100. yılında İHL ve Medresetü’l-Eimme ve’l-Huteba
İHL’li olarak 100. yılda tarihe not/lar düşmem ve bazı gerçekleri yazmam gerekiyor...
“İHL ve Medresetü’l-Eimme ve’l-Huteba”ların 100. kuruluş yılı sessiz sedasız kutlandı!.. ‘Sessiz-sedasız’ diyorum, çünkü medyada ve diğer yerlerde, 100. yılında bile “İHL ve medreseler” değil de, “dershaneler ve diğer okullar” gündemde!.. Nedeni malum… Kendim de dâhil olmak üzere, ailecek İHL mezunuyuz, beşinci evladım da hâlen İHL öğrencisi; yani “yazacaklarım” aynı zamanda ailecek “yaptıklarımızın ve yaşadıklarımızın” değerlendirmesidir... Kapanıp açılmayan “MEDRESELER” ve daima “MAĞDUR İHL”…
Bir soru ile başlayabiliriz:
- “100. yılında İHL ve MEDRESELER” değil de, neden “DERSHANELER, kolejler, okullar” gündemde ve onlar tartışılıyor; “İHL ve MEDRESELER” neden gündemde yok?!.
Ya da daha yakıcı, İHL mezun ve mensuplarının şöyle bir sorusu da sorulabilir:
- İHL kapatıldıkça, İHL maksatlı olarak engellendikçe, neden “KOLEJLER ve diğerleri” açılıp teşvik edildi, “halkın İHL himmeti” neden bu yöne yönlendirilip saptırıldı?!.
Bu soruların sağlıklı cevabı, aynı zamanda “dershaneler” tartışmasının da cevabıdır.
Bu da İHL mensubu/mezunu olarak bendenizin bu tartışmaya minik bir katkısı olsun!
Her neyse, biz asıl konumuz yani 100. yılımız üzerinde duralım.
- Neden ve nasıl “İHL ve Medresetü’l-Eimme ve’l-Huteba”ların 100. yılı?
Osmanlı Devleti’nin son dönemindeki iki medreseden biri ismen, diğeri programı itibarıyla İmam-Hatip Liselerinin ilk modellerini oluşturmuşlardır. Birincisi; 1913 yılında açılan Medresetü’l-Eimme ve’l-Huteba (İmamlar ve Hatipler Medresesi)’dir. Bu medresenin kuruluş tarihine göre İHL 100. yılını tamamlamıştır. İkincisi ve programı itibarıyla benzeyeni ise; 1914’te yürürlüğe konulan Islâh-ı Medâris Nizamnamesi ile oluşturulan Dâru’l-Hilâfeti’l-‘Aliye Medresesi’dir. Bu medresenin 4’er yıllık ve programlarında önemli ölçüde kültür ve fen derslerine yer verilen Tali Kısm-ı Evvel, Tali Kısm-ı Sani olarak nitelendirilen kısımları günümüz İHL’nin orta ve lise kısmının karşılığıdır. 4 yıllık Âli kısmı ise İlâhiyat Fakültelerinin karşılığı idi. Bu medresenin tarihi esas alındığında ise İHL 100. yılının içerisindedir. 1924’te medreselerin tamamı kapatılınca, Tevhid-i Tedrisat Kanunu gereği toplam 34 yerde “İmam ve Hatip Mektepleri” açılmış, medrese öğrencilerinin bir kısmı bu mekteplere geçiş yapmışlardı. 1951’de bugünkü “İmam-Hatip Okulları” açılmaya başlanmış, 1973’te ismi “İmam-Hatip Lisesi” olmuştur. Türkiye’de İmam-Hatip Lisesi demek, daimi bir var oluş mücadelesi demektir. Gerçekten de bu okullar ilk açıldığı yıllardan itibaren bir var oluş mücadelesi vererek bu yıllara geldiler.
İmam-Hatip camiası kendi tarihi boyunca önlerine konulan her tür engele karşı bir asil duruş sergilemiş, kavga etmeden fikren mücadele ederek faaliyetlerini sürdürüp ayakta kalmayı başarmıştır. Öğrencisi, mezunu, mensupları ve sevenleri bir taraftan okullara karşı soğuk davranan ve her fırsatta önlerine engeller çıkarmaya çalışanlarla mücadele ederken, diğer taraftan dinî hayatımıza canlılık kazandırmayı, ülkemizin ilmî, sosyo-kültürel ve siyasi yapısına, fikir dünyasına damgalarını vurmayı da başarmışlardır.
İmam-Hatip Liselerine en büyük darbe 28 Şubat’ta (1997) vurulmuştur. Orta kısımları kapatılmış, mezunlarının üniversiteye girişleri engellenmiştir. Aradan 15 yıl geçtikten sonra 2012 yılında TBMM’de kabul edilen 6287 sayılı “İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”la okulların orta kısımları yeniden faaliyete geçirildiği gibi mezunları için üniversitelerin kapısı sonuna kadar açılmıştır.
İşte bu İmam-Hatip Liseleri’nin ünü Türkiye sınırlarını da aşmıştır...
Bu okullar çok sayıda ülke tarafından model olarak alınmakta, aynı isimle veya medrese vb. isimlerle benzerleri açılmaktadır... Türkiye’deki okullar arasında en fazla araştırma İHL üzerinde yapılmıştır, hâlen de yapılmaya devam edilmektedir...
Dershaneler ile ilgili değerlendirmelerin biraz durulmasını bekledim ve en başta da yazdığım üzere, tarihe düşülmesi gereken bazı notları özellikle ‘birilerine’ hatırlatmış oldum.