Mahir KAYNAK
Muhalefetten beklenen
13 Kasım 2011 Pazar
Günümüzde dünyada ve bunun etkisiyle ülkemizde büyük bir değişim yaşandığı söylenebilir. Ekonomik krizin sadece ekonomiyle sınırlı kalmayacağı, siyasete de yön vereceğini söyleyenler var. Dünyanın en büyük güç odağı olmayı hedefleyen AB’nin dağılıp dağılmayacağı tartışılıyor.
- Dünyada ekonomik kriz siyaseti de değiştirecek.
- Dünya tarım döneminden sanayi dönemi düzenine geçiyor.
Bir siyasi partinin günü değil geleceği öngörüp politikalar üretmesi ve iktidarın yaptığı hataların düzeltilmesine katkıda bulunması yahut yeni politikalarla iktidara talip olması gerekir. CHP’nin bu konudaki düşünceleri bilinmiyor. Türkiye bölgesel bir güç olacak mı? Bu oluşumu destekleyenler ve karşı çıkanlar kimlerdir? Bunlar hangi gerekçelerle politikalarını oluşturuyor? Hedeflerine ulaşmak için kullandıkları metotlar nedir? Terör bu araçlardan biri mi ve bu örgütü hangi metotlarla kontrol ediyorlar? Karşıt güçler aynı örgütten faydalanıyor mu? Gibi soruların cevaplarını araştırmaları gerekir. Çünkü bir siyasi partinin asıl hedefi ülkeye hizmet etmektir ve iktidara gelmek sadece bu hedefe varmak için kullanılacak bir araçtır.
- Muhalefet durumu tespit etmeli.
- Yalnız muhalefet mi? Başta üniversite, ordu, iktidar partisi, muhalefet partileri, hükümet, dışişleri. Durumu tespit edip gelecek hakkında kararlar almalı. Ne gerek Sermaye onların adına tespit ediyor.
Ülkemizdeki siyasi tartışmalarda bu konulara yer verilmiyor. Ağız dalaşına dönen güncel konulardaki söz düelloları gündemin tamamını işgal ediyor.
- Bu konular tartışılmıyor.
- Kör sağır ve dilsizler nasıl tartışsın?!
Bir savaşa girildiğinde kayıp verilmemesi mümkün değildir. Yani ülkemize karşı terörü kullananların bazı başarıları olması kaçınılmazdır. Böyle bir mücadelede karşı tarafın ulaşmak istediği hedefi imkansız kılmak asıl amaç olmalıdır. Eğer karşı tarafın gerçek hedefini bilmiyorsanız bazı genel ifadelerle olayı açıklarsınız. Mesela terörün amacının ülkeyi bölmek olduğunu söylediğiniz zaman bunun yeni bir devletin kurulması olup olmadığını incelemek gerekir. Çünkü bu büyüklükteki hiçbir halk devlet kuramaz ve bunun büyük bir güç tarafından desteklenmesi gerekir. Ayrıca bu devletin ekonomik, askeri gücü ne olacaktır sorusu da cevaplandırılmalıdır. Şu anda cevap aranan soru şudur: İngiltere’nin dörde böldüğü Kürtler birleşirse nasıl bir yönetim oluşturulmalıdır? Bu birleşme geçmişte yapılan bir hatanın düzeltilmesini değil bölgenin yeniden nasıl şekillenmesi gerektiği sorusunun cevabıdır. Türkiye’nin bölgesel bir güç olmasını destekleyenler onların Türkiye etrafında bütünleşmelerine destek olacak ve bu durum Kürtler açısından büyük bir başarı olacaktır. Ama Kürt politikacılar olaya büyük ölçekten bakmıyorlar, sadece kendi çıkarları için mücadele ediyorlar.
- İngiltere’nin dörde böldüğü Kürtler kendi devletlerini kurabileceklerdir.
- Kürtler devlet kuracak topluluk halinde değildirler. Gaye devlet kurmaları değil mevcut devletleri dağıtmadır.
Bütün bunlara bakarak ülkemizdeki muhalefetin iktidar için büyük bir nimet olduğunu, ciddi hiçbir sorunla uğraşmadığını söyleyebiliriz. Ancak halkın içindeki muhalefet kendilerini temsil eden bir parti bulamamaktan şikayetçidir. Büyük çoğunluk ülkenin geleceğini merak ederken siyaset dedikodular üzerine inşa edilmektedir. Mesela Kürtlere özerklik tanınırsa halkın daha mutlu olacağının tek delili orayı Kürtlerin yönetmesidir. Bugüne kadar orada zaten özerk sayılabilecek bir yönetim vardı ve bölge büyük ölçüde ağalar tarafından yönetilmekteydi. Hiçbir Kürt politikacı ekonomik refahın artırılmasını, eğitimin sağlanmasını istemedi.
- Doğu Kürtler tarafından yönetiliyor.
- Biz borçlanıp yatırım yapıyoruz, onlar yörelerini pazarlıyorlar.
Bir yerlere bayrak dikilmesini isteyenler dünyada dalgalanan birçok bayrak olduğunu ama bu bayrağın altındakilerin bazılarını başkalarının yönettiğini akıldan çıkarmamalıdır.
- Bayrak bağımsızlık için yeterli değildir.
- Sorun düzen sorunudur.
