Yargılamalar
1086 Okunma, 0 Yorum
Mahir Kaynak - Star
Süleyman Karagülle

11/08/2013

- Bu kadar çok yüksek rütbeli subayın müdahaleyi başaramamaları, demokrasi için sevindirici ama ordunun beceriksizliği bakımından da düşündürücüdür.

- Türk ordusu müdahale hazırlığını yapmış olabilir. Hiçbir zaman harekete geçmemiştir. Türk ordusu sonunda yine galip gelecektir.

 

- Kamu aleyhine oluşan olayları tespit kamu kurumlarına aittir. Delilleri emniyet toplar, mit toplar savcı bunların iddialarını değerlendirir ve dava açar. Mahkeme değerlendirir. Oysa bu davaların delillerini kişiler toplamış ve doğrudan savcıya vermiştir. Savcı da bunlara dayanarak dava açmıştır. Bu şüphemizdir.

- Şikâyet ve ihbar serbesttir. Ama şikâyetçi ve muhbire sahip çıkılmalıdır. İspat edemediği zaman suçlu olur.  Cezalandırılır. Sahip çıkılmayan suçlamalar dava konusu olmaz. Bu sebepledir ki MİT’in tespitleri mahkemelerde delil olmaz. Emniyette delil olur. Basının şerrinden toplulukta hukuk dışı yargılama yapılmıştır.

 

- Olay ordu ile sivil yönetimi karşı karşıya getiren bir komplodur. MİT’in bunu önceden haber alıp önlemesi gerekir.

- Hukuk düzeninde MİT'in yeri yoktur. MİT ancak askeri istihbarat için kullanılır ve yargıda delil olmaz. Emniyete bilgi olarak ulaştırılır. Emniyet onun açık kanıtlarını bulursa dava açar. MİT'in sivilleştirilmesi bu oyunların bir uygulamasıdır. AK Parti hep böyle kanunları şuursuzca çıkardı.

 

- Başbuğ, genelkurmay başkanı iken “Orduya karşı operasyon var, önleyeceğim.” demiştir. Yoksa bunun için mi içerdedir?

- Meşrutiyet ordusu Osmanlı İmparatorluğunu tarihe gömdü. Cumhuriyeti kuran ordu ona sahip çıkmış sivillerin üstünde kalmıştı. İki bin yılına kadar ordu iktidara gelenleri değil de devlet tecrübesi olanları dinlemiştir. 2000 yılından sonra ordu seçimi kazanana itaat etti. Sermayenin kapatma kararı olduğu halde partiyi kapattırmadı. İsabetli karar alıp almadığı bundan sonra belirlenecektir.

 

-Askerler kolayca ihtilal yapacaklarını mı düşündüler?

-Bir ilgiliye sordum: “Bunlar gerçekten ihtilal yapmak istediler mi?” Hiç tereddüt etmeden cevap verdi: “İsteseydiler yaparlardı.” dedi. Türkiye’de Genelkurmay başkanlığı her zaman müdahale edebilir ve birden iktidara hakim olur. Kimse direnmez. Bunun sebebi ordunun müdahaleyi zamanında ve haklı olarak yapmasından dolayıdır. İhtilaldan sonra da tekrar kışlasına dönmesindendir. Burada demokrasi imtihan veriyor. Ak parti orduyu bu hale getirdikten sonra demokrasiye ihanetin en büyüğünü yapmıştır.  Askerler muhakeme edilir. Mahküm edilir. Ama bunu yine askerler muhakeme eder. Sivillerin askerleri muhakeme etmesi silahsız birinin silahlıya kafa tutup ben seni yendim komikliği içine girmesidir.

 

- Siyasiler karar verir. Kurumlar inceler.

- Ordu millet için vardır.  Ne var ki devleti koruma görevi halkın değil, yönetimindir. Yönetimin dayanağı da ordudur. Yönetim ne yapılması gerektiğine karar verir. Nasıl yapılacağına ordu karar verir. Yapıp yapamayacağını düşünmeden orduyu savaşa sürüklemek devleti yıkmadır. Osmanlı İmparatorluğu böyle yıkıldı.

 

- Kurumlar arasında iş bölümü olacak ama aynı zamanda birlik olacaktır.

- Devlet kılıç ve kaleme dayanır. İç yönetim kaleme dış savunma kılıca dayanır. Bunların çalışma usulü birbirine zıttır. Asker sivile sivil askere karıştırılmamalıdır. Asker devlet başkanı bu iki kurum arasında birlik ve dengeyi sağlamalıdır.

 

Asıl ne?

17/08/2013

-Mısırdaki olaylar yeni dünya dengesinin oluşturduğu bir operasyondur. Öldürmeler kötüdür ama kaçınılmazdır.

-İktidar demek ülkesinde adaleti sağlamak demektir. Güveni getirmektir. Yargının verdiği kararları uygulamaktır.  Bunun için kan akıtmaktır. İktidar kan akıtmazsa kendi kanı akar. İhvan iktidarda iken karşı çıkanların kanını akıtacak ve iktidarda kalacaktı. Akıtmadı şimdi kendi kanı akıyor. Kan akıtmayacaksan iktidar olma. Allah insanları böyle yaratmıştır. Daima fitne var olacak ve fitne katl ile durdurulacaktır. Ben iktidar olacağım fitnenin kanını akıtmayacağım diyorsan iktidar olamazsın.

 

- Yapılacak iş, etkin güçlerin ne istediğini bilip ona göre bir siyaseti benimsemedir.

-  İnsanlığa Allah bir kader biçmiştir. Üçüncü bin yıl uygarlığına doğru gidiyoruz. Adil Düzen’i benimsemeyen bütün ülkeler helak olmaya mahkûmdur. Etkin güçler de helak olacaktır.

