İstihbaratın Önemi
1104 Okunma, 0 Yorum
Mahir Kaynak - Star
Süleyman Karagülle

02/02/2014

- Ordu bir devletin varlığı için gerekli olduğu kadar istihbarat da o kadar önemlidir.

- İstihbarat bir devlet için en büyük tehlike teşkil eder.  Tarihte gemimizi Musa gibi  (Kehf suresindeki gibi) yolda istihbarat sayesinde batırdılar. Kıbrıs çıkarmasında kendi gemimizi istihbarat sayesinde batırdık. İstihbarat sayesinde Müslümanlar zindanlarda çürüdü. İstihbarat sayesinde dost düşman oldu. İstihbarat sayesinde AK Parti burnunun dibini göremedi. Mahir Bey’in birkaç saplantısı vardır. Biri de budur.

 

- Ülkemizde istihbarat doğru çalışmamıştır.

- Bediüzzaman çağımızın müceddididir. Müspet ilme dayalı ilmi kelamı geliştirmiştir. Türkiye’de Kürtlerin isyanı önlemlidir, Türkçe olarak İslamiyet’i öğrenmek ibadet sayılmıştır. Yönetim ona zulmettiği halde o asla devletimize karşı olmamıştır. MİT ise hayatı boyunca onu kovalamış, ona mezarı bile çok görmüştür.  Bu memleketin sadık vatandaşı ve has Mümin olan o cemaati karşı tarafa itmiş ve bugün onlarla Ak parti iktidarını birbirine boğuşturmuştur. Bunu yapan bugünün istihbaratı olmasa bile dünün istihbaratıdır. Mahir Kaynak’ın ve Süleyman Karagülle’nin teşhislerini MİT'in yapması gerekmez mi? Tersine MİT yanıltmaya devam etmektedir. Çatışan AK Parti ile Cemaat değildir. Çatışan AK Partili görünen, Cemaatten görünen yabancı ajanlardır. Bizim istihbaratın da onlar bilinmeden alet olanları vardır.

 

- Özal Cumhurbaşkanı iken davet edildim. Radyoyu yüksek sesle açtı, dinlenmesini önlemeye çalıştı. Dinleyenler yapancılar değil, kendi görevlilerimizdi.

- Özal'ı kim dinliyordu? Askerler mi? Hayır çünkü Evren’in en çok desteklediği bir adamdı. Peki, kim dinliyordu? MİT CIA’nin yan kolu olarak çalışıyordu. Demek ki istihbarat bir işe yaramamaktadır.

 

- MİT vatandaşlara karşı kullanılırsa her türlü tehlike vardır. Bugün böyle yapılmıyor, başarılar dilerim.

- İstihbarat bundan önce sermayenin istihbaratı idi. Kennedy’i öldürmüştü. Türkiye’de de darbeleri organize etmişti. ABD’de CIA ile sermayenin arası açıldı. Türkiye’de de MİT ordunun emrine girdi diyordum. Yolsuzluk operasyonu gösterdi ki MİT Görevini yapmalıdır. Ya yapmamıştır, ya yapamamıştır. O halde sorun vardır, üzerinde durulmalıdır.

 

08/02/2014

Nasıl sonuçlanabilir?

- Üçüncü Cihan savaşı olmalıdır. Merkez ülkemizdir. Suriye’deki savaş Türkiye için önemlidir. Dünya için değildir. Türkiye’de iki devletin gözü vardır. Suriye’ye yardım eden, bu yardımı önleyen.

- Türkiye’de sermaye ile ulus devletler savaşmaktadır. Ulus devlet AK Parti tarafından temsil olunuyor, Sermaye cemaat tarafından temsil olunuyor. Türkiye Devleti ikiye bölünmüştür. Ordu susmaktadır. AK Parti doğru cephededir. Hak cephededir. Bu cephe er geç galip gelecektir. AK parti saçmalamaktadır.  Suriye’ye yardım yapması yanlıştır. Ama devletin bir gücünün ölmesi daha da yanlıştır. Devlete karşı çıkan gücü hemen bertaraf etmelidir. Şube müdürleri atama değil,  suç işleyenleri bertaraf etmelidir. Dershaneleri uğraşacağına devleti yıkmak isteyenlerle uğraşmalıdır. Devleti yıkanları kışkırtan basın sorununu çözmelidir. Biz devletin dört sorunu var demiştik. 1962’lerde İşsizlik sorunu, yargı bağımsızlığı sorunu, basın sorunu, terör sorunu. Bugün ortaya çıkan sorun budur. Yargı bağımsızdır. Ama ona baskı yapan basındır. Hükümet değildir.

 

- Devletle savaşan güçler derin değildir ama dış desteklidir. CHP devlete saldırıyı önlemektedir.

-  Saldırı AK Parti’ye değildir. Saldırı, ulusal devletlerdir. Türkiye Cumhuriyeti devletinedir. Rusya Federasyonunadır. ABD devletinedir. Papalığadır. Çin’edir. Askeri güç bunlarda ama parasal güç sermayede. Para sorununu halletmelidirler. Bir günlük iştir. Ama bize kulak vermiyorlar. Demek bunlar gidecek, başkaları bu işi yapacak.

 

-CHP dışa dayanarak pervasız hareket ediyor. Kendisini tavsiye de gaye olabilir.

