Biraz Paylaşımcı Ol Yahû!
1218 Okunma, 0 Yorum
Mehmet Şevket Eygi - Milli Gazete
Emine Hocaoğlu

06 OCAK 2012

Aç mısın, sefil misin, fakir misin, miskin misin, yoksul musun, gelirin haysiyetli bir hayat sürmeye yetmiyor mu, doymuyor musun, iyi ısınmıyor musun, sıkıntılar içinde misin?
Çok kötükmser, çok karamsar, çok ümitsiz olma... Bak iyi şeyler de var. Onlara bak, onlar seni sevindirsin, açlığını doyurmasa da gönlünü doyursun, dıştan ısıtmasa da içten ısıntsın seni.
Bak senede kaç gün geceleri şenlikler yapalıyor, maytaplar atılıyor semaya. Pat küt çat pat aaaa bir maytap gökte patlıyor şemsiye gibi rengarenk ışıklar dört bir yana saçılıyor. Hah hah ha hoh hoh hih hih hih...

İstanbul'daysan geceleyin Boğaz köprülerine bir bak. Lazer ışıklarla gelin tacı gibi ışıl ışıl. Bak da gönlün doysun, için ısınsın, biraz mutlu ol.
Yine İstanbul'da bir cumartesi akşamı Beşiktaş'tan Ortaköy'e git, yollar nasıl tıkalı, lüks arabalar peş peşe... Tuzu kuru zenginler eğlenmeye gidiyor, Ortaköy gece salonlarına. Senin paran yok, inançların da zaten elvermez ama oralardaki neş'eyi, zevk u sefayı, eğlenceyi, sarhoşluğu bir görmelisin. İçki su gibi akıyor, para su gibi harcanıyor, bilmediğin mezeler, danslar, kıvrılmalar, bükülmeler, gülücükler, kahkahalar, çın çın çın... O eğlencelere katılamasan da memleketin böylesine kalkındığını görerek niçin sevinmiyorsun.
Başını kaldır da yerden pıtrak gibi bitmiş elli katlı gökdelenlere, lüks mü lüks rezidanslara bir bak.
Kör müsün sen, caddeleri, sokakları, yolları, bulvarları, meydanları dolduran lüks otomobillere baksana. Onların her biri bir servet. Sen hâlâ fakirlik yoksulluk edebiyatı yapıyorsun, utansana bariz.
Ey nankör!.. Git de lüks ve pahalı restoranlarda nasıl yemek yendiğini gör. Tarabya'da garnili, beyaz şarap soslu, mayonezli bir tabak (kayık tabak) lüfer 500 TL... İzmir'de İspanyol şaraplı canlı müzikli bir yemek 2500 TL. Eskiden bu refah, bu lüks, bu sefahat var mıydı? Kötümser olma, sevin biraz, belki sana da sıra gelir, sabırlı ol, bekle...
İstanbul'un lüks bir alışveriş merkezinde Türkiye'in en lüks giysi satış dükkanına bir göz at. Bir kadın çorabı 400 TL.
Bak tuzu kuru sevgili vatandaşların zaman zaman gidip kup griye yiyorlar. Bardağı 12,5 TL.
Bırak dinsizleri ve ehl-i dünyayı, İslamcı kesimin türedilerine bak. Her şeyin en iyisi Müslümana layıktır diyerek nasıl lüks, israf; sefahat içinde yaşıyorlar, nasıl saçıp savuruyorlar. Onlar ihtişam ve şaşaada, debdebe ve dâratta Nemrud'u, Firavun'u, Neron'u geride bıraktılar. Bak da ibret al.
Başkalarının sevinçlerini niçin paylaşmıyorsun?
Biraz paylaşımcı ol yahu!

Yazının devamı için tıklayınız.

Yorum:

Biraz da Temiz!

Bir başka bakış açısıyla gençlerimizin ve birçok insanın temiz olmadığından bahsetmek istedim. Gözlemlediğim kadarıyla teknolojik gelişmeler de olmasına eski zamanlarda olduğu gibi birçok kişide bit görülür diye düşünüyorum. Hatta gördüğümüzde var ne yazık ki.

Bu hafta kesin karar verdim. Gençlerimiz çok pis. Bunu gözlemlemek hiç zor değil. İşim gereği görüyorum ki çocuklar yemek yedikten sonra çöplerini atma gibi bir dertleri yok. Yiyip, içip bırakıp gidiyorlar. Bunu her defasında uyarsam da hiç oralı olmuyorlar. Anladım ki çocuklar hem çok pisler hem de çok tembeller.  İnsanla hayvan arasındaki en büyük ayrım bu olsa gerek. Hayvan yer, içer ve gider. Ortamı kirlettim, temizleyim diye bir derdi olmaz. Ama insan için bu böyle olmasa gerek. Yedikten sonra temizlemesi veya çok yakının da olan çöp kutusuna atması gerekir.

Temiz olmamanın ve tembel olmanın sebebi biraz da aileden kaynaklanmaktadır. Önce büyükler yapmalı çocuklarına örnek olmalı.  

Gelir düzeyi ne kadar yüksekte olsa temizliğin bununla bir ilgisi yok diye düşünüyorum. Çünkü fakir insanın belki de suyu yok. Fakat zengin olan da hiç dikkat etmiyor Çok az kişilerin ellerini sabunladığını gözlemledim.

Namaz kılan kişi için önce abdest alma vardır. Abdestin amacı temiz olmaktır. Abdest alınca da mutlaka tuvaletten sonra, burnumuzu yıkadıktan sonra ve ayaklarımızı yıkadıktan sonra ellerimizi sabunlamamız gerekir. Bunları yapan çok az kişi gözlemliyorum. Sabun ve sudan korkmayalım. Gençlere de öğretelim.

 

Emine Hocaoğlu






Sayı: 134 | Tarih: 8.01.2012
Mahir Kaynak
Kim seçilecek?
Cumhurbaşkanı seçimi
2241 Okunma
10 Yorum
Süleyman Karagülle
Ruşen Çakır
Olayların gidişi ve Başbuğ olayı
Başbuğ üzdü
1704 Okunma
11 Yorum
Tayibet Erzen
Ahmet Hakan
‘Başbuğ tutuklandı’ cümlesinin mesajı ne?
Adil Düzen Gelmedikçe
1298 Okunma
8 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Şevket Eygi
Biraz Paylaşımcı Ol Yahû!
Biraz da Temiz!
1218 Okunma
Emine Hocaoğlu
Hüseyin Gülerce
Uludere Tuzağı Neden Kuruldu?
Uludere'nin Rövanşı Başbuğ mu?
1091 Okunma
Zafer Kafkas


© 2024 - Akevler