23.04.2014

Ezberlerimizi tekrarlamak yerine bunların kaynaklarına inmeyi denemek galiba kolay bir iş değil ki, büyük çoğunluk bildiğini okumayı yeğ tutuyor.
Örneğin çok uluslu, çok dinli ve çok dilli bir imparatorluğun mirasçıları olan bizler, nasıl oluyor da bugün bizim gibi olmayan herkesi ya düşman ya da tehdit olarak görebiliyoruz?
Mesela önce Irak'ı şimdi de Suriye'yi devlet terörüne boğan, "Arap Milliyetçiliği"ni yabancı düşmanlığına dönüştüren Baasçılık, bu coğrafyaya nereden geldi? Prof. Bernard Lewis'e göre "Baasçılık"ın kökleri 2'nci Dünya Savaşı'nda Lübnan ve Suriye'deki Fransız yönetimlerinin Vichy Hükümeti'ne bağlı olmalarında bulunabilir. (B. Lewis, Foreign Affairs, May-June 2005)

Yeniden doğuş mu?

Tamamı için http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/barlas/2014/04/23/ezberleri-bozmaya-calismak-yorucu-olabilir

Yorum:

Değişebilecek kadar medeni olmak!

Keşke ezberleri bozmaya cesaretimiz olsa, o zaman varsın yorucu olsun. Biz toplum olarak aykırı bir şey şöyle dursun, yeni bir fikre bile açık değiliz. Değişmeyi sevmiyoruz, rahatımız bozulsun istemiyoruz. Ama bilmiyoruz ki evrim gereği gelişimin olabilmesi için değişimin olması gerekiyor. Aksi halde hep aynı kalırız ve yerimizde sayarız.

Şimdi ülkenin en büyük problemi olan adalet, köklü değişim ihtiyacı içinde. Hukuk sisteminde yapılacak değişiklikler belki yorucu ve karmaşık gelecek ama o da gelinceye kadar toplumda adalet sağlanamayacak.

Sadece adaletle olmayacak, yönetim birimlerinin de değişmesi lazım, lazım da lazım.

Mesela şimdi eğitim sisteminde bir takım değişiklikler yapılıyor. Halk istemese de onlara uymak zorunda kalıyor. Bu değişiklikler çoğunlukla yerinde de olmuyor ama maalesef insanlar buna uyuyor. Her sene sınav sistemi değişiyor, üniversiteye alınma koşulları değişiyor, puanlama sistemi değişiyor. Sonuç olarak kimse bir şey anlamıyor ve yapılan değişikliklere bakıldığı zaman çoğunlukla kötü bir projenin sonucu olarak gerçekleşiyor ve sonuç olarak insanların hükümete güveni kalmıyor.

Sonuç başarısızlık.

Her sene eğitim sisteminde değişiklik yapanlara "Milli Eğitim'e Adil Düzen’e göre bir sistem yapılsın" dense buna asla müsamaha göstermezler.

Neden acaba?