Derin Millet
1557 Okunma, 1 Yorum
Ergün Diler - Takvim
Süleyman Karagülle

02.11.2015

- Seçimde iç ve dış güçler bir olup Erdoğan’a ve AK Parti’ye saldırdılar.  Türk milletinin derin gücünü göremediler.

- Türkler Müslüman olmadan önce İskitlerden sonra Hun İmparatorluğu’nu kurdular. Çinliler bunları sonunda mağlup etti. Ulus direndi, Göktürk devletini kurdu. İslamiyet’in ortaya çıktığı zaman Göktürk devleti en yüksek dönemini yaşadı. Sonra dağılmaya başladı. Uygurlar İslamiyet’i kabul edip Karahanlılar Devleti’ni kurdular.  İlk İslam devleti olan Karahanlılar’ın yanında Hindistan’da Gazneliler hakim oldu. Onların yerine Selçuklular geçti. Moğollar Müslümanları perişan ettiler. Sonunda Müslüman oldular. Selçukluları İlhanlılar yıktılar. Sonunda Osmanlılar kuruldu. Timur Osmanlıları yendi. Fetret devri yaşandı ama yeniden yükseldi. Birinci Cihan savaşında imparatorluk dağıldı. Cumhuriyet kuruldu. Hasılı Tük milletinin 2000 senelik bir deneyimi vardır. Mağlup olsa da zamanla kendisini toparlar. Daha ileri bir devlet oluşturur. AK Parti’nin 7 Haziran mağlubiyeti bunun küçük bir örneğidir. 1 Kasım’da yeniden toparlandı. Daha güçlü ve gelişmiş bir AK Parti ile karşı karşıyayız.

 

Sıra Devlette

- Türk Milleti 1 Kasım’da kimsenin beklemediği cevabı verdi. Sıra devlette.

- Halk AK Parti’ye “Dikkatli ol, seni indiririm ha!” dedi. Bütün muhaliflere de “Bak AK Parti’yi indirseniz bile size yol vermem.” dedi. Şimdi AK Parti’nin önünde iki önemli mesele vardır. Biri yeni hükümeti oluşturmak, diğeri yeni anayasa hazırlamak. Yeni hükümeti hemen oluşturacaktır. Bu hükümet dört sene iş başında kalabilmeli. İkincisi dört sene için de ulusal mutabakatın sağlandığı bir anayasa hazırlanmalı.

 

İpek’in Koza’sı

- Soros’un temsilcisi olduğu Rothschild ortağı Koza İpek’in ortağı Akın İpek, Cemaat’e ait olan sermayeyi desteklemiştir. Koza İpek İngiltere’ye kaçtı. Koza İpek’e kayyum atandı.

-  Dünyada mevcut olan tüm büyük şirketlerin arkasında Rothschild vardır, onun arkasında da Rockefeller vardır.  Koç diye bir firma yoktur, Sabancı diye bir firma yoktur. Yeni Asya yoktur, Star gazetesi yoktur, Hürriyet yoktur. Bunlar aynı bedenin organlarıdır. Vücutta birbirine karşı olan iki hormon vardır. Biri ısıyı düşürür, diğeri yükseltir. Biri şekeri düşürür, diğeri yükseltir. Denge oluştururlar. Sermaye de zıt kurumlar oluşturur ve herkes görevini yapar. Bu da Sermaye’nin dünyayı sömürmesini sağlar. Bunda yadırganacak bir şey yoktur. Hatta gereklidir. Yadırganacak şey, Sermaye’nin faizle dünyanın ekonomi dengesini bozmasıdır. Yadırganacak şey, Sermaye’nin siyasete, ilme ve dine karışmasıdır. Bunu durduracak şey, insanlığın kooperatifler halinde örgütlenmesi ve sömürülmemesinin sağlanmasıdır. Dinde, ilimde, siyasette doların etkin olmaz hale gelmesidir. 7 Haziran dolar çalıştı. 1 Kasım’da Sermaye dolar kesesinin ağzını kapattı. Çünkü işe yaramıyordu. Dolarla baskı yaparak etki altına aldığı %10 geri döndü. 

 

CHP Zihniyeti

- CHP İslamiyet’e karşı idi. Kılıçdaroğlu eve renkli galoşlarla girdi. Bu zihniyete %25 düşer.

- CHP, Cumhuriyeti kuranlar partisidir. Devleti kurmak için askeri mantığa ihtiyaç vardır. Ama sivil yönetimde askeri mantık işe yaramaz. Ayrıca batıya karşı takiyye yapmak için Türkiye o zaman dinsiz görünmek zorunda idi. CHP’de dine karşı olma mantığı hakimdir. CHP tarihi mirasın desteğiyle yaşamaktadır. İktidar olması mümkün değildir. Hala devlet ciddiyetini koruyan bir partidir. Bence CHP kapanmalı, yeni CHP kurulmalı.

