03.01.2015
TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer, şunları söyledi:
-Bizim Cumhurbaşkanımızla hiçbir sorunumuz yoktur.
-Cumhur-başkanı devletin başıdır.
-TÜSİAD'ın muhatabı zaten cumhurbaşkanı değildir, TÜSİAD'ın muhatabı başbakandır, bizim çalışma alanlarımızla ilgili bakanlardır.
-Cumhur-başkanı ile ilişkimiz Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eden devletin başı ile Türkiye'nin özgür, bağımsız, etkili bir iş dünyası örgütü ilişkisidir.
-Herhangi bir eleştiride ya da bir politika önerisinde bizim muhatabımız Sayın Cumhurbaşkanı değil, hükümettir.
-Biz hükümetin programına baktık ve onunla ilgili görüşlerimizi paylaştık.
(29 Aralık 2014... Cansu Çamlıbel röportajı... Hürriyet...)
*
Bu sözlerde...
-Cumhurbaşkanı'na bir saygısızlık yok.
-"Biz Cumhurbaşkanı falan tanımayız" denmiyor.
-Cumhurbaşkanı'nı gündelik siyasetin üstünde tutma gayreti var.
-"Gündelik işlerde muhatap, icraatı yapan hükümettir" mesajı var.
*
Fakat buna rağmen...
Bu sözler karşısında...
-Cumhurbaşkanı alındı ve tepki gösterdi.
-Nedendir bilinmez, Başbakan da alındı ve tepki gösterdi.
-Numan Kurtulmuş da alındı, o da tepki gösterdi.
-Bakanlar da alındı, tepki gösterdiler.
-Hükümete yakın medya da alındı, tepki gösterdi.
*
Peki TÜSİAD ne yaptı?
*
Ne yapacak?
Bir mücrim gibi titreyerek içine kapandı.
*
-"Ne var kardeşim yaptığımız açıklamada" demek yok.
-"Niye sözlerimizi çarpıtıp alınganlık gösteriyorsunuz ki" demek yok.
-"Gelin, söylediğimiz sözleri kelime kelime analiz edelim" demek yok.
*
Hepsini geçtim.
"Sözlerimiz galiba yanlış anlaşıldı" türünden alttan alan minik bir itiraz bile yok.
*
Sadece ve sadece şu var:
Ürkerek, korkarak, çekinerek...
Tepki sağanağının dinmesini beklemek var.
*
TÜSİAD için...
-Patronların örgütü...
-Para babalarının kuruluşu...
-Ekonomiye yön verenlerin derneği...
-En güçlülerin buluşma adresi...
-Sermayenin odak noktası...
-Türkiye burjuvazisinin temsilcisi...
Falan diyorlar ya.
Hepsi hikâye...
*
TÜSİAD TÜSİAD dedikleri...
2015 itibariyle...
Kendilerine yapılan apaçık bir haksızlık karşısında "gık" bile diyemeyecek denli acze düşmüşlerin örgütüdür.
Yazının tamamı için
http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/ahmet-hakan_131/turkiye-nin-en-aciz-kurulusu-tusiad_27884688
Yorum:
Mücrim gibi titremek
Bu düzen mücrim gibi titremek düzenidir. Çünkü herkes potansiyel olarak suçludur zulüm düzeninde.
Kanunlar ve kanunların uygulanması öyle ayarlanmıştır ki herkes otomatikman suçludur. Sadece yapılması gereken suçun tespitidir.
Öyle vergi sistemi konmuştur ki kimse buna uyamaz. Bu nedenle otomatikman herkes vergi kaçakçısıdır. Memurlara emir verilir. Memurlar gider işletmeye ve kolayca tespit ederler vergilere, yasaklara uymadıklarını. Böylece anında işini bitirirler. Devasa işletmelere milyar TL ceza çıkarmaları an meselesidir. O kadar kolaydır ki bu, şaşarsınız.
Yani sıradan bir vergi memuru yeter ki emir alsın, gider ve istediği işletmeyi batırır.
Bu düzen içinde TÜSİAD ne yapsın, …SİAD ne yapsın, hepsinin kaderi bir kişinin iki dudağı arasında. Mücrim gibi titremek zorundalar.
Zulüm düzeni böyledir. Zalimin ve mazlumun kim olacağı hiç belli olmaz. Roller değişir, bugünün mazlumu yarının zalimi olur, bugünün zalimi yarının mazlumu olur. Daha da ilginci zalim zalim olduğunu bile bilmeyebilir. Yapar zalimlikleri ve bunu düzenin gereği olarak yaptığını düşünür.
Bu zulüm düzeninin yerini Adil Düzen almadıkça kimse huzurlu olmayacaktır.