Yolun Neresindeyiz?
1084 Okunma, 5 Yorum
Mahir Kaynak - Star
Süleyman Karagülle

13.04.2013

 

-Muhalefet çözüme neden izin vermiyor.

- CHP muhalefet etmek için muhalefet ediyor, MHP muhalefeti haklı noktalarda yapıyor.

 

- 60 darbesi ABD etkinliğini azaltmak, ABD’ye muhalif solu genişletmek için yapıldı.

-Doğu ve batı blokları sermayenin tezgâhıdır. Türkiye’yi dinsizleştirmek şartı ile batı birliğinden olacaktı. Darbeyi sermaye DP’nin ülkeyi geliştirmesi ve İslami faaliyete izin vermesi sonucu yaptı. Askerler sağı gösterip, solu vurdular. Çok partili demokratik Anayasayı onlar getirdi. Müslümanların serbestçe faaliyet göstermelerini onlar sağladı. Sivil yönetime onlar geçti. CHP, DP kavgasını onlar bitirdi.

 

- Silahlar bırakılsa bile sorun bitmeyecektir. Başkaları yapsa bile eski PKK’lılar yaptı olarak anlaşılacaktır.

- PKK bir iç örgüt değildir. İçteki durumdan yararlanarak dışarı tarafından Türkiye’yi istedikleri zaman yıkmak için kurulmuştur. Artık bu gücünü yitirmiştir. Tasfiye edilmelidir. Yeniden örgütlenmelidir. Sınır dışı etmenin anlamı budur. İki başlı PKK, tek başlı yapılmalıdır. Öcalan kurtarılacaktır. Sonra kime karşı kullanılmalıdır. Ortadoğu’da savaş çıkması için gerekli yerde kullanılacaktır. Bunları yapan ABD değil, tekel sermayedir. Obama bu savaşı önlemeği istemektedir.

 

-Muhalefet ırkçı politikayı desteklemektedir.

- Bu hatalı teşhistir. CHP’nin ırkçılıkla ilgisi yoktur. MHP Kürtleri Türklerin dışında saymamaktadır. Bir devletin iki dili olmaz. Halkının da iki eşit kimliği olmaz. Alt kimlikler olabilir. Ben Türküm ama alt kimliğim Gürcü’dür. Ben Türkçe konuşuyor, Türkçe yazıyorum. Çocuklarım, torunlarım Gürcüce bilmezler ama ben Gürcü dilinin yerel dil olarak yaşamasını isterim. Bir Türk, Gürcü kimliğini kabul etmediği gibi ben de Kürt kimliğini kabul etmem. Ortak torunlarımız olursa onlar Kürt veya Gürcü olmazlar, Türk olurlar.  Geçmişimiz Türk olmazsa bile geleceğimiz Türk’tür. Çünkü evleniyoruz. Ortak dilimiz Türkçedir.

 

- CHP Cumhuriyetin kuruluş ilkelerini takip ediyor, komşulardan ve Türklerden, Müslümanlardan uzak durmayı takip ediyor.

- Bu politika sermayenin dayattığı politikadır. O gün için doğru politika idi. Bu gün ise Osmanlı mantığı ile hakim bir devlet değil de tarafsız, barışçı hükmeden, hizmet eden bir dışa açılma doğrudur.  Hükmederek dışa açılma ise yanlıştır. CHP haklıdır. Türkiye’nin Suriye politikası külliyen yanlıştır. Taşeron olarak yanlıştır. Çünkü sonra atlar tepinir,  biz ezilip gideriz.

 

- Akil adamlar geleceği duygulardan arındırıp, akılla yönlendirmek için kuruldu.

- İlgisi yok. Bunlar akıl adamlar değil, saygın adamlardır, etkin adamlardır. Akil adamlar kenara itilmiştir. Çünkü sermaye onlara söz geçiremez. Tayyip de onları dinlese orda durmaz.

 

- Büyük insanlar, büyük tehlikeler geçirir.

- Şimdi insanoğlunun nereye doğru gittiğini keşfetmeye ve ona göre rota çizmeye mecburuz. Yoksa kayaya çarpar parçalanır. İnsanlığın nereye doğru gittiğini Akdemir’le bastığımız son Anayasa’da değişmez madde olarak önermişizdir.

