hır çıkarmak vs…

 

      Yaradılışlarına aykırı bu davranış biçimleri komik ve acizce… Fizik, duygu ve biyolojik olarak birbirinden farklı olan kadın ve erkek, birebir aynı yaratılmadığı gibi, Kuran’da tanımlandığı üzere birbirini tamamlamak için yaratılmıştır. Her ikisinin de hakları Kuran’da açıkça beyan edilmiş olup, kendi sınıflarında özgündür.

 

      34. Erkekler; kadınları gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki, Allah, insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür. (Nisa Suresi)

 

       Şüphesiz Allah en doğrusunu söyler…

 

                                                                                                                                               Saygılar

 

 

 

 

 

 

Vahap Alma


YorumcuYorum
Tayibet Erzen
15.05.2011
03:07

Sayın ‘Rol model’ reklam arası vermişken hemen ekleyelim: Türkiye’deki vahşet haberlerine şaşırıp kalan Avrupalılar kendi ülkelerindeki seri cinayetlere bir bakmaya kalksalar buna ne vakitleri ne de mideleri dayanır. Kendilerinin de henüz aşamadıkları sorunlarda bizi yargılama hadsizliğinde bulunmasınlar. Ayrıca Türkiye’deki hukuk çarpıklığı düzelmeden adalet yerini bulmaz. Bunu ne bu hükümet ne de başka hükümetler yapabilir. Kısacası durum hükümetler üstü.

Asıl konuya gelelim: Eziklik diyelim, aşağılık kompleksi diyelim, her ne dersek diyelim fark etmeyecektir, günümüzde feminist zihniyetteki kadınların bilinçaltlarına hakim durum budur. İnsan yaradılışında eşitlik arayan ve kadını her ne kategoride olursa olsun aşağı görmeye tahammülü olmayan insanlarda bu görüşü bir dereceye kadar hoş görebilirim. Ancak Kuran eksenli düşündüğünü hatta yaşadığını iddia eden, birçoğu da tesettürlü olan kadınların Allah’ın yaratırken gözettiği farklılıklara kılıflar bulmasını anlayamam.

Gazete, dergi veya internet sitelerinde binlerce insana ulaşma lüksüne kavuşmuş tesettürlü yazarlarımızın yazılarına ara sıra göz gezdiriyorum da iyice canım sıkılıyor. Çoğunda kadınları gaza getirmeye yönelik üsluplar kullanılıyor. Buna ne gerek var ki? Bunun adı akıntıya kürek çekmektir. Kuran’a teslim olursak ne gerginlik kalır ne de tasa.” Seni yaratan seni senden iyi tanır, eksiğini de bilir, ihtiyacını da. Durum böyleyken niye reçeteyi başka yerde ararsın?” diye sormak gelir içimden bu yazarlara.

İslam camiasında bile kadınlara dair bir çok mevzu anlaşılamamışken, dini hayatlarına bulaştırmayan insanların düşüncelerini normal karşılamak lazım. Yeterince anlatamadık veya Allah anlamalarını nasip etmedi.





Sayı: 100 | Tarih: 15.05.2011
Ebubekir Sifil
Bin Ladin'e Taliban'a Teröre Küresel Lanete Dair
Allah Taksiratını Affetsin
1260 Okunma
Zafer Kafkas
Ahmet Hakan
Kaset için ne dediğine bak, kim olduğunu anla
Haramı helal, helali haram etmek
1236 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mahir Kaynak
Boş vaatler
Dolu vaatler
1108 Okunma
Süleyman Karagülle
Reşat Nuri Erol
Kanal, iki şehir ve medeniyet merkezi İstanbul 1
"Çılgın Proje", "İstanbul'u Medine yapacağım"
1102 Okunma
Abdülkadir Altınhan
Ruhat Mengi
Kadın ve Çocuklar Sahipsiz Kalmayacak!
Kadınlardan Alınmak İstenen Haklar
1090 Okunma
1 Yorum
Vahap Alma
Mehmet Şevket Eygi
Küçük Cevaplar, Uyarılar, Mesajlar...
İcazet ve Kader
1056 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ahmet Taşgetiren
Ah şu "Kürt sorunu"
Yanlış hesap Bağdat’tan dönmeli
1040 Okunma
Zübeyir Erol
Ruşen Çakır
Bahçeli medyadan şikayetçi sosyal medyadan memnun
“Püskevit” memnuniyeti”
1035 Okunma
Tayibet Erzen
Zülfü Livaneli
tolstoy gulaşı ve AB ve Türkiye
saygı duyulacak bir medeniyet!
1035 Okunma
1 Yorum
Ali Bülent Dilek


© 2024 - Akevler