01 Eylül 2013
Gazete ve televizyonlardaki seksi, müstehcen, azdırıcı, kudurtucu, rezil resimler ve yayınlar gençliği ve toplumu bozacak bir seviyeye gelmiştir.
Hükümetin bunlara karşı mutlaka etkili tedbirler alması, kanunlar çıkartması gerekmektedir.
Müstehcen yayınlar yasaklanırsa ne kadar ahlaksız, densiz, dinsiz ve donsuz varsa basın hürriyeti gemleniyor diye bağıracaktır. Tabii ki yalan yere bağıracaklar. Basın hürriyeti nedir? Haberlerin, yorumların, fikirlerin serbestçe yazılması ve yayınlanmasıdır.
Genelev bülteni gibi gazete veya televizyon. Bunun basın hürriyetiyle ne ilgisi var?
Şu Atatürkçü, çağdaş, Türkan Saylancı geçinen adam ve kadınlara sorun. M. Kemal Paşa zamanında böyle ahlaksız yayınlar yapılabilir miydi? Paşaları alimallah onların canını okurdu.
Bugünkü medya Türkiye halkının büyük kısmını seks manyağı haline getirmiştir. Bunun mutlaka önlenmesi gerekir. Yüzde yüz önlenemezse frenlenmelidir.
Televizyonlarda birtakım karıların elbiselerinin askıları kopuyor, göğüsleri görünüyor… Yahut durup dururken donları düşüyor… Geçenlerde birinin elbisesi bütünüyle düştü en mahrem yerleri, avret-i galizası göründü. Bunlar tesadüfen mi oluyor zannediyorsunuz?
İslamcı bir iktidarın bunlara hoşgörüyle bakması akıl almaz bir iştir.
Bu gibi iğrenç, kışkırtıcı, çirkin yayınları henüz büluğa ermemiş masum çocuklar da seyrediyor. Bu yüzdendir ki eskiden on iki on üç yaşında ergenleşen nice çocuk şimdi bir iki sene önce büluğa eriyor.
Seks azgınlıkları son haddinde… Seks cinayetleri gırla gidiyor… Türkiye zinalar, ribalar, binalar ülkesi oldu.
Bir takım büyük gazete ve televizyonlar fuhşiyatta Madam Manukyan’ı da çok geride bıraktılar.
Medyadaki müstehcen yayınlar yetmiyormuş gibi her yerde o biçim masaj salonları çalışıyor. Senede bir iki kere hamamın namusunu kurtarmak için baskın yapılıyor, sonra eski hamam eski tas.
İkinci Dünya Savaşı arifesinde Fransa kendini sekse, içkiye, dansa, zevk u sefaya, siyasi çekişmelere kaptırmıştı. Fransa ve Almanya’nın orduları eşitti. Hatta Fransız donanması daha güçlüydü. Eli tetikte Almanya, eli uçkurundaki Fransa’ya bir saldırdı, on beş günde çökertti, dize getirdi.
Müstehcen yayınlar asla hoşgörüyle karşılanamaz.
Alabildiğine basın hürriyeti olmalı, lakin kesinlikle müstehcen yayınlara izin verilmemelidir.
Hiçbir vatansever iktidarın müstehcen yayınları tolere etme, bunları basın ve fikir hürriyeti içinde görme lüksü yoktur.
Yazının devamı için;
http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Mustehcen_Yayinlar_Cokertir/16378#.UiOhy21rPIU
Yorum:
Açık Olmadan da Anlatılır
Allah açık söylenen şeyleri yani küfrü sevmez. Kuran'da cinsellikle ilgili ayetler anlatılırken dahi uygun bir dille anlatılmaktadır. Açık bir şekilde anlatılmamıştır.
Müstehcen konular filmlerde, dizilerde ve kliplerde yer almamalıdır. Gençlere kötü örnek oluşturmaktadır. En azından bunlar denetimden geçerse ve gösterilmezse çok daha iyi olur.
Çıplaklık her yerde yer aldıkça topluluğa yanlış örnek olmaktadır. Ayrıca bu yanlışlık zamanla olağan görünmektedir. Çıplaklık normal algılanmaya başladığı için gençlerde çıplak dolaşmayı normal görüyor ve uyguluyorlar.
Eskiden ar ve namus gibi kavramlar vardı. Bu bizim toplumumuz için çok önemliydi. Günümüzde bu kavramlar ikinci planda yer almaktadır. Bunun sebebi müstehcenliğin olağan karşılanması ve normal algılanmasıdır. Çıplak olmadan da insanlar şık olabilirler ve her konuyu anlatabilirler.