 "Resmi dile Türkçe, merkezi Ankara, bayrağı al zemin üstünde beyaz ay yıldız, marşı M.Akif Ersoy’un İstiklal şiiri olan; ülkesi ve ulusu ile bölünmez bir bütün olarak, Türk halklarının Türkiye’de kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, insanlık içinde yerinden yönetime saygılı, çoğulcu, demokratik, laik, liberal ve sosyal, hakemlerden oluşmuş, bağımsız, tarafsız, saygın ve etkin yargının denetiminde ve milli orduların güvencesinde çoklu bir hukuk devletidir. Bu hükümleri meclisin ittifakı ile değerlendirilir.”

 

***

- Sorun sadece Kürt sorunu değildir. Sorun, İngilizlerin Türkiye’ye hakimiyeti sorunudur.

- Sermaye Türkiye devletini bir ateist devlet olarak kurmuştur. Ateizmi kontrol altında tutabilmek için Kürt ateistleri silahlandırmıştır. İnanmış Kürtleri de istemektedir. Türkiye başlangıçta sermayenin istediğini yapmıştır. İnönü, Menderes, Demirel, Özal, Evren, Erbakan, Erdoğan bu siyaseti yöneterek bugünkü duruma geldiler.  Şimdi sermaye şaşkındır. Yeni saldırılara geçebilir ama ömrü bitmiştir.

 

- Terörle mücadele ordu ile yapılmıştır. Bu hatalıdır.

-Müdahale edilemeyen bir sıkıyönetim dışında asker iç güvenliği sağlayamaz. Sıkıyönetim kuruldu. Müdahale edildi. Olağanüstü hal ilan edildi, acayip bir şey ortaya çıktı. Şimdi emniyetle ordu birlikte mücadele ediyor. Yanlıştır. Hatalıdır. Önce iç güvenliği yerel yönetime bırakmalıdır. Seçilmiş varlıklar kendi halkından oluşturdukları kolluk güçleri iç güvenliği sağlarlar. Sağlayanlar sıkıyönetim ilan eder ve onlar kaldırırlar. Milli ordu, askeri metotlarla güvenliği sağlar.

 

-Kürtleri itmeyecek, tedavi edecek.

-PKK sorunu, Kürt sorunu değildir. Onlar bizden daha çok bizardırlar. PKK’lılar yapıyor, devlet onlara eziyet veriyor.  PKK’lılar devleti yenemiyor onları eziyor.  Sorun devletin yapılanması sorunudur.

a) Medreseler açılmalıdır.

b) Yönetime aşiretler hakim olmalıdır.

c) Yerinden yönetim sistemi getirilmelidir.

d) Hakemlik sistemi getirilmelidir.  Ondan sonraki sorunları Kürtlerin kendileri çözerler.

 

- Gençlerin hareketi dışarıdan ayarlanmalıdır. İstihbarat ve dış işleri bulmalıdır. MHP’nin muhalefeti yararlı değildir.

- Gençlerin bu hareketini ancak şuurlu bir örgüt çözer. Bu milli istihbarat değildir. Milli okullardır. Milli mabetlerdir. Milli basındır. Milli ordudur.  Sorunlar tespit edilmeli. Milli kuruluşlar, resmen harekete geçip inanarak halkımıza gerçekleri anlatmalıdırlar. Askerliği yapmış genç bilinçlenerek vatanperver olarak memleketine dönmelidir. Onun için astlar, üstlerini kendileri seçmelidirler. Askere, devletlerine inananlar gitmelidir diğerleri bedel vermelidirler.

 

Tamamı için http://haber.stargazete.com/yazar/yolun-neresindeyiz/yazi-744762

 

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

 

Yorum:   

İnsanlığın Geleceği

                Kuran diğer dinlerden farklı olarak ileri uygarlık düzeni getirmiştir.

                  a) Vahye dayanan dinden, akla dayanan düzene geçilmiş, içtihat ve icmalarla insan aklı yönetime ve hayata hakim kılınmıştır. Batılılar bunu ekseriyet sistemine geçerek komikleştirdiler.

                  b) Dine dayalı yönetim biçimlerini kaldırarak, değişik dinlerde olanların bir topluluk içinde birlikte yaşayarak oluşrturdukları düzeni getirilmiştir. Batılılar bunu dinsizlik anlamında laikliğe dönüştürdüler.

                  c) Hakimlik sistemi yerine, hakemlik sistemi getirilmiştir. Ekseriyet demokrasisi yerine, hicret demokrasisini getirmiştir. Birinci Kuran uygarlığında bu uygulanmıştır.

                  d) Merkezi yönetim yerine yerinden yönetim getirilmelidir. Kişi kendi memleketinde çalışır, aile içinde yaşar. Tek başına yaşayamadığı için aşireti içinde yaşar. Kabilesi içinde çalışır. Şa'binde iç güvenliği sağlar, devlet içinde savunmasını gerçekleştirir. İnsanlık içinde uygarlaşmaya devam eder. İbrahim’in başladığı insanları tek millet yapma faaliyeti Kuran’la tamamlanmıştır.

