31.08.2012

Yakın yarının yazılı medyasına model olacağını sandığım internet gazetesi "Flipboard"un sayfalarından birinde, yan-yana yerleştirilmiş iki fotoğraf vardı.
Birinci fotoğraf 1965'te çekilmişti.
Bu fotoğrafta bir yük taşıma aracı bir ton ağırlığındaki bir aygıtı uçağa yüklüyordu.
Aygıt IBM'in hard diskli ilk süper-bilgisayarı "305RAMAC"tı.
Bu süper bilgisayarın bellek gücü 5 MB'ydi.
İkinci fotoğraf 2011'de çekilmişti.
Bu fotoğrafta bir kişi elinde minik flash-disk tutmaktaydı.
Bu minik cismin bellek gücü ise 256 GB'ydi
Yani ilk süper kompüterin belleğinden 52 bin 428 kat daha güçlüydü bu minik bellek kartı.
Bir başka deyişle 262 bin 144 MB'lik belleği vardı bu minik kartın.
Bu iki fotoğraf arasındaki yıllar boyunca gerçekleşen gelişimin benim yaşamıma yansıması, masa üstü bilgisayarımın belleğinin 2 TB'ye ulaşmış olması değil mi?

Sanal bir kaldıraç
Bu gelişme, belleğin ve bilginin sınırsız güce sahip olması demek değil mi?
Ya da belleğinizin ve ulaşabileceğiniz bilgilerin sanal bir kaldıraçla, adeta sonsuza kadar dayanması anlamına gelmiyor mu bu gelişmeler?
Ne var ki insan beyninin önünde açılan bu ufuk, insanların ve toplumların yaşamına gecikmeli olarak yansıyor.
Bakın bize mesela...
Düşünün ki 20'nci yüzyıl "Geçmiş" oldu.
Ama sosyo-politik yaşamımızın gündemi bazen 20'nci yüzyılın ilk yarısının, bazen de 19'uncu veya 18'inci yüzyılın tartışma konularıyla dolu.
Sanal bir tuşa basıp, bu konuları "Delete" edemiyorsunuz.

Farklı bir dünya
Aynı sırada mesela Hong Kong'daki bir firma dünyanın çok uzak coğrafyalarındaki 1700 üreticiyi organize edip, fabrikası olmayan bir endüstrinin merkezi oluyor ve 10 milyar dolarlık satış yapıyor. Değişim görmezden gelinecek bir olgu değil.
Amerika'yı düşünün.
1960'larda bir Katolik'in, yani John Kennedy'nin başkan seçilmesi herkesi şaşırtmıştı.
Şimdi ise bir siyah derilinin ABD'nin başkanı olması kimseyi şaşırtmıyor.
Önümüzdeki başkanlık seçiminde ise Obama'nın rakibi olan Romney bir "Mormon"... Yani İncil'e ek olarak kendi farklı kutsal kitabı da olan bir inancın sahibi ve rahibi olan Romney, Amerikalılardan oy isteyecek.

Obama yeniden seçilirse...
Ve dünyayı değiştiren Steve Jobs'un inancının ne olduğunu kimse bilmiyordu.
Bilinen şey Amerikan kapitalizminin yıldızı olan Apple'ın ürünlerinin Komünist Parti'nin yönettiği Çin'de yapıldığıydı.
Geçen yüzyılların tartışma konuları ile siyaset yaparken, bizi de sürükleyen değişimi ve gelişimi görmezden gelmeyelim.
Geçen gün çok büyük bir Amerikan finans kurumunun en üst yöneticilerinden biriyle, uzun uzun konuştum. - Geleceği nasıl görüyorsunuz, dedim.
- Eğer Obama yeniden seçilirse, İsrail muhtemelen İran'a saldıracaktır, cevabını verdi.
Biz hâlâ "Yeni bakanlar kimler olacak" sorusuna cevap arayalım burada.

Devamı için Not supported field expression!

Yorum:

Tedayün ve Bilgisayarlar

Bilgisayarın hayatımıza kattığı kolaylıklar ve güzellikler saymakla bitmez. Konu belleğe gelince aklıma hep tedayün ayeti gelir.  Bu ayette yani Bakara suresinin 282. ayetinde Rabbim:

“Az veya çok vadesine kadar yazmaya usanmayın.” der.

Ayetin indiği dönemde bu emrin gerçekleşmesi imkansızdı. Bırakın her şeyi yazmak, vahiy bile derilere varıncaya kadar başka şeylere yazılıyordu, çünkü matbaa diye bir şey yoktu. Ne var ki Müslümanlar kesin bir teslimiyet gösterdiklerinden herhangi bir itirazda bulunmuyorlardı kendileri anlamasa da, bu ayetlerin bir gün anlaşılabileceğini biliyorlardı, tıpkı bizim de bugünün müteşabihatına imanımız gibi. Bugün ise bu ayetin gerçekleşme zamanı gelmiştir. Her şey, yer sıkıntısı çekilmeden yazılıp kayıt altına alınabilir ve kolaylıkla saklanabilir. Hatta bu zorunluluk haline gelmiştir. Artık resmi kurumlarda da, özel kuruluşlarda da neredeyse tüm işlemler internet üzerinden gerçekleştirildiğinden bilgisayar kullanımı kaçınılmaz olmuştur. Bellek sıkıntısı olmaması ise işleri hızlandırmış ve kolaylaştırmıştır. Bize düşen ise bunun tadını çıkarmak ve şükür niyetine çalışmak.