03.10.2013
“KAMU okullarında anadilde eğitime neden imkân vermediniz?” diye soruyoruz.
Cevap veriyorlar:
“Kamuoyunda oluşacak tepkiler dikkate alındı, bu nedenle özel okullarda buna izin verildi, kamuda verilmedi”.
*
İyi de...
“Kamuda başörtüsü”ne yönelik de yoğun tepki var, ahalimizin bir kısmı bundan hiç memnun değil.
Neden “anadilde eğitim”e yönelik tepkileri dikkate aldınız da, “kamuda başörtüsü”ne yönelik tepkileri dikkate almadınız?
*
Ne iş? Ha? Ne iş?
Yazının tamamı için Not supported field expression!
Yorum:
Anadilde eğitim
Bir an düşünelim, güneydoğuda kamu okullarında Kürtçe eğitim verildiğini.
Evde Kürtçe konuşuluyor. Okulda da dersler Kürtçe. Sokakta da herkes Kürtçe konuşuyor. Böylece çocuk Türkçeyi bilmiyor. Mezun oldu. Diyelim ki Kürtçe eğitim veren üniversite var. Orada eğitim aldı. Sonra çalışmak üzere İstanbul’a geldi. Şimdi ne yapacak? Türkçe kurslarına mı gidecek? Ya da liseyi bitirene kadar Kürtçe eğitim aldı. Türkçe eğitim veren bir üniversiteye gidecek. Şimdi ne yapacak? Türkçe hazırlık mı okuyacak?
Bu bütün herkes için geçerli. Her kim yaşadığı ülkenin resmi dili ne ise onu öğrenmek, bilmek zorundadır. Almanya’da yaşayan Türklerin Almanca bilmesi gereklidir. Bulgaristan’da yaşayan Türklerin de Bulgarca bilmesi gerekir. Aksi halde yaşadığın yerde yabancı konumuna düşmekten başka bir işe yaramaz.
Biz çocuklarımıza İngilizce öğretiyoruz. Niçin? Bir insan ne kadar dil biliyorsa o kadar donanımlı olur? Anadilde eğitim bu düzende (Adil Düzende değil) yalnızca Kürtlerin aleyhinedir. Günümüz düzeninde ülkeyi bölmek için atılan bir adımdan başka bir şey değildir.
Günümüz şartlarında Türkiye’de Türkçe dışında bir dilde eğitim yapmak son derece zordur, uygulaması başarısızlıkla sonuçlanır. Şartlar değişip Adil Düzen gelince bu sorun ortadan kalkacaktır.