Referandum, Barzani, Sermaye... Irak, İran, Türkiye-2
Bundan önce aynı başlıkta yazdığımız yazıda, bize göre bir özet yaptık ve:
-Bir yüzyıl öncesinden itibaren bugüne kadar olanları…
-Hâlen nelerin olduğunu ve ne gibi oyunların oynanmakta olduğunu…
-Ve hepsinden daha önemlisi, bundan sonra yapılması gerekenleri yazdık...
Kaldığımız yerden devam edelim…
Önce yöneticilerimizin dediklerine bakalım…
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri ile başlayalım:
“Bütün adımları atıyoruz, atacağız. Boşuna silahlı kuvvetler orada değil. Giriş çıkışlarda gerekli adımlar atılıyor. Petrolü kime satacak? Bir defa vana bizde... Onu da kapattığımızda o iş de bitti. Taviz yok. IKBY geri adım atmalı. Aynı şekilde Suriye'nin kuzeyinde de herhangi bir örgütün devletleşmesi falan filan bunlar boş hayalden başka bir şey değildir. Dedim ya, bir gece ansızın gelebiliriz…”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ açıklaması çok önemli.
Başbakan Binali Yıldırım ile devam edelim:
“Bugünlerde Genelkurmay Başkanımız Tahran'a bir ziyaret yapacak. Cumhurbaşkanımızın da Tahran'a ziyareti var. İran, Türkiye, Irak bu krizin büyümeden çözülmesi yönünde bütün gayretimizi göstereceğiz. Sınırdaki tatbikata Irak da katılma kararı aldı. Askeri personel, subay ya da uzman düzeyde katılım olacağı yönünde bir bilgi var.” diye açıklama yaptı.
Başbakan Binali Yıldırım’ın ‘İran, Türkiye, Irak bu krizin büyümeden çözülmesi yönünde bütün gayretimizi göstereceğiz…’ açıklaması, bizim bundan önceki yazımızda çözüm önerisi olarak yazdıklarımızla örtüştüğü için önemli.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin referandumu konusunda; “Bölgedeki gelişmeleri, bu bölgelerde yaşayan insanlar ve devletler karar vererek çözmeli. Türkiye, İran, Irak ve Suriye'nin bir araya gelerek bu sorunları çözmelerinin isabetli olacağı kanaatindeyim.” dedi.
Temel Başkanımızın bu dedikleri, bizim bundan önceki yazımızdaki çözüm önerilerimizle birebir örtüşmekte.
SONUÇ olarak dediğimiz neydi?
Türkiye, İran, Irak (ve istikrara kavuşmuş bir Suriye) bir araya gelecek ve Ortadoğu’nun gerçek haritasını -düşmanlara fırsat vermeden- kendileri çizecekler...
***
Şimdi…
-Irak Genelkurmay Başkanı Türkiye ziyareti yaptı…
-Genelkurmay Başkanımız Tahran'a bir ziyaret yapacak…
-Türk askerleri ile Irak askerleri sınırda birlikte tatbikat yapıyor…
Madem askerlerden söz ettik, askerlerimizin en önemli taktiğini hatırlayalım…
Türk tipi savunmada birlik önce yenilir gibi yapar ve geri çekilir, sonra arkadan kuşatır, düşmanı hilal şeklinde kuşatır ve galip gelir.
Sermaye’nin planını öğrenen Türk Ordusu; Ergenekon’da, Balyoz’da, Gezi’de ve 15 Temmuz’da harekete öncülük olarak kendisi yaptı. Ordu perişan edildi sanıldı. Oysa ordu yaptıklarını taktik icabı yaptı. Ordumuz sapasağlam ayaktadır.
Barzani’nin referandum sonrasında kurmayı hayal ettiği devletini yıkmak, Kerkük’ü almak, Türkiye ve Türk Ordusu için bir haftalık bir iştir; aynen Kıbrıs örneğindeki gibi.
Sermaye bunları biliyor.
Sermaye’nin bu son gelişmelerden umduğu şudur. Belki bu arada üçüncü dünya savaşı çıkarabilir miyim diye fırsat kolluyor. Ama İran ile Türkiye karşı karşıya gelmedikçe üçüncü dünya savaşı çıkmaz. Türkiye ve İslâm âlemi sabırla sırasını beklemekte…
Bugün de bu kadar!