Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu Kendin ol… Hangi ben…
24.05.2023
813 Okunma, 1 Yorum

 

Kendin ol… Hangi ben…

Mehmet Tekelioğlu

 

Sıkıcı siyasi tartışmalar bunaltıyor beni. Televizyondaki konuşmalar ifrat tefrit arasında gidip geliyor. Akıl sağlığını korumak isteyenler bunlardan uzak durmalı. Ben de öyle yapıyorum. Zaman zaman başka platformlarda ya müzik dinliyorum ya da seyredilecek filmler listemden seçmeler yapıyorum. Nitekim bir önceki yazıda “Bisiklet Hırsızları” filmini bu düşünceyle önermiştim. Bazan da yakınlarımın, arkadaşlarımın ve film eleştirmenlerinin film ve müzik tavsiyelerine itibar edip ekran başına kuruluyorum.

Bir yakınım bana “Darkest Hour – En Karanlık Saat” filmini tavsiye etti birkaç gün önce. İyi bir film önereceğinden emin olduğum için hemen geçtim ekran başına. Niyetim size bu film hakkında ahkam kesmek değil. Filmde bana çok çarpıcı gelen bir karşılıklı konuşmadan yola çıkarak bir konuda sizin de fikrinize müracaat edeceğim.

“Darkest Hour - En Karanlık Saat” filmi İkinci Cihan Harbi başladıktan sonra 1940 yılının Mayıs ayında Winston Churchill’in Başbakanlıktaki ilk günlerine odaklanıyor. Eylül 1939’da başlayan savaşın ilk aylarında Almanlar Avrupa’da birçok ülkeyi işgal ediyor. Fransızlar ve İngilizler zor günlerin eşiğinde.

Mayıs 1940’ta İngiltere’de Başbakan Neville Chamberlain hükümeti istifaya zorlanıyor. Önerilen Başbakan adayları içinde Winston Churchill de vardır. Bilindiği gibi Churchill, Çanakkale harbinde İngiliz Deniz Kuvvetlerinin komutanlarından biridir ve iyi bir isim bırakmamıştır. Konumuz bu olmadığı için atlayalım. Yalnız şu kadarını ekleyelim. En Karanlık Saat filmi ne Churchill’in Çanakkale günlerine dokunuyor ne de İngiliz emperyalizminin Dünyayı içine soktuğu bunalıma… Film bir Churchill ve İngiltere güzellemesi…

Churchill, Kral’dan Başbakanlığı almak için Saraya gitmeye hazırlanıyor. Eşi onu yollarken “ol” diyor. Churchill “ne olayım” diye soruyor. Eşi “kendin ol” diyor. Sonra Churchill kendi kendine mırıldanıyor: “Acaba hangi kendim olsam?”

İşte bu “Acaba hangi kendim olsam?” sorusuna takıldım ben. Soru kadar “kendin ol” hikmetli sözü de uzun süre zihnimde döndü durdu. Bu hayli zor olmalı pek çokları için. Çünkü ben bu sözde ahlaka davet vurgusu da hissettim. Bilmiyorum bizde de siyasiler kendilerine nasıl bir kimlik tayin edeceklerini kararlaştırmaya çalışırken tereddütler geçiriyorlar mı? Olaydan olaya farklı kimliklere bürünmekte bizimkilerin üstüne yok.

En son Kemal Kılıçdaroğlu verdi bunun bir örneğini. 14 Mayıs’a giderken yaptığı hataları aşırı milliyetçi söylemlerle giderebileceğini düşünüyor olmalı. Biz Kılıçdaroğlu’nun yumuşak ve kuşatıcı üslubunun alıcısı çoktur diye düşünüyorduk. Aldanmış mıyız? Bilmiyorum. Son videolarından birinde göz çıkarmaktan bahsediyordu, masaları yumrukluyordu. İrkildim doğrusu.

Oysa seçim kazanmak istiyorsa ilk turda yapmadıkları daha pek çok şey var. Mesela hayat pahalılığına vurgusu, konuşmalarında ve mitinglerdeki hitabetlerinde çarpıcı değildi. Seçim propaganda faaliyetleri ve reklamlar hayat pahalılığını, geçim sıkıntısını ve enflasyonu belirgin biçimde zihinlere yerleştiremiyordu. 14 Mayıs öncesi bazı gıda paketlerinin bir yıl önceki fiyatlarıyla günümüz fiyatlarını karşılaştıran videosu çok önceden benzerleriyle gündeme getirilebilirdi. Kılıçdaroğlu bu eksiklerini gidereceğine tutmuş göçmen sorununu öne çıkarmış. Ben göçmen sorununa yaklaşımının merhamet yönünün eksik olduğunu daha önce de yazmıştım.