 

Kuran’ın getirdiği ileri düzenin o gün uygulanması mümkün değildi. Kuran emrettiği ibadetlerle insanları uygarlaştırdı.

     a) Karma miras hükümleri hesap ilmini, cebri öğretti.

     b) Kıble ve namaz vakitleri; astronomi, coğrafya ve trigonometriyi öğretti, pusulayı öğretti.

     c) Helal ve haramlar ile kimya ilmini ve biyoloji ilmini öğretti.

     d) Cihat emri barutu ve ateşin gücünü öğretti.

 

Batı bu bilgileri aldı bugünkü sanayi üretti.  Bugünkü müspet ilimleri ortaya koydu.

Sanayinin doğması için sermaye terakümüne ihtiyaç vardı. Faiz meşrulaştırıldı, tekeller oluştu. İnsanlık uygarlaştı. Artık tekel işletmelere gerek kalmadı.

   a) Kâğıt para keşfedilerek merkez bankalarının istenilen paraları üretme imkanı doğdu.

   b) Standart parçalar üretilerek küçük işletmelerde büyük işler yapılır hale geldi. Parçalar da mal oldu.

   c) Nakliyenin ucuzlaması ve gelişmesi sayesinde tüm dünya tek pazar haline geldi.

   d) Devletin ekonomiye müdahalesiyle tekele gerek kalmadı.

Böylece sermayenin faizli düzeni sona ermektedir. Yeni dünya artık hicret demokrasisine,   değişik görüşlerin ve inanışların birlikte yaşamasına,  tekelsiz serbest arz ve talep kanunlarına ve yeryüzüne ortaklık ilkesi içinde sosyal güvenliğe dayalı bir düzen getiriyor.

Türkiye siyasette Adil Düzen’i uygulamalıdır. Dış siyasette ise, yurtta sulh, dünyada sulh ilkesine sıkı bir şekilde bağlanmalıdır. Asla komşularının topraklarına göz dikmemelidir. Asla onlara hükmetme sevdasında olmamalıdır. İkincisi ise Türkiye dünyanın merkezindedir, gümrükleri ve vizeleri kaldırmalı serbest pazar haline gelmelidir. En önemlisi Türkiye bloklardan birine dahil olmamalı, tarafsız kalmalıdır.  Haklıya haklı, haksıza haksız demelidir.  Nihayet Türkiye’de, bilhassa İstanbul’da büyük dinlere Şiilik, Sünnilik, Katolik, Ortodoks ve Protestan, Hinduizm ve Budizm mezheplerine birer bucaklık yer verilmeli, uluslararası merkez haline getirilmelidir. Ayasofya Hıristiyan ve Müslümanların birlikte ibadet ettiği merkez haline getirilmelidir.

Kürt sorunu yoktur, PKK sorunu da kendiliğinden hal olmaktadır.

 

Süleyman Karagülle


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
14.04.2013
13:10

TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ

23.03.2013 tarihinde ilmî makale olarak yazıldı...

*

şimdi de:

İNSANLIĞIN GELECEĞİ

yazıldı...

*

konuya meraklı olanlara hatırlatılır...

selam ve dua ile..

reşad

Reşat Nuri Erol
14.04.2013
13:10

TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ

23.03.2013 tarihinde ilmî makale olarak yazıldı...

*

şimdi de:

İNSANLIĞIN GELECEĞİ

yazıldı...

*

konuya meraklı olanlara hatırlatılır...

selam ve dua ile..

reşad

Reşat Nuri Erol
17.04.2013
11:09

http://haber.rotahaber.com/ozali-yolda-olene-kadar-dolastirmislar-_360907.html

*

AHMET ÖZAL ile yapılan röportajdan bir bölüm:

""ASIL İNCELENMESİ GEREKEN CEMİL ÇİÇEK'TİR" - Tayyip Beyi seviyorsunuz... - Ben Tayyip Bey'i severim. Ama yanlış yönlendirenler olur. Yani danışmanları bir tarafa kabine içinden de var. Mesela beni mezar ticareti yapmakla suçlayan Cemil Çiçek. Ben mezar ticareti yapmadım ama ona cevabı da verdim; 'Menderesin mezarı başında ticareti sen iyi yaparsın' diye. Çiçek çok enteresan bir adamdır. Aslında incelenmesi gereken odur."

