
REŞAT NURİ EROL
Evet… Sinan Eskicioğlu isimli yazar ve onun bazı son yazılarından söz ediyorduk…
Önceki yazımızda, yazarın bizim doğrudan ilgi alanımıza giren yazılarının sadece başlıklarını yazmış, ‘bu yazılar üzerinde daha fazla durulmayı hak ediyor’ demiş, yazılardaki bazı detaylar üzerinde yoğunlaşmamız gerektiğini ifade etmiştik…
Önceki yazımızda, ağırlıklı olarak yazarın “Müslümanlar gerçekten çözüm arayışındalar mı?” başlıklı ve 20.03.2018 tarihli yazısı üzerinde durmuştuk… Bugünden itibaren de;
-“Erbakan’ın Saadet Partisi hangi ittifakta olmalı?” (27 Şubat 2018) ve
-“Temel Bey’in sırtına yüklenen ağır ve önemli yük” (6 Mart 2018) başlıklı yazılarına dikkatlice ve bazı bölümlere odaklanarak bakalım…
“Erbakan’ın Saadet Partisi hangi ittifakta olmalı?” yazısının sonundaki hatırlatma ve anma ile başlayalım: “Saadet Partisi kadrolarının ve daha önceki kadroların yetişmesinde büyük emeği olan, Adil Düzen çalışmalarına büyük katkılar sağlamış olan merhum Necmettin Erbakan’ı da bu vesileyle anarken, kendisine Allah’tan rahmet dilerim.)
Yazının ‘ittifak’ ile ilgili girizgâhı uzunca; biz, bizi ilgilendiren bölüme geçelim: “Cumhur İttifakı’nın ısrarla bünyesine katmak istediği bir parti daha var: Saadet Partisi. / SP’nin konumu, tarihi geçmişi ve günümüz itibariyle aldığı pozisyon çok önemli. AKP kurucu kadrolarını yetiştiren, onlara siyaseti öğreten, ANA parti. Bu analık özelliğini de her fırsatta göstermekte. İttifaka katılmaları için tertiplenen görüşmelere katılmamayı düşünmedi. Gücün ve şöhretin taşkınlığı ile karşılansalar da, vakur duruşuyla görüşmelere katıldı ve fikrini de açıkça ifade etti. Siyaset dersi verdikleri öğrencilerine tavsiyelerde bulunmaya da devam etti. AKP içindeki etkileyeceği kütle büyük. AKP’ye oy vermiş olan ama şimdi oy vermek istemeyen topluluk, SP’nin vereceği karara bakıyor. AKP de, SP de bunun farkındalar.
Peki, SP hangi ittifakta yer alacak? / Millî ve yerli olan Cumhur İttifakı’nda mı? / Karşı cephe olan CHP ve diğerlerinin tarafında mı?
Bugün merhum Necmettin Erbakan’ın vefatının yıldönümü. Necmettin Erbakan’ı hatırlamak ve O’nu ona yakışır şekilde yâd etmek isteyen SP, kendine ve Erbakan çizgisine uyan bir çözüm bulmak zorunda…”
Yazarın, Saadet Partisi’nin yapması gerekenlerle ilgili -bence- önemli uyarıları var:
“Saadet Partisi’nin yeni bir açılım yapması gerek. Ne Cumhur İttifakı’nın içinde, ne de CHP ve karşı cephenin içinde. / Üçüncü ağırlık merkezi kurarak, çok daha üst-kapsayıcı-karşılıklı tartışmadan uzak bir söylemle. / ‘Erdemli ve İyi İnsanlar İttifakı’nı oluşturarak. / Erdemli ve İyi İnsanlar İttifakı, sadece CHP ve karşı cephedekilere hitap etmekle kalmaz, aynı zamanda Cumhur İttifakı içinde olan seçmene de hitap eder. / Takdir edersiniz ki, ‘Erdemli ve İyi İnsanlar İttifakı’, ‘yerli ve milli’ olandan daha kucaklayıcı, kapsayıcı, daha adaletli ve orta yol bulucu bir tercihtir.
Saadet Partisi’nin ortaya koyacağı üçüncü ihtimal ne gibi faydalar sağlar?
- Siyah ve beyaz diye keskin çizgilerle ayrılan toplum için alternatif gri renk olur.
- Kucaklayıcı olması kendisine avantajlar katacağı için, diğer iki kesim de aynı tarzı uygulamak zorunda kalır.
- Çıkaracağı aday çatı adayı olur ve orta yol bulmanın önü açılır.
- AKP kadroları içindeki kesim ve kesimler tarafından, ANA olma özelliğinden dolayı haksızca eleştirilmez.
- ANA olma özelliğiyle Ortadoğu coğrafyasına da merhamet ve şefkati getirir.”
Saadet Partisi bu uyarıları dikkate almalı… Gelecek yazımızda, “Temel Bey’in sırtına yüklenen ağır ve önemli yük” üzerinde duralım, inşallah…