Churchill soruyordu ya “hangi ben” diye, Kılıçdaroğlu da 14 Mayıs’tan sonra “hangi ben” sorusunu sormuş galiba. Sormuş ve bana sorarsanız yanlış olanı seçmiş. Göçmen karşıtlığını birinci sıraya koymuş. Oysa yukarda zikrettiğim hayat pahalılığı ve seçimi bir referanduma dönüştürme gayreti kendisi açısından daha anlamlı olurdu.

Bu durum İngilizlerin gözünden de kaçmamış. The Times gazetesinde “Kılıçdaroğlu perşembe günü kürsüye çıktığında, onun bir kişilik nakli yaptırdığını düşündüyseniz eğer, bu tamamen anlaşılır bir durum olurdu” diye yazmışlar Gazete Duvar’ın naklettiğine göre. Churchill de “hangi ben” diyerek topyekûn savaşı isteyen Churchill’i seçmişti biliyorsunuz.

En temel özgürlüklere karşı çıkan bir Partinin liderliğinden bugünlerdeki özgürlükçü anlayışa yelken açan ve helalleşme kaygısına kapılan Kılıçdaroğlu’nun “hangi ben” tereddüdünü yaşamadığı söylenemez. O tereddüdü selim akılla aşmasını bilmişti.

Yaptığı seçimi tartışmamız gereken yalnız Kılıçdaroğlu değil. Tayyip Erdoğan daha da önde gelir bu konuda.

Kürt sorununa sahip çıkan ve sorunu çözmek için çözüm sürecini başlatan Erdoğan nerede, bugün Kürtleri tereddütlere sevk eden ve hepsini terörist gösterme şeklinde yorumlanabilecek konuşmalar yapan Erdoğan nerede…

Her türlü milliyetçilik ayaklarımın altındadır diyen Erdoğan’la bugün ırka dayalı milliyetçilikten öteye gidemeyen bir Parti ile can ciğer kuzu sarması olan Erdoğan arasında bir kişilik farkı yok mu?

“Biz hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadık ve uygulamayacağız” diyen Tayyip Erdoğan, bu seçimlerde seçim ekonomisinin şahını ortaya koyan Tayyip Erdoğan’ın kendisi mi? “Hangi ben” diye soran bir Erdoğan’la yüz yüzeyiz galiba.

EYT konusunda önceki ve sonraki tutumu, Mısır ve BAE ile ilişkiler için takınılan ikircikli tavır, Rahip Brunson ve Deniz Yücel davalarında hukuk anlayışını zora sokan konuşmalar bize bile “hangi Erdoğan” dedirtmiyor mu?

Ama asıl “hangi ben” sorusunu Tayyip Bey 2017 Anayasa referandumu için sormuş olmalı. Çünkü o günden itibaren Tayyip Erdoğan’ın uzun süre yüreğinin ta derinlerinde hıfzettiği “ben” duygusu herkese aşikâr olmaya başladı.

Hangi ben sorusunu soran sadece Kılıçdaroğlu ve Erdoğan değil. Düşünün, bulursunuz. Ben birini söyleyeyim isterseniz. Menderes’e ne dersiniz?

Sizin fikrinize müracaat edeceğimi söylemiştim yazının başlarında. “Hangi ben” sorusunu size göre en çok kim sormuştur kendi kendine? Bu soruya cevap arayanlar ahlaki bir duruş kaygısına da düşmüşler midir?

mtekeli35@gmail.com

@mtekeli35

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
24.05.2023
05:52


MEHMET TEKELİOĞLU'nun YAZISI ŞU PARAGRAFLA SONA ERİYOR: "Sizin fikrinize müracaat edeceğimi söylemiştim yazının başlarında. “Hangi ben” sorusunu size göre en çok kim sormuştur kendi kendine? Bu soruya cevap arayanlar ahlaki bir duruş kaygısına da düşmüşler midir?

BU PARAGRAF ÇALIŞMA MASAMDAKİ ŞU KİTABI HATIRLATTI...