Reşat Nuri Erol
17.04.2013
14:30

üstteki habere yapılan bazı yorumlar...

* Çİçek Çok zeki ve akıllı. Onu kim yetiştirmişse iyi yetiştirmiş.Ben Müslümanım diyen uyanık olmalı.söz dinlemeli.burnunun dikine gitmemeli.yoksa al aşağı ederler.meğer ki hala çözememişler.çiçek çiçek gibi devam ediyor.Anayasayı da yarı yolda bıraktı.çünkü görevi buy du. engin öz - 17.04.2013 14:01:28

* Utanmadan şimdiye kadar niçin sustun diye soranlar? Şimsiye kadar susmasa ne olacaktı konuşturacak televizyon mu vardı? hepsi belli tekelin elindeydi. Kaldı ki şimdi bile konuşacak tv bulamamış ki. Rotahabere konuşmuş. Eğer Cemil ÇİÇEK bu işin içindeyse kaç TV'de konuşmasına müsaade ederler. Çemil ÇİÇEK'TEN bende şübheleniyorum. zekiye aktuğ - 17.04.2013 13:37:38

*

ak partinin üst yapısını bileyiz ama orta tabakanın "bilenleri" cemil çiçek ve birkaç ismin çok eskilerden "devşirilmiş" olduğunu bilir..bana kalırsa da bu isimler ak partide bir çeşit "emniyet sübobu" olarak tutulmaktadırlar.. zor - 17.04.2013 11:40:38

*

Herşey dönüp dolaşıp Demirel ve Dalanda kitleniyor.Bunları konuşturmak mümkün olsaydı;Ülkedeki karanlıkların büyük bir kısmı aydınlanırdı. Kartal - 17.04.2013 10:31:43 abiciğim gol gudur!!! bir de Abdülkadir aksu !!! ? - 17.04.2013 10:26:36 Çok ilginç bir ülkeyiz!! cemil Çiçek 1983 te milletvekili, bakan Anap hükümeti!! yıl 2013 Cemil çiçek Meclis başkanı!!! 30 yıldır Kilit isim ve yüksek görevlerde, O bakan olduğunda doğanlar EMEKLİ oldu!!!!!!!!! Abdul kadir AKSU; Maraş olaylarında Maraş Emniyet Müdürü!! 1983 Milletvekili ve bakan, 2013 Milletvekili ve 1-2 yıl öncesine kadar bakandı!!!!!!! Ondan sonra sen kalk 3'lü koolisyon dönemini, bahçelinin 2002 yılını araştıracam de!!!! Millet hayretler içinde!!!!!!!! vakandaş ise bedava makarna ve kömür alma derdinde!! alperen göktürk - 17.04.2013 10:22:43 evet buradaki cümleye iyi dikkat edin verdiği isim Cemil ÇİÇEK tir hatta şöyle düşünün AK PARTİ den neden uzaklaştırılıp meclis başkanı yapıldı incelenmesi lazım X - 17.04.2013 10:22:15

Hüseyin Kayahan
17.04.2013
20:08

Cemil Ciçek, eski "YENİDEN MİLLİ MÜCADELE" derneği üyesi ve çekirdek kadrosundandır diye biliyorum. Bu dernek (elbette her dernek) ayrıca incelenmelidir.

Bugünkü iktidar ağırlıklı olarak MTTB üyesi olanlardan oluşmaktadır...





Sayı: 200 | Tarih: 14.04.2013
Mahir Kaynak
Yolun Neresindeyiz?
İnsanlığın Geleceği
1084 Okunma
5 Yorum
Süleyman Karagülle
Ahmet Hakan
Bir lüzumsuzluk
Alerjiden sonraki adım
1054 Okunma
1 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Barlas
İnanmak ile kuşku arasında savrulan kuşaklar
Yanar Döner Doğrular
1040 Okunma
Tayibet Erzen
Yusuf Kaplan
Kıyametin ayak sesleri...
Hangisi kıyamet?Şimdiki mi?
1033 Okunma
7 Yorum
Ali Bülent Dilek
Mehmet Şevket Eygi
Ahlaksızlık ve Müslümanlar
Tepkisiz Kalmayalım
1018 Okunma
Emine Hocaoğlu


© 2024 - Akevler