 

Kaybeden Faturayı Öder

- Yerli Sermaye de birleşip dış sermaye ile birlikte AK Parti’ye ve Erdoğan’a saldırdı.  Sonlarının geldiğinden emin idiler. Sermaye hala AK Parti’ye uzatacakları bir barış çiçeğini sevine sevine kabul edeceklerini sanıyor. Kaybeden faturayı öder.

- Çanakkale’yi kazandık ama İstanbul’u teslim ettik. İstiklal Savaşını kazandık. Dinsizlik faturasını biz ödedik. 1950’deki zafer Millet Partisi’ni kapattı. Milliyetçiler derneğini kapattı. Milli Görüş iktidar oldu. Anayasa ekseriyetine ulaştı. Faturayı biz ödedik. Adil Düzen buz dolabına alındı. Akevler büyüyemez oldu çünkü dolar hep kazanır. Yenilse de kazanır. Sadece taşeronlar değişir. Elbette 1 Kasım’dan sonra da fazla bir şey değişmeyecek. Bu seçimden önce belli olmuştu. AK Parti Akevler’in oyunu bile istememiştir.

 

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

 

Yorum:

 1 Kasım’ın manası

Türkiye’de onların hepsi, sermaye ile siyaset arasındaki çatışmanın meydan muharebesidir.  Sermaye siyaseti emrine alıp dünyayı bir Yahudi devleti olarak idare etmek istiyor. Devletler de korka korka ona karşı direniyorlar. 1 Kasım’da eğer AK Parti %39’dan daha az oy alsaydı, iktidara CHP getirilecekti. Sonra öyle veya böyle Derviş devlet başkanı yapılacak, doların gücü ile dünya Müslümanları devletlere karşı ayaklandırılacak ve dünya üçüncü cihan savaşına sürüklenecekti.

1 Kasım ve 7 Haziran seçimleri tüm insanlığa derin mesajlar verdi. Ne kadar uğraşsan para ile ancak %10’a etki edersin, %90 kıpırdamaz. Bunun benzerini Sermaye 2000’lerde de denedi ancak  % 6, 7 seviyesinde bir oy alabildi. Bu sefer de aldığı oy MHP’de 3 ve HDP’de 4 civarında olmuştur. Onlar da yanıldıklarını görünce hemen gerisin geriye dönmüşlerdir. Türk Halkı Sermaye’ye gereken dersi vermiştir. Artık Sermaye güvenerek savaşmaktan vaz geçecek. Sermaye’den istenen fazla bir şeş yoktur.

1- Faizli sistemden Akevler’den öğreneceğin kredileşme sistemine geç.

2- Siyasete, dine, ilme hükmetmekten vazgeç.

3- Ekonomi dışı gümrük, vize gibi tedbirlerle, rüşvetle, baskı ile para kazanmaktan vazgeç. Ekonomik kurallarla, meşru kazanç yolları ile kazanma ile yetin.

4- İnsanlığa hükmetme yerine insanlığa hizmetle yetin. Tevrat’ın tüm insanlara hidayet olduğunu kabul et. Onu fitne aracı olarak kullanma.

İşte Türk Halkı Sermaye’ye bu dersi verdi ve tüm insanlığa örnek oldu.

 

Süleyman Karagülle


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
08.11.2015
07:56


BUGÜN YANİ PAZAR GÜNÜ ERGÜN DİLER'İN YAZI GÜNÜ DEĞİL...

AMA OLAYLAR ÖYLESİNE HIZLI GELİŞİYOR Kİ...

YAZI YAZMAK ZORUNDA KALMIŞ!..

DİKKATİMİ ÇEKEN NEYDİ?

ÇOK ŞEY...

AMA...

ÖZELLİKLE YAZININ BAŞLIĞI DİKKAT ÇEKİCİ...

NE DİYOR? "DERİN SESSİZLİK" !!!

ÖNCEKİ BAŞLIK NE?

"DERİN MİLLET"

*

NEYSE...

BEN SİZİ YAZI İLE BAŞ BAŞA BIRAKAYIM...

SELAM VE DUA İLE...

REŞAD





  • 08 Kasım 2015, Pazar

Derin sessizlik!

