27 MAYIS 2011
Müslümanlar masum, yani günah işlemez, hata yapmaz değildir. Onlar da insandır, onlar da günah işler, onların da hataları ve eksiklikleri olur. Kur'ana, Sünnete, Şeriata, fıkha, İslam ahlakına sımsıkı sarılırlar, ilahi ve nebevi emirleri yerine getirir, yasak ve haramlardan uzak dururlar, ahlakları düzgün olur, dine hıyanet etmezlerse günahları ve noksanları azalır.
Zamanımızda Türkiye Müslümanlarının belli başlı günahları, noksanları nelerdir? Bunların bir kısmını saymaya çalışacağım.
(1) İtikad yani inanç konusunda büyük bozukluklar vardır. Kur'ana, Sünnete, Selefe aykırı bid'atler çoğalmış ve yayılmıştır. Bilenler bilmeyenleri uyarmamakta, bilgilendirip aydınlatmamaktadır. İtikadi meselelerde küfre kadar giden vahim bid'atler görülmektedir.
(2) Dinin direği olan beş vakit namaz halkın büyük kısmı tarafından terk edilmiştir. Bilenler bu konuda cahilleri, gafilleri, günahkarları uyarmıyor.
(3) Zekatların büyük kısmı Kur'ana, Sünnete, Şeriata göre verilmiyor ve harcanmıyor. Zekat konusunda (a) Temlik, (b) Öncelikle Ümmetin fakir ve miskinlerine, (c) Gerçek şahıslara (tüzel kişilere değil) verilmesi şartlarına dikkat edilmiyor. Şeriat'ın "Zekat parasıyla cami bile yapılamaz" hükmüne rağmen birtakım tüzel kişiler adına zekat toplanıyor ve Şeriat'a aykırı olarak sarf ediliyor.
(4) Ramazan'da büyük şehirlerde alenen nakz-ı sıyam yapılıyor, yeniliyor içiliyor. Müslümanlar bu konuda ellerinden geldiği kadar mahalle baskısı yapmıyor.
(5) İslam'ın temel farzlarından olan emr-i maruf ve nehy-i münker yapılmıyor, yahut yapılması gerekeninin yüzde biri kadar yapılıyor. Bu yüzden toplum fesat içinde kalmıştır.
(6) Kadınların ve kızların tesettürüne ya hiç dikkat edilmiyor, yahut birtakım tesettürlüler Şer'i Tesettür değil, şeytani tesettür kıyafetiyle dolaşıyor.
(7) Kesin yasak ve haramlardan olan riba/faiz son derece yaygındır.
(8) Başta gıybet olmak üzere lisan afetleri korkunç, dehşetli; feci şekilde yaygındır.
(9) Müslümanlar iman eden, namazı kılan, marufla emr ve münkerden nehy eden bir Ümmet olmaktan çıkmışlar, sürü haline gelmişlerdir.
(10) Müslümanlar başlarına ehliyetli bir İmam-ı Kebir veya bir Emirü'l-mü'minin seçerek ona biat ve itaat etmiyor.
(11) Binde 999 Müslümanın evine deccal gözü girmiştir. Müslümanların harim-i ismetleri meyhaneye, geneleve, fısk ve fücur merkezine, Sodom Gomore'ye dönmüştür.
(12) Genel ve yoğun şekilde, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak haram yenilmektedir.
(13) Din sömürüsü, mukaddesat ticareti korkunç boyutlara ulaşmıştır.
(14) Müslümanlarda gerektiği kadar gayret-i diniye ve hamiyet-i diniye kalmamıştır.
(15) Müslümanlar çocuklarını, ileride dine hizmet edecek şekilde değil, çok para kazanacak ve iyi yaşayacak şekilde yetiştirmekte ve yönlendirmektedir.
(16) Bir Müslümana zulm edilince bütün Müslümanlar ayağa kalkıp onu savunmamaktadır.
(17) İslami kesimde israf, lüks, sefahat çok artmıştır.
(18) Müslümanların bir kısmı bozuk düzene ve küfre kanıksamıştır.
(19) Müslümanların büyük kısmı sabah namazı vakti olan seherlerde leşler gibi uyumaktadır.
(20) Bir kısım Müslümanlar arasında bazı din büyüklerini, "Müslüman rühbanları" erbab haline getirme, aşırı şekilde ululama hastalığı baş göstermiştir.