 

- Bölgemiz etkin rol oynayacaktır. İktidar bunu bilmektedir. Muhalefet bilmiyor.

- Erdoğan bugün siyasi gücü elinde tutan Obama ve Putin ile beraber hareket etmektedir. Çin ve AB de bunların yanındadır. Ekonomik gücünü sermaye elinde tutuyor. Tüm bu olaylar siyasi güçle ekonomik güç arasında cereyan ediyor. Siyasi güç galip gelecektir. İhvanın sokaklara dökülmesi yanlıştır. İlerde seçim olacak AK Parti gibi onlar da iktidar olacaktır. Bugünkü yönetimi zora sokmamalıdırlar.

 

- Ak partiyi bölme yerine uzlaşmalı bir çözüm aranabilir.

- Üçüncü bin yıl uygarlığında devletler ulusal olacak, yerinde yönetim sistemi hakemi olacak, yargı hakemlerden oluşacak, askeri güçler hakem kararlarının emrinde olacaktır. Etkin devletler olacaktır. Bu etkinlik silah gücüyle değil, üçüncü bin yıl uygarlığına katkısı ile olacaktır.

 

- Bölgemiz; Şii, Sünni ve ırk çatışmalarının merkezi olabilir.

-Sermayenin istediği Türkiye Suriye’ye saldıracak, kuzeye girecek, bunun üzerine İsrail güneyden saldıracak güneye girecek. İran devreye girecek, Türkiye ile İran savaşmaya başlayacak, Çin ve Rusya İran’ı, ABD ve AB Türkiye’yi destekleyecek. üçüncü cihan savaşı çıkacak. Sermaye yenileni destekleyecek. Galip, mağlup olacak. İkisi emrine girecek dünyanın haritası yeniden çizilecek. Etkin güçler, sermayenin emrine girecektir. Bunda başarılı olamayacaktır.

 

- Türkiye bu çatışmada taraf olmamalıdır. Halk da bölünmemelidir.

-Türkiye Obama, Putin birliğinde yerini korumalıdır. Adil düzeni onlara anlatmalıdır. Sorunları insanlık ancak Adil Düzen ile çözebilir. Akevler, devletimizin emrindedir. Erbakan yararlandığı gibi Erdoğan da yararlanabilir. Yararlanmasa o gider yararlanan gelir. İnsanlığın bugün başka çözümü yoktur.

 

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

 

 

Yorum:    

Adil Düzen Çözümleri

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dünyanın yeni düzenini oluşturan bir ilmi meclis kurmalıdır. Bu mecliste Sünni âlimler ve Şii âlimler yer almalıdır. Ortodokslar ve Katolikler yer almalıdır. Hindular ve Budistler yer almalıdır.

Adil Düzen’i oluşturan Akevler bu meclisin sekreterliğini yapmalıdır. Ak parti bu görevi, bunlara vermelidir.

Akevler’in hazırladığı Adil Düzen’e göre Anayasası bu meclise sunulmalıdır. İsteyenler böyle bir öneriyi meclise sunmalıdır.  Meclis bu anayasanın maddelerini birleştirip ortak bir maddenin başlıklarını oluşturmalıdır. Ondan sonra da tek metin ortaya konmalıdır.

Türkiye insanlığın ulemasına hazırlattığı Adil Düzen’e göre İnsanlık Anayasasını Obama ve Putin’e sunmalıdır. Onlar da kendi kuracakları meclislere sunmalı ve tartışmalıdırlar. Böylece yeni bir düzen ortaya çıkmalıdır.

Yeni düzenin dayandığı temeller şunlardır:

1- İnsanlık ülkelere, ülkeler illere, iller bucaklara ayrılacak ve bağımsız olacak. Bucaklar yerinden yönetimle yönetilecek, kendi kanunlarını kendileri yapacaklar. Cezaları kendileri verirler. İller iç güvenliği sağlarlar, devletler dış savunmayı yaparlar, insanlık uygarlaşma çabasında olur.

2- Yargı ehliyetli hakemlerden oluşur. Hakemleri taraflar seçerler, başhakemi hakemler seçer. Hakemlerin kararına herkes uyar. Uymayanlarla insanlık savaşır. Yargı üstünlüğü vardır. Ekseriyet kararı yoktur. Birleşmiş milletler yargı değildir.

3- Karşılıksız para olmayacak. Sermayenin sömürüsü son bulacaktır. İnsanlık kooperatifinin çıkaracağı ve kuyumcularda geçerli olacak altın para insanlık parası olacaktır. Karşılıksız para olamayacaktır.

4-Yeryüzü tüm insanlığındır. Dolayısıyla vizeler, gümrükler kalkacaktır. Çıkarılan madenlerin beşte biri vergileri ödendikten sonra tüm insanlar serbestçe yaşayacaktır.

 

 

 

 

 

Süleyman Karagülle






Sayı: 218 | Tarih: 18.08.2013
Ahmet Hakan
Ah İslam dünyası ah
Kitap yüklü …
1125 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Yusuf Kaplan
Bir İslam "antropolojisi"olarak şeriat ve ihvan
Fikri engizisyon
1120 Okunma
Ali Bülent Dilek
Mehmet Şevket Eygi
Oruç Tutan Hıristiyan Hanım
Allah Bilir
1105 Okunma
Emine Hocaoğlu
Mahir Kaynak
Yargılamalar
Adil Düzen Çözümleri
1086 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Barlas
Benim dediğimi yapmazsan yapacağımı bilirim!
Yetki ve Sorumluluk
1056 Okunma
Tayibet Erzen


© 2024 - Akevler