-CHP’den Baykal’ı uzaklaştırıp yerine Derviş’i getirmek isteyen güç aracı olarak Kılıçdaroğlu’nu kullandı, kolay tasfiye edeceğini sandı. CHP birliğini korudu. Kılıçdaroğlu oturdu. Şimdi onu gönderen tuzaklar kurabilir.

 

- CHP Cumhuriyetin kuruluş ilkelerini değişmez kabul ediyor. Bu sebeple kaybediyor.

- Cumhuriyetin kuruluş ilkeleri temelde yanlış değildir. Saltanat kalkmıştır, hilafet kalkmıştır. Medreseler kapatılmıştır, tekkeler kapatılmıştır, ahkamı şeriyye lağv edilmiştir. Yazı değişmiştir. Laiklik benimsenmiştir. Ulus devlet benimsenmiştir. Bunların kalkması doğrudur. Bunların yerine bir şey getirilmelidir. Saltanat kalkmış ama cumhuriyet gelmemiştir. Ahkamı şeriyye lağv edilmiş ama günümüzün sorunlarını çözen hukuk getirilmemiştir. Adil Düzen yerine bunları koymuşladır. Sosyalizm de böyle yıkılmıştır. Adil Düzen’e yer açmıştır.

 

- Yeni Türkiye kimsenin eseri değildir. Yaratanın eseridir.

- Yaratan onları görevli kılmıştır. Onlara tapmak değil, onların başladıklarını tamamlamak esastır. Doğrular sürdürülecek, yanlışlar düzeltilecektir. Eksikler tamamlanacaktır.

 

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

 

Yorum:

 

Çözüm

CHP’nin temel yapısı, ırka ve dine dayanmayan yeni bir devlet kurmadır. Irkçılığa karşıdır, İslamiyet’e karşıdır. Dolayısıyla CHP’den çözüm beklemek fazla iyimserliktir. Ona göre devlet ırkçı ve dindar olacağına yıkılsın.  MHP için durum böyle değildir. MHP için devletin varlığı diğer bütün değerlerin üstündedir. Türk halkı Türk devletini yaşatmalıdır.

 

Bugün AK Parti’nin kişiliğinde devlet yok ediliyor. AK Parti gittiği zaman, Türkiye devleti ikinci bir İstiklal savaşını yaşayacak duruma düşebilir. O halde MHP’nin AK Parti’ye sahip çıkması gerekmektedir. O da CHP ile bir olup AK Parti’ye saldırmaktadır. Bunu anlamak mümkün değildir.

 

MHP önce ulusal bir danışma kurulunu kurmalıdır. Her kesimden halk burada temsil edilmelidir. Değişik halklar ve mezhepler bir araya getirilerek, onlarla istişare edilmeli ve kurtuluş önerisi hazırlanmalıdır. Bunun İstiklal savaşında olduğu gibi tüm halkımızın katılacağı bir çözüm olması gerekir. Tüm halkımızın benimseyeceği bir anayasa taslağını hazırlamalıdır.

 

Partileri veya cemaatleri yönetenler başkalarına angaje oldukları için onlara bu çözümleri kabul ettirmek mümkün değildir ama halk doğru olanı kabul eder. Çerkez Ethem Yunanlılara iltica etti, ama Çerkezlerden kimse arkasından gitmedi. Tersine hepsi Anadolu harekatına katıldı ve devam etti. Çerkez Ethem’in isyanı Çerkezlerle Türklerin arasını açmadı.

 

MHP, makul çözümler getirirse bazı Kürtler kabul etmezler ama adil olduğunda bütün halkımız, Kürtler dahil herkes kabul eder. AK Parti de bu çözümü reddedemez. MHP, AK Parti ve BDP ittifak ederek yeni anayasa hazırlanır ve ülke kurtulur.

 

Biz Akevler olarak böyle bir çalışmayı destekleriz. AK Parti bize kulak vermiyor. CHP için bir şey söyleyemeyiz. Çünkü onlar bir türlü kendilerini oturtamadılar. AK Parti CHP ile birleşirse bile halk birleşmez. Dolayısıyla makul bir anayasa çıkmaz. Bununla beraber bizden herhangi bir yardım isterse onlara da katkıda bulunmaya hazırız. Biz onlarla koalisyon yaptık,  başarılı bir iktidar olduk.

 

Süleyman Karagülle






Sayı: 243 | Tarih: 9.02.2014
Ahmet Hakan
Niye adam gibi bir muhalefet yok
Dün dündür, bugün bugündür
1257 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Barlas
Gülen Türkiye'de yaşasaydı herhalde ülkesine kıya
Madalyonun İki Yüzü
1237 Okunma
Tayibet Erzen
Yusuf Kaplan
Helaket sebebimiz olacak bir felaket!
Türkiye nasıl düşer?
1198 Okunma
Ali Bülent Dilek
Mahir Kaynak
İstihbaratın Önemi
Çözüm
1104 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Şevket Eygi
Halk Hasta Oldu
Topluma Örnek İçin Kuran, Kuran,Kuran...
1034 Okunma
Emine Hocaoğlu
Hüseyin Gülerce
Hata mı ettiler?
Bilmiyoruz
1015 Okunma
Zafer Kafkas


© 2024 - Akevler