Cumhuriyet
1053 Okunma, 0 Yorum
Can Dündar - Milliyet
Vahap Alma

 

...

 

Dün, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu’nun genel yayın yönetmenliğim için görev çağrısını alınca, Konur Sokak günlerine döndüm.

Karşı balkondan gıptayla baktığım, zorlu günlerdeki cesaretine hayran kaldığım, yazarlarını örnek aldığım Cumhuriyet’i düşündüm.

Şimdi, 12 Eylül’dekine benzer bir baskı döneminde, yine suskunluğa bürünmüş, havuzlarda boğulmuş bir medya düzeninde, özgür, bağımsız basının son kalelerinden birinde, eskisi gibi tehditlerle, baskılarla, davalarla yıldırılmaya çalışılan

o gazetede, üstelik tarihi öneme sahip bir seçimin hemen arifesinde sorumluluk üstleniyorum.

Arkamızda milli mücadeleyle başlayan bir tarih ve bir büyük gelenek var.

Yanımızda, Gezi ruhuyla canlanmış, gençleşmiş, güçlenmiş mücadele azmi...

Başucumuzda, bize ışığıyla yol gösteren, yitirdiğimiz ustaların fotoğrafları...

Bize düşen, sâri bir hastalık gibi yayılan umutsuzluk, yılgınlık dalgasını kıracak bir cesaretle, gazetenin -istisnasız- bütün birikimini sahiplenip seferber etmek, onu yeniliklerle beslemek, dayanışma içinde, daha geniş kitlelere ulaştırmaya gayret etmek...

35 yıl önce, Cumhuriyet manzaralı bir büroda mesleğe ilk adımlarını atan o stajyer muhabirin heyecanıyla başlıyorum işe..

Aynı kararlılıkla, aynı inançla...

 

     Tarihi Seçim

 

     Partiler milletvekilliği adaylık çalışmalarını yapıyor. Aday adayları da parti yöneticilerinin gözüne girebilmek için şimdiden ciddi paralar harcıyor. Sosyal medya ve yerel gazetelerde boy gösteriyorlar. Yemekli toplantılar ve dalkavuklarıyla birlikte sosyal sorumluluk ziyaretleri yapıyorlar.

 

     İdeal milletvekilini sorduğunuzda hemen hemen hepsi yuvarlak genel doğruları iyi sıralıyor. Kimse harcadığı paranın matematiksel olarak 4 yıllık maaşlarına denk gelmediği konusuyla ilgilenmiyor. Herkes de bu paranın insanlığa hizmet için harcanmadığını bilyor. Aslında adaylar da halk da partiler de samimiyetsizliği biliyor. Üç taraf da oyunu kurallarına göre oynuyor. Gizli gizli toplantılar, eylem planları ve dedikodular...

 

     Partiler aday adaylarından aday seçecek, halk da adaylardan milletvekili seçecek. Milletvekilleri de millete vekalet edecek. Bu vekalette sınır yok. Yasama ve hizmet dışında her şey serbest. Hava atmak, ağalık yapmak, rüşvet yemek ve adam kayırmak liste başı özellikler.

 

     Bu listelerde iyiler de olacak elbet. Hasbelkader seçilen iyilerin bazıları diğerlerinin etkisinde tahrif olacak. Kendini koruyabilenler ise kocaman çoğunluğun içinde mücadele etmek zorunda kalacak. Bu mücadelenin kutsallığı, kötülerin hakimiyetinde iyilere ihtiyaç duyulduğu zaman ortaya çıkacak.

 

Vahap Alma






Sayı: 297 | Tarih: 22.02.2015
Yusuf Kaplan
Medyanın"kusursuz cinayet"i!
"Anadolu Nuh'un gemisi gibidir"
1439 Okunma
Ali Bülent Dilek
Ahmet Hakan
Kadına uzanan ellerin kırılması meselesi
Jips
1325 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Ali Bulaç
Felah ve necat bulamayız!
Pratik
1154 Okunma
Zafer Kafkas
Ahmet Taşgetiren
Sizin için İslam ne?
Türkiye’nin Mahir Kaynak’lara ihtiyacı var
1091 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Barlas
Bir toplum bundan daha fazla şeffaf olabilir mi?
Aklımda deli sorular
1065 Okunma
Tayibet Erzen
Can Dündar
Cumhuriyet
Tarihi Seçim
1053 Okunma
Vahap Alma