Millî Gazete’de 40. yıl heyecanı
Reşat Nuri EROL
Millî Gazete’nin Milsan Tesisleri’nde o gün en çok hissettiğim şey “heyecan” oldu. O gün heyecanım sabah erkenden başlamış, gündüz çok özel şeyler yaşamış, bu yaşananlar gece saat ikiye kadar devam etmiştir. Akşam yazar, yönetici, editör, haber merkezi çalışanları ile birlikte hepimiz bir araya gelip görüşmeye başladığımızda “heyecan” doruktaydı. Nitekim Millî Gazete’mizin 40. yılına vusulü vesilesiyle yapılan istişare toplantımızda yaptığım minik konuşmamda da en başta “heyecan” ve en sonda “Adil (Ekonomik) Düzen” kelime ve kavramlarını dile getirdim: Heyecan ve Adil (Ekonomik) Düzen…
Bunlar yani bu “heyecan” ve “Adil (Ekonomik) Düzen” kavramları, aynı zamanda içerikleriyle birlikte Merhum Erbakan Hocamızdan bizzat kırk yıldır duyulmuş, öğrenilmiş, yaşanmış ve artık bütünüyle içselleştirilip kavranmıştır: Heyecansız olmaaaz!
Millî Görüş Hareketi Önderimiz ve Hocamız Necmettin Erbakan’ın ifadesi, azmi, gayreti, mücadelesi, cihadı ve bize ömrü boyunca öğrettikleriyle hatırlatıyorum:
- Hiçbir şey “heyecan”sız olmaz...
- Hiçbir şey “Adil (Ekonomik) Düzen”siz olmaz…
- Hiçbir şey “Millî Görüş”süz yani “gömlek”siz de olmaz; olamaz…
Nitekim…
Olamadığı, olamayacağı, olamamakta olduğu artık ayan beyan ortada değil mi?..
***
28 Şubat müdahalesiyle görevine son verdirilen Cumhuriyet tarihimizin en başarılı hükümeti olan RefahYol Hükümeti’nin ardından yaşanan dönem ve özellikle son dokuz-on yıldan beri yaşananlar, son günlerde yaşadıklarımızla bir araya geldiğinde, “Adil (Ekonomik) Düzen”siz ve “Millî Görüş”süz yani “gömlek”siz olamayacağını ortaya koymadı mı?..
Bendenizin duymakta olduğu “heyecan” biraz da işte bundandır...
Herkes, her kesim, her cemaat, her topluluk, her siyasi parti, her görüş, her sistem, her rejim, “sosyalizm, komünizm ve kapitalizm” de dahil olmak üzere bütün “izm”ler söyleyeceğini söyledi, son sözlerini de tükettiler, yapabileceklerini de yaptılar…
Sonuç ortada!..
Dünya ve insanlık yeni bir umut, yeni bir ışık, yeni bir kurtuluş, yeni bir yönetim, yeni bir dünya, yeni bir düzen, yeni bir sistem, yeni bir medeniyet arayışında…
Aksini söyleyebilen var mı?.. Varsa; karşımıza çıksın da görüşüp tartışalım…
***
Peki…
Türkiye’de…
İslâm âleminde…
Ve bütün dünya üzerinde…
Millî Görüşçüler ve Adil (Ekonomik) Düzen Çalışanlarından başka; dünyamız ve bütün beşeriyet için yeni bir umut, yeni bir ışık, yeni bir kurtuluş, yeni bir yönetim, yeni bir dünya, yeni bir düzen, yeni bir sistem, yeni bir medeniyet sunan var mı?!.
Bunun şuurunda ve idrakinde olup bunun heyecanını duyan var mı?!.
Ve… Dünyamız bu haldeyken…
Millî Gazete’den başka, “Millî Görüş”ün ve “Adil (Ekonomik” Düzen”in sözcüsü olup sesini duyuran; yani sadece geçmiş 39 yılda değil, gelecekteki nice 40 yıllarda da, insanlığın muhtaç olduğu hakka ve adalete dayalı yeni bin yıllık medeniyetimizin kuruluş sancılarını duyan ve bunları duyurmak için çırpınan başka bir gazete var mı?..
MİLLÎ GAZETE ile ilgili 40. yıl heyecanım işte bundandır… Haydi… YAZANLAR VE ÇALIŞANLAR, OKUYANLAR VE OKUTANLAR olarak daha nice 40 yıllarda bu heyecanı hep beraber daha coşkulu yaşayalım ve yaşatalım… İnşaallah…
(Bitmedi; heyecanlarımızın daha başka detaylarını da yazmaya devam edeceğim…)