Yorum: Yeni Dünya Düzeni
Gelecekte aile müessesesi var olmaya devam edecektir. Anne, baba, büyükanne büyükbaba 5 kişilik aile yapısı devam edecektir. Bir kadının aynı zamanda iki erkekle buluşması, yakınların cinsi ilişkide bulunması insanlık tarafından suç sayılacaktır.
Ona yakın aile ocaklar oluşturacak ve birlikte yaşayacaklardır. Ocak başkanı mutlak otorite sahibi olacaktır. Ocak değiştirme yeni ocak kurma serbest olacaktır. Ekseriyet demokrasisinin yerini hicret demokrasisi alacaktır. Her ocağın kendi konuşma dili vardır. 3 senelik temel eğitim kurallarla kendi dilleri ile yapılacaktır.
Ona yakın ocak bir araya gelerek tarım veya sanayi kenti kuracaktır. Semt ortak üretimin yapıldığı yer olacaktır. Semt yönetimi bucak merkezinden atanacaktır.
Ona yakın semt bir araya gelecek bucağı oluşturacaktır. Bucak hukuk düzenini oluşturacaktır. Her bucak kendisinin oluşturduğu düzen içinde varlığını sürdürecektir. Her bucağın kendi yazı dili olacaktır. 5 yıllık orta öğrenimini kendileri yapacaktır.
Ona yakın bucak bir araya gelerek bir ilçe merkez bucağını oluşturacaktır. Bucaklar genel hizmetlerin yapıldığı yerler olacaktır. Ürünler buradaki laboratuarlarda kontrol edilip ortak ambarlara verilecektir. Yönetim il merkezinden atananlarca yapılacaktır.
Ona yakın ilçe birleşip bir il oluşacaktır. İlin meclisi bakanları ve kanunları olacaktır. İç güvenliği il sağlayacaktır. İç güvenlik mahkemece öldürülmesine karar verilenleri il kolluk kuvvetinin öldürmesi ile sağlanacaktır. Her ilin kendisine özgü sanat dili olacaktır. 5 yıllık orta öğrenimini kendi dilleri ile yapacaklardır.
Ona yakın il birleşerek bir bölge oluşturulacaktır. Fabrikalar burada kurulacak. Markalaşmış mallar buralarda üretilecektir. İhtisas hizmetleri buralarda yapılacaktır. Buranın yönetimi devlet merkezinden atanan kimselerce yapılacaktır. Mal mübadelesi bölgeler arası olacaktır. Her ilin kendi dili olacak ve orta öğretimini kendi dilleri ile yapacaklardır.
Ona yakın bölge birleşerek bir ülke oluşturacak devlet kuracaktır. Devletlerin orduları olacak ve savunmalarını ordularla yapacaktır. Her devletin bir hukuk dili olacak ve 5 yıllık yüksek öğrenimlerini ülke dilleri ile yapacaklardır.
Bir kıtada yaşayan ülkeler birleşip Avrupa Birliği gibi birlik kuracaklardır. Buranın yönetimi insanlık merkezinden yönetilecektir. Araştırma merkezleri buralarda olacaktır. Uluslararası ekonomik ilişkiler ve ulaşım buralardan sağlanacaktır.
Tüm insanlar birleşerek insanlık merkezini oluşturacaklardır. Böylece gelecek dünya tek topluluk haline gelecek. Ancak iç içe bağımsızlık devam edecektir.
İnsanlığın ordusu olmayacaktır. Tek dünya devleti olmayacaktır. Devletler birliği olacaktır. Her kademede hakemlerden oluşan yargı olacaktır.
Bu insanlık teşkilatının dayandığı kurallar vardır:
a) İç içe teşkilat olacaktır. Ekonomik yapılar merkezi sosyal yapılar bağımsız olacaktır.
b) Merkez bucakların yönetimi taşradan gelen temsilcilerle olacaktır. Taşra bucaklar kendi yönetimlerini kendileri yapacaklardır. Merkez bucaklar taşra halklarına açıktır. Taşra bucakları yalnız onlarındır.
c) Her türlü gümrük vergileri kaldırılmış olacaktır.
d) Her türlü vizeler kaldırılmış olacaktır.
e) Ekseriyet demokrasisi yerine hicret demokrasisi olacaktır. Kişi her zaman yerini değiştirebilecektir. Taşınmazları cari değerle kalanlar almak zorundadırlar.
f) Yargı hakemlerden oluşacak ve yargı tüm kuruluşların üzerinde olacaktır. Silahlı güçler yargı kararlarını yerine getireceklerdir.
Yeni dünya böyle oluşacak. Kürtler doğuda ve İstanbul’da Kürt illerini kurarlar. Türkiye’nin her yerinde Kürt bucaklarını kurarlar. Kendi varlıklarını ve kültürlerini yaşatırlar. İran, Irak, Suriye’de de benzer yapılaşma oluşur.
Devlet olabilmeleri için Kürt illerinin daha adil daha müreffeh yönetimler getirmeleri ve il anayasalarının benzerlik göstermeleri gerekir. Kürt olsun olmasın halk Kürt yönetimi ister. O zaman özel kurallar içinde devlet olabilirler. Her gün Türkiye’den yardım isteyen Kürt halkı biz bağımsız olacağız diyorlarsa bunun manası yoktur.