Bizim patronlar böyledir... YALILARDA bazen İSLAMCI görünümlü olan, bazen de katı laik kimliğiyle öne çıkan toplantıları organize ederler. Aydın Doğan, Turgay Ciner, Ferit Şahenk ya da Paralel Medya hazırda bekler.
Şairin dediği gibi, GÜCÜN MEDYASI her türlü emir için hazırdır...
Bu ittifak 2002'den beri Erdoğan'la uğraşmakta... Savaşmakta...
Saldırmakta... 
Ama bir türlü yıkamamakta...
Saldırılar öyle güzel planlandı ki hiçbir zaman DIŞARIDA güçlü BAĞLARI bulunan İstanbul sermayesini göremedik. Belki 1980 öncesi gazetelere İLAN vererek niyetlerini açık ediyorlardı ama artık dünya değişmişti. Onlar da başka silahlar kullanıyor ve arkada kalarak geliyorlardı. GÖRDÜNÜZ! Paralel Yapı, Aydın Doğan Bey'in kızı Vuslat Hanım'ı dinlemiş...
Vuslat Hanım'la birlikte Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı, Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi, Fon-finans ve Mali İşler sorumluları tek tek dinlenmiş, konuşmalarDEPOLANMIŞTI... Bu yeni değildi. Bilinmeyen bir şey de değildi. Turgay Ciner de aynı şekilde kontrol altına alınmıştı.
Belki kendisinin uzun zaman önce İLİŞKİSİ vardı bilemiyorum ama bir medya patronu olarak o da takip ve dinlemelerle kıskaçtaydı. ÖZEL HAYATINDAN, İŞ HAYATINA kadar bilinmesi gerekenler, bilmesi gerekenler tarafından not alınıyordu.
Kıpırdayamıyordu.
Koç ailesi de dinlenen ve not edilenler arasındaydı. Ailenin hanımları bile izleniyordu! BuYAPI hiçbir işi şansa bırakmıyordu. Ve işin kötüsü, saydığım sayamadığım herkes buYAPIYA gönüllü destek oluyordu.
Erdoğan'a karşı savaş veren, bu yapının hemen yanında bitiyordu.
Uçaklara atladıkları gibi uzaklara giderek BAĞLILIK YEMİNİ eden çoktu. Kendi gidemeyenler adamlarını yolluyordu. Gizli açık, teke tek görüşmeleri biliniyordu.
Konuşulanlar da...
Bu İSTANBUL İTTİFAKI, 7 Haziran'a böyle girdi.
8 Haziran sabahı hep birlikte "Galiba bu kez başarıyoruz.
Erdoğan'ı götürüyoruz!" 
diye düşündü. CHPMHPHDP, Paralel Yapı, İstanbul sermayesi, Aydın Doğan, Turgay Ciner, Ferit Şahenk gibi patronlar bazen tam gaz, bazen de ara gaz kıvamında muhalefeti zihinlere çakmaya uğraştı... KOALİSYON için çok ter döküldü!
Ciner zaten 17-25 Aralık'ta en kuvvetli saldırıyı yapanların başında geliyor, kazanacağına kesin gözüyle bakıyordu.
Birileri TAPELERİ HATIRLATIYOR, o da vurdukça vuruyordu...
Ama o da kendisinden önce yola çıkanlar gibi sonuç alamıyordu... Alamazdı. Dengeleri bilmediği gibi dünyayı da okuyamıyordu. Bu işler yedek parça işine benzemezdi...
Bu ittifak 1 KASIM'a kadar dur durak bilmeden saldırdı. Çünkü KOALİSYON çıkacağı hepsinin inancıydı. Ondan sonra da eski defterler açılacak, başta Erdoğan olmak üzere pekçok kişiye hesap sorulacaktı. Yalılarda konuşulan bunlardı. Başka şeyler de vardı ama girmeyelim... Önceki gün PARALEL YAPININ bunları dinlediği net olarak yine ortaya çıktı.
Erdoğan'a, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne saldırmakta bir sakınca görmeyenler, PKK ile yan yana olmakta, malum yapı ile kol kola yürümekteydi...
Devlete saldıranlar illegal yapılanmaya karşı tek söz edemiyordu.
Aydın Bey'i gördük.
Kızı ve bütün müdürleri dinleniyor ancak tek satır yazamıyordu.
Diğerleri de öyle...
Acaba bu PATRONLAR KULÜBÜNÜN üyesi olan birileri PARALEL'in başındaki şahsı ATIPyerine kontrol ettikleri yeni bir ismi mi hazırlıyorlardı! Bunun için mi "KUCAKLAŞALIM!"diyorlardı...
