Anayasa, yine YENİ ANAYASA meselesi
Yeni yılın ilk gününde bu köşede yayımlanan “Yeni yılda ya ‘ADİL DÜZEN’ ya da ‘!?!’” başlıklı yazımızda ne dedik? “Yeni yıla, yeni yüzyıla, yeni binyıla ‘yeni bir düzen, sistem, nizam, medeniyet’ ile girmek gerekiyor; o da bize göre ‘ADİL DÜZEN’dir, ‘ADİL EKONOMİK DÜZEN’dir...” dedik. Bu da ancak ‘YENİ ANAYASA’ ile gerçekleşebilir.
Ondan sonraki yazımızın sonunda dedik ki: “Bir de ‘ANAYASA MESELESİ’ var. Bugüne kadarki anlayış ve idrakleriyle bunlar anayasa hazırlayamazlar. Akademiler çalışmalı, ‘ADİL DÜZENE GÖRE İNSANLIK ANAYASASI’ hazırlamalı; bizim anayasa metnimiz ‘gerekçe kitaplarımızla’ birlikte enine boyuna incelenmeli ve son şekli verilmelidir. Ondan sonra hükümet bir ‘ilmî komisyon’ kurmalı ve anayasaya son şekli verilmelidir. Sonra bu anayasa Meclis’e gelmeli ve Meclis’in serbest iradesi ile çıkmalıdır. En sonunda halk oylamasına gidilmeli ve yüzde 92’den fazla oy alırsa teklif anayasalaşmalıdır.”
Biraz geriye gidip “Yeni Anayasa” çalışmaları kapsamında yaşananları özetleyelim.
***
2007 Türkiye Genel Seçimleri’nden bir sene önce Prof. Dr. Burhan Kuzu’ya (hâlen T.B.M.M. Anayasa Komisyonu Başkanı, İstanbul Milletvekili) gittik; Yeni Anayasa’ya gerek vardır, ilim adamlarından bir “ANAYASA KURULU” kurulsun, “YENİ ANAYASA” taslağı hazırlansın ve seçime o anayasa ile gidilsin dedik...
Başbakana değil de, önerimizi parti başkan yardımcılarına götüreceğini söyledi!..
Yani her klasik siyasetçi ve bürokratın yaptığını yaptı/lar!..
Sonra öneri getirenler göze girer, biz yerimizden oluruz diye reddettiler!..
Burhan Kuzu da bu önemli önerimizi bunun için Başbakana direkt olarak götürmedi...
Nitekim o seçimde Erdoğan önceki 160 milletvekilini de harcadı, listelere koymadı!..
Prof Dr. Ergun Özbudun’a anayasa yaptırdılar!..
Hazırlanan teklif rafa kalktı...
Cemil Çiçek ortaya çıktı ve “Anayasa Hazırlama Komisyonu” kurdu...
Son dönemde neler oldu? Bu konuda kırk yıllık çalışmalara dayanan somut önerilerimiz vardır. Ankara’ya gittik, bizi gerektiği gibi dinlemediler. Bu konuda “KİTAP” yazdık, siyasilerin hepsine dağıttık ama herhalde okumadılar ki henüz ciddi bir dönüş yok!..
Yılsonuna kadar yeni anayasa hazırlayacaklardı!..
Aslında anayasa hazırdı!..
Sömürü sermayesi anayasayı Amerika’da hazırlatmıştı!..
Bu komisyona o anayasayı kabul ettiremediler, ortaya bile çıkaramadılar!..
Yılsonu geldi, kâhinler gibi “anayasa meselesini” yine ileriye, daha ilerilere attılar!..
İşte böyle atmaya ve atlatmaya devam ediyorlar ama nereye kadar atabilecekler?!.
***
İlk insan ilkel yaratılmıştır ve uygarlaşa uygarlaşa insanlık buraya kadar gelmiştir.
Şeriat yani hukuk devletinin kuruluşuna bundan 5300 sene evvel Hazreti Nuh peygamber zamanında başlanmıştır.
Sonra Mısır’da Firavunlar kendi anayasalarını yapmışlardır.
Hazreti İbrahim peygamber İsrail oğulları için anayasa hazırlamıştır, çocuklarını bunu dünya çapında gerçekleştirmek için görevlendirmiştir.
Ondan sonra aradan tam 4000 sene geçmiştir.
Sanayi çağında, “tarım dönemi hukuku” ile yaşamaya çabalıyoruz!..
Yani “sanayi dönemi hukuku” oluşturamadığımız için aslında hukuksuz yaşıyoruz!..
Hukuksuz ve anayasasız… Oysa yeni yıla, yeni yüzyıla, yeni binyıla, yeni milenyuma ‘yeni bir düzen, sistem, nizam, medeniyet’ ile girmek gerekiyor… Zalim düzeni sona erdirip ‘ADİL DÜZEN’, ‘ADİL EKONOMİK DÜZEN’ ile girmek gerekiyor... Bu da ancak adalete dayalı yeni düzen için olmazsa olmaz şart olan ‘YENİ ANAYASA’ ile gerçekleşebilir.
Devamı var; siyasilerimizin yeniden gündemine giren bu konuya devam edeceğiz…