17.02.2019
- Bencilsin aga... Kabul et bunu!
- Koltukçunun tekisin işte... Uzatma!
- İhtiras tramvayına binmişsin, inmek bilmiyorsun... Razı gel!
- İstikametsizsin ve davasızsın... Kes palavrayı!
- İtimat telkin etmiyorsun... Biliyorsun değil mi?
- Bugün onları sattın, yarın bunları satarsın... Satışçısın yani!
- Sadakatsizsin... Aldatmaya meyillisin yani!
- İlke, ülkü, ideal falan... Sende zırnık yok!
- Utanma, arlanma, yüz kızarması falan... Nanay oğlu nanay!
- Sadece ve sadece kişisel kariyerinin peşindesin... Tantana yapma!
- Ayıp ettiğinin farkında bile değilsin... O derece yani!
Yazının tamamı için tıklayın
Yorum:
Günümüz siyaseti
Günümüz siyasetini tanımlamak için dört kelime yeterli: Halkın aklını çelme sanatı.
Maalesef bu böyle. Siyaset tamamen buna dayanıyor.
Geçmişte söylediklerinin gerekirse tam tersini söylersin, önceden kesin reddettiğini şiddetle önerirsin, önceden yerin dibine batırdığın siyasetçiyle kanka haline gelirsin.
Maalesef günümüz siyaseti böyle.
Eğer siyasi olarak yükselmek istiyorsan liderin sözünün bir milim dışına çıkmazsın, en ufak bir eleştiri yapmazsın. Liderin bir ay önce söylediği sözü o zaman savunurken, bunun tam tersini söylediğinde de bugün tam tersini şiddetle savunursun. Çünkü o sırada halkın aklını çelmek için bunu yapmak gerekiyordur. Daha sonra tam tersini yapmak gerekiyorsa tam tersi yapılacaktır.
Siyasi olarak parti içi rakiplerinin açığını ararsın. Herhangi bir yerde söylediği sözlerin peşini bırakmazsın, rakibini İnternette araştırırsın ve liderin sözünü en ufak eleştirme hissi veren bir cümlesini bulur ve etrafa bunu yayarsın ve onu elimine edersin.
Maalesef günümüz siyaseti bunlara dayanıyor.
Oysa Kuran bize hakkı söylememiz gerektiğini söylüyor. Sahabenin Peygamberin icraatlarını eleştirdiği, ona yanlış yaptığını söylediği bir dinin mensuplayız.
Maalesef günümüz siyaseti bu durumda. Kuran hayatın dışına atıldığı gibi siyasetin de dışına atılmış durumda.