Yeni bir operasyon için zamana ihtiyaçları olduğu için mi "Şimdi barış!" diye manşetler döşeniyordu...
Ya da!
Uzun bir zaman önce TEMELİ ATILAN proje vardı! AKILLI, PARLAK İMAM HATİPLİ gençlereBURS vererek DEVŞİRME operasyonu... Yeni bir yol yapma uğraşında olanlar biraz daha süre kazanmak için hem alttan alıyorlar hem de İSLAMA içeride rengini verecek gelecek vaad eden gençleri kucaklıyorlardı... PKK ile paralel ile yanyana gelen, devlete karşı duranlar acaba bu nedenle mi kendilerini dinleyenlere SES ÇIKARAMIYORDU!
Bilemedim... 
Ama ne 17 Aralık sonrasında ne de 1 Kasım öncesinde EMİR GEREĞİsaldıranlar unutulmuş değil... Herkesi hatırlatacak çok anı var!
Kendilerini dinleyenlere şunu sorsalar iyi ederler: Siz hem bizi hem Türkiye'yi dinlediniz! Ama neden YÜZDE 49.5'u haber vermediniz!
Halk korkmadan oyunu verdi, rengini belli etti... SIRA ŞİMDİ GÜCÜN MEDYASINI ELİNDE TUTANLARDA... Bunu istemek de Ankara'nın en doğal hakkı...
Umarım anlarlar... Şimdi de NOTLARLA devam edelim... Para sihirbazı George Soros... Akıllı adam...
1 Kasım'da gelen zaferi muhtemelen öncesinde de gördü.
Büyük bir zafere imza atan liderle oturup yanyana gelmenin büyük keyif olacağını düşündü...
Harekete geçti. Erdoğan'dan RANDEVU istedi. Soros bu!
Herkesle oturur görüşürdü! Gücü vardı. Ama çok önemli bir şeyi gözden kaçırıyordu.
Erdoğan tanıdığı isimlere, liderlere benzemiyordu. Randevu verilmedi...
Ders verildi! Devam... Aydın Bey "illegal örgütlerle yanyana geldiniz" dediğimizde feryat ediyor!
Hemen bir BAŞYAZI kaleme alıyor. Son iki ayda 950 (!) kez BAŞYAZI yayınladı. TAKVİM 'in dünkü ve bugünkü manşetine iyi bakın! CNN TÜRK'ün parlattığı "Mustafa Kemal'in askeri!" dediği KIRMIZI FULARLI KIZ, PKK elebaşı Murat Karayılan'ın asistanı çıktı... Evet Aydın Bey! Cevap... İlkeli yayıncılık falan filan...
Yazacağınız ilk BAŞYAZIDA buna değinmenizi rica ediyoruz...
Kendimiz için değil kandırdığınız gençler için...
Bizim eski dostumuz Ricciardone yine ortaya çıktı...
Türkiye'deki BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE sahip çıkacaklarını söylemiş. Yani operasyon yapmaHÜRRİYET'ine...
Bu eskidendi Sayın Büyükelçi...
Bir pencere zarar gördü, Hürriyet CAMBABA TÜRBESİNE döndü...
Gidin siz de ÇAPUT bağlayın!
Ama özgürlük lafı etmeyin lütfen. DEVLETİNE SALDIRANLAR sizin ülkenizde ne kadar özgür!
Bir düşünün bakalım... Neyse... Bir de dışarıya çıkalım...
Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'nun Cumartesi günü Sina Yarımadası'nda düşen Rus yolcu uçağıyla ilgili iki karikatürüne Rusya'dan sert tepki geldi.
Rusya "Bunların demokrasi ya da ifade özgürlüğü ile alakası yok.
Bunun neden yapıldığını biz çok iyi biliyoruz. Neden Rusya'nın hedef alındığı konusunda hiçbir şüphemiz yok" dedi.
Yani "Bize ROTHSCHILD ailesi saldırıyor.
Bunu biliyoruz. Ama pabuç bırakmayız!" dediler...
Adamlar ülkelerini koruyacak... 
Hakları!




Sayı: 334 | Tarih: 8.11.2015
Ahmet Hakan
Selahattin Demirtaş tam nerede kaybetti?
Sırtını hakka dayamak
2085 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Ergün Diler
Derin Millet
1 Kasım’ın manası
1557 Okunma
1 Yorum
Süleyman Karagülle
Yusuf Kaplan
Asıl iş, şimdi başlıyor!
İNSAN’A “DERD”’İ KUR’AN ÖĞRETİR
1515 Okunma
Ali Bülent Dilek
Mehmet Barlas
İnsan aklını yok sayan söylemlere sinirlenmeyin
Şaşırmak yok, burası Türkiye!
1347 Okunma
Tayibet Erzen
Emre Aköz
MHP'ye İhtiyaç Var mı?
İmtihan
1331 Okunma
1 Yorum
Vahap Alma


© 2024 - Akevler