İhaleler, özelleştirmeler, satılan yol ve köprüler…
İktidar sahiplerine; madem bu kadar beceriksizsiniz, madem başka “ÇARE VE ÇÖZÜM” üretemiyorsunuz, madem milletin malını satarak iktidarda kalabiliyorsunuz, bari ehven-i şer olanı yapın, “ÖZELLEŞTİRME” değil “ÖZERKLEŞTİRME” yapın diyoruz…
Biz bu köşede ne kadar halkın malını madem satacaksanız, bari “SERMAYEYE” değil “HALKIMIZA” satın dediysek ve demeye devam ediyorsak da;
Onlar bütün bu söylenenlere ve yazılanlara karşılık ısrar ve de inatla KÖR-SAĞIR-DİLSİZ olup bildiklerini yapmaya devam ediyorlar!..
HALKIMIZ HER GÜN SUNİ VE ALDATICI GÜNDEMLERLE MEŞGUL EDİLİRKEN, iki hafta önce KÖPRÜ VE OTOYOLLARIN ÖZELLEŞTİRME İHALESİ sonuçlandı; Koç-Gözde Girişim (Ülker Grubu)-UEM işbirliği ile oluşturulan “SERMAYE” sahiplerine halkın verdiği vergilerle yapılan kendi malı “özelleştirme” olarak devredildi!..
Yapacak bir şey yok; biz “uyarmaya” devam ederken, onlar bildiklerini -daha doğrusu bilmediklerini- ve birilerinin onlara üflediklerini yapmaya yani yola devam ediyorlar!..
Kendi paramızla yaptığımız yol ve köprülerden parayla geçmeye devam!!!
21. Yüzyıl’da bile “Deli Dumrul Masalı” aynen devam ediyor…
Halkımız suni gündem masallarıyla aldatılıp oyalanırken…
Köprüden geçmeyenden bir akçe, geçenden iki akçe!!!
Halkı çok yönlü ve de katmerli sömürmeye devam…
***
Bir bilgisayar fabrikasını kurmak istesek yahut bir helikopter fabrikasını kurmak istesek, bunu yerli imkânlarla kuramayız, mutlaka dışarıdan ithalat yapmamız gerekir. Bugünkü bu mevcut zalim faizli kapitalist düzende bunların parça parça ihalesini de yapamayız. Mutlaka büyük bir firmaya ihale etmemiz gerekecektir. O zaman taşeron firma olarak Koç’a ihale ederiz. O da tekel sermayeden ortak bulur. Komisyonculuk yapar ve bizim fabrikamızı kurmuş olur. Nitekim otomobil sektörü başta olmak üzere onlarca yıldan beri yapılan budur. Bugünlerde “yerli otomobil” yine gündemde, bu örneği bunun için verdim. Evet, “yerli otomobil” ve “Anadol, Serçe, Şahin, Doğan” yani “Fiat ve Ford” ve de Koç!..
Ama biz bilgisayar veya helikopter fabrikası değil de OTOYOL VEYA KÖPRÜ ya da bunlara benzer başka bir şey yapacaksak, bu OTOYOLUN böyle tek firmaya verilmesi zararlıdır. Çünkü yol metre metre yapılacaktır. Küçük firmalara, orada olan firmalara ihale edildiği zaman maliyet en az dörtte bire düşer. Altıda bire yani 1 milyar dolara mal olur.
Demek ki 5 milyar doları bedavadan Batı’ya yani tekel sermayeye hibe ediyoruz.
Ayrıca ve daha önemlisi 5 milyar doların YILLIK FAİZİ de 1 milyar dolardır.
Demek ki her vatandaş her sene 10 doları bu yol için faiz olarak ödeyecektir.
Türkiye’deki her aile her yıl ortalama 50 DOLAR FAİZ ödeyecektir.
İşte bu durum farkına varmadan memleketi satmadır.
***
Diğer taraftan yol yapımında dışarıdan ithal edeceğimiz bir şey yoktur. İstimlâkler Türkiye’de yapılmaktadır. Türk Lirası ile istimlâk edilir. Enflasyona sebep olacaksa yine sebep olacaktır. Çünkü kredi olarak giren dolar TL’ye çevrilmektedir. Dolayısıyla piyasada yine aynı miktarda para artmaktadır. Karşılıklı veya karşılıksız çıkardığımızda hiçbir kârımız veya zararımız olmayacaktır. Dolarlar büyük patronların eline geçecek, onlar da Avrupa veya Amerikalarda villalar alacaklardır. Biz de o dolarların FAİZİNİ ödemeye devam edeceğiz!!!
Yolun bütün işçiliğini Türkler yani halk emeği yapacaktır, dolara gerek yoktur. Bütün malzeme de Türkiye’den yerli malı olacaktır, dolara yani sermayeye gerek yoktur.
O halde ihalenin bütün olarak yapılması, dolar üzerinden yapılması, yabancı firmaların eline verilmesi tek kelimeyle cinayettir.
Meselenin daha başka boyutları, çok ama çok VAHİM SONUÇLARI ve “ADİL (EKONOMİK) DÜZEN”e göre “ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZ” gelecek yazıda…