10.04.2015
ÜNLÜ avukat Turgut Kazan, Savcı Mehmet Selim Kiraz'ı rehin alan teröristlere, rehin alma olayı sürerken şu mesajı verdi:
"Ben Turgut Kazan olarak eğer Berkin Elvan dosyasının savcısı olsaydım... Şu anda rehin tuttuğunuz savcı Mehmet Selim Kiraz neyi yapıyorsa, onu yapardım. Ne bir eksik ne bir fazla."
*
Turgut Kazan gibi Berkin Elvan konusundaki duyarlılığı tartışılmaz bir ismin, bu çok güçlü, çok net ve çok açık kefaletine bile aldırış etmedi teröristler.
Ve Berkin'in katillerini ortaya çıkarmak üzere olan cesur ve vicdanlı Savcı Mehmet Selim Kiraz'ı şehit ettiler.
*
Komploya inanmam ama ben iyiden iyiye şundan emin olmaya başladım:
Bu teröristlerin gerçek amacı Berkin dosyasının karartılmasını sağlamaktı.
Yazının tamamı için
http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/ahmet-hakan_131/baskanlik-sistemini-savunmanin-7-zorlugu_28696185
Yorum:
Akla takılan sorular
Savcının öldürülmesinde akla bazı sorular takılmıyor değil.
- DHKP-C gibi taşeron bir örgüt bu sefer kimin taşeronluğunu yapıyordu?
- Savcı, öldürülme olayının fâilini bulmak üzereydi. Zaten onlar da bunu istemiyorlar mıydı? Bulunsun bir an önce demiyorlar mıydı? Niçin öldürdüler?
- Savcıyı herhangi bir yerde öldürebilirlerdi ve çok da zor değildi. Niçin daha zor olanı seçtiler de adliyede öldürdüler.
DHKP-C taşeron bir örgüttür. Birinin adına işler yapar. Adına iş yaptığı kimse ya da topluluk Berkin’in fâilinin bulunmasını istemiyordu. Çünkü onlar fâili biliyorlardı ve fâilin aslında beklenen taraftan değil, diğer taraftan olduğunun açığa çıkmasını istemiyorlardı.
Savcıyı yolda, arabasında, sokakta öldürebilirlerdi. Ancak bu durumda yerine geçen savcı olayın izini sürmeye devam edecekti. Oysa adliyede öldürmekle bir mesaj verilmişti. Yerine geçecek olan savcıya mesaj açık ve netti. Gerçek fâili bulma, olması istenen fâili bul ya da fâili meçhul kalsın ki Berkin propaganda unsuru olmaya devam etsin.