26.09.2014

Sınavda cevabını bildiğiniz bir soru geldiğinde nasıl rahatladığınız hatırlar mısınız? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yapacağı konuşmayı beklerken, Erdoğan'ın cevabını bildiği sorular ile karşı karşıya olduğunu hissetmemek mümkün değildi. Ama söyleyecekleri kimlerin şimdiye kadar izledikleri yanlış siyaseti gözden geçirmelerine dayanacak, bu ayrı bir meseledir. Erdoğan'ın Obama ile kavga etmesini beklemek yerine onun söylediklerinin bilincinde olmak aklın gereği değil midir?
Evet... Bazı satırbaşları ile Erdoğan'ın dünya devletlerine neleri hatırlattığını anımsayalım:
- Çocukların öldüğü ve öldürüldüğü bir dünyada hiç kimse masum değildir. Hiç kimsenin can güvenliği yoktur. Hiç kimse de sürdürülebilir barış ve refah içinde olamaz. Sadece geçtiğimiz yıl dünya genelinde 5 yaşın altında 6 milyon 300 bin çocuk hayatını kaybetti. Suriye'deki savaşta 17 bin çocuk hayatını kaybetti. 375 bin çocuk yaralandı. 19 bin çocuk en az bir organını kaybetti. Bu yıl içinde Filistin'in sadece Gazze Şeridi'nde en modern ve ölüm saçan silahların doğrudan hedefi olarak 490 çocuk katledildi. 3 bin çocuk yaralandı.

Tamamı için http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/barlas/2014/09/26/bakalim-kimler-soylenenlerden-etkilenecek

Yorum:

Savaş nasıl son bulur?

Öldürülen binlerce insan, yakılan şehirler, yok olan tarih bunların hepsi savaşın kötü ve kaçınılmaz sonuçlarıdır. Erdoğan da bunlara değinerek şüphesiz çok doğru şeyler söylemiştir.

Bunlar herkes tarafından bilinse de, birilerini sıraya dizip yüzlerine bunu haykırmak yine de rahatsızlık oluşturmuştur.

Tüm bu bilinenlerin yanında ne yapılması gerektiği de bilinmektedir. Herkes ama herkes savaşın bir an önce son bulmasını ister ama nasıl olacağını bilemez. İpler kimin elindedir bu da bilinir ve ancak onlar tamam deyince bu iş biter. Onlar da çıkarlarına aykırı olmadığı sürece nerede, ne kadar insanın öldüğüne aldırmaz. Bu durumda yapılacak şey bu kesimin iplerini kesmektir, bunun yolu da herkesin bildiği gibi ekonomik otoriteden geçer.

Karşılıksız faiz parası tahtından inince dünya refaha kavuşmuş olur. Bunun nasıl yapılacağı ile ilgili ilmi bir teorisi olan, bizim bildiğimiz kadarıyla, yalnızca Akevler ekolü vardır ve bu çalışmaya katkı sağlayacak herkese de kapısı açıktır.