(21) Müslümanlar arasında iman kardeşliği hukukuna riayet kalmamıştır. Müslümanların bir kısmı birbirine düşman olmuştur.
(22) Dini bozmak için kafirler, münafıklar, fasıklar tarafından teşvik edilen dinde reform, dinde değişim, dinde yenilik, ılımlı İslam, BOP'çuluk, Kemalist İslam, kafirler de ehl-i necattır gibi bid'at ve sapıklık hareketleriyle gereği gibi mücadele edilmiyor.
(23) Ülke sathında fuhuş ve zina son derece yaygın hale gelmiştir. Bozuk düzen resmi TC vesikalarıyla bazı kadınlara yasal fuhuş yapma izni vermekte, bundan KDV ve gelir vergisi almaktadır. Müslümanlar bu kötülük ve çirkinlikle gereği gibi ve gereği kadar mücadele etmiyor.
(24) Zina suçu yeni Ceza Kanununda yer almamaktadır. Müslümanlar evrensel ahlaka ve İslam'a aykırı bu durumu gereği gibi protesto etmiyor.
(25) Müslümanların 15 yaşından küçük çocuklarına özel din ve Kur'an dersi verdirmeleri yasaktır. Bunu da gereği gibi protesto etmiyorlar.
(26) Okullarda okutulan din dersi kitaplarında İslam, Kemalizm, M. Kemal bilgileri ve edebiyatı karmakarışıktır. Müslümanlar bundan da gereği kadar rahatsız olmuyor.
(27) Cuma günleri cuma ezanı okununca Müslümanlar işyerlerini kapatmıyor. Bu konuda Müslüman esnaf ve iş sahipleri gereği gibi uyarılmıyor.
(28) Büyük şehirlerde ahlak son derece bozulmuştur. Açık yerlerde, nakil vasıtalarında, cadde ve meydanlarda sevişenler görülmektedir. Bir otobüs şoförü iki genci uyardığı için medyatik linçe tabi tutulmuştur. Müslümanlar bu konuda da gayretsizdir.
(29) Müslüman halkı dini ve ahlaki konularda bilgilendirecek, eğitecek, uyaracak, aydınlatacak, rehberlik yapacak icazetli ve gerçek ulema ve fukaha yetiştiren İslam medreseleri yoktur. Müslümanlar bu yokluğun da pek farkında değildir.
Yukarıda 29 madde yazdım. Daha yazılacak çok günah, isyan, fısk, fücur, gaflet bulunuyor. Durum böyle devam ederse Müslümanlar kurtuluşa eremez.
Acaba abartıyor muyum?.. Abartmadığım kanaatindeyim. Hatta az bile yazıyorum.
Yazının devamı için tıklayınız.
Yorum:
Tekrar çok, çözüm yok!
Yukarıda anlatılanlar düzen değişmedikçe hiç bitmeyecek. Dönüp dolaşıp tekrar anlatılacak. Bunlar düzelse bile İslamiyet gelmiş olmuyor ki bunun için düzenin, sistemin tamamının değişmesi gerekir. Bunun için de Kurandan yola çıkılmalı, bütün sorunların çözümünü oradan bulmalıyız.
Yazarın yapılmasını istediği şeylerin bazıları müminleri bazıları da Müslimleri ilgilendirmektedir. Bu bozuk düzende iş yapacak olan kişi eğer bu düzene uymazsa batar gider. İnsanlar mecburen bu düzende olması gerektiği gibi davranıyorlar. Lüks içinde yaşamak normalde teknolojinin gelişmesiyle olağan gelmektedir. Lüks yaşarken israftan kaçınılması gerektiğinin yanındayım.
Ahlak gerçekten bozulmuş durumdadır. Bunun sebebinin televizyon olduğunu düşüyorum. Eskiden bu kadar orta yerde, meydanda sevişenler yoktu. Televizyonda da bu kadar açık sahneler yoktu. Televizyonlarda gösterilen filmler, diziler yavaş yavaş insanlara normalmiş gibi insanların beynine sokulmaktadır. İnsanların birçoğu televizyon seyretmektedirler. Bunun için televizyonlarda ilmi programlara ve insanları eğitici programlara yer verilmelidir. Özellikle o çok iyi bilen ve kimseyi beğenmeyen ilahiyat hocalarının çıkıp en azından Kuranda bahsedilen yasaklar ve emirleri anlatmalarını istiyorum. İnsanları Kuran okumaya yönlendirebilirlerse o bile faydalı diye düşünüyorum.