KİTABIN ADI: "İSLAM TOPLUMUNDA SİYASET AHLÂKI"

YAZARI: MUSTAFA BİLGEN

BİRNCİ BASKI 2020

İKİNCİ BASKI 2021

MİLLÎ GAZETE






Son Yorumlanan Makaleler
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatif- / İsmail Hakkı Satoğlu-2
9.05.2025 420 Okunma
1 Yorum 09.05.2025 06:40
Reşat Nuri Erol
Akevler Kredi ve Yardımlaşma Kooperatifi / İsmail Hakkı
7.05.2025 487 Okunma
1 Yorum 07.05.2025 13:55
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatifi’nin hafızası Nazif Satoğlu-3
6.05.2025 564 Okunma
1 Yorum 06.05.2025 07:58
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatifi’nin hafızası Nazif Satoğlu-2
5.05.2025 671 Okunma
1 Yorum 05.05.2025 08:42
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatifi hafızası Nazif Satoğlu… - 1
4.05.2025 545 Okunma
1 Yorum 04.05.2025 10:41
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-8
3.05.2025 623 Okunma
1 Yorum 03.05.2025 10:21
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-7
2.05.2025 733 Okunma
1 Yorum 02.05.2025 07:32
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-6
30.04.2025 546 Okunma
1 Yorum 30.04.2025 09:32
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-5
29.04.2025 559 Okunma
1 Yorum 29.04.2025 11:19
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-4
28.04.2025 582 Okunma
1 Yorum 28.04.2025 09:34
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-3
27.04.2025 618 Okunma
1 Yorum 27.04.2025 10:59
Reşat Nuri Erol
Prof. Dr. Ahmed Tahir Satoğlu ağabeyimiz…-2
26.04.2025 562 Okunma
1 Yorum 26.04.2025 09:53
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-14
24.04.2025 496 Okunma
1 Yorum 24.04.2025 15:21
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-13
23.04.2025 496 Okunma
1 Yorum 23.04.2025 10:04
Mete Firidin
Rum Suresi ve Yeryüzünün En Alçak veya Daha Alçağı
6.06.2024 1228 Okunma
1 Yorum 22.04.2025 13:31
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-12
22.04.2025 552 Okunma
1 Yorum 22.04.2025 11:29
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-11
20.04.2025 553 Okunma
1 Yorum 20.04.2025 06:53
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-10
19.04.2025 577 Okunma
1 Yorum 19.04.2025 10:05
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-9
18.04.2025 652 Okunma
1 Yorum 18.04.2025 07:39
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-8
17.04.2025 586 Okunma
1 Yorum 17.04.2025 07:19
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-7
16.04.2025 681 Okunma
1 Yorum 16.04.2025 11:10
Mete Firidin
Cehennem Etimoloji
1.04.2025 898 Okunma
4 Yorum 15.04.2025 08:45
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-6
15.04.2025 583 Okunma
3 Yorum 15.04.2025 07:20
Lütfi Hocaoğlu
Dokuz Ayetin Günümüzdeki Anlamı
6.08.2022 1700 Okunma
2 Yorum 15.04.2025 05:25
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-5
14.04.2025 770 Okunma
1 Yorum 14.04.2025 07:47
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-4
13.04.2025 607 Okunma
1 Yorum 13.04.2025 07:28
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-3
12.04.2025 635 Okunma
2 Yorum 12.04.2025 10:09
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-2
11.04.2025 639 Okunma
1 Yorum 11.04.2025 10:18
Reşat Nuri Erol
Gazze; ‘savaş mı, hicret mi’ veya ‘Gazze ve hicret’-1
10.04.2025 718 Okunma
1 Yorum 10.04.2025 10:53
Reşat Nuri Erol
İslam Medeniyeti Vakfı ‘Salı Seminerleri’ günleri…
9.04.2025 633 Okunma
5 Yorum 09.04.2025 09:09
Reşat Nuri Erol
Lokman (5) ‘Ve mâ tedrî nefsun bi-eyyi ardin temût’
9.12.2024 1086 Okunma
2 Yorum 09.04.2025 08:59
Reşat Nuri Erol
Dünyanın Geri Kalanı adına yazılan Açık Mektup
8.04.2025 707 Okunma
1 Yorum 08.04.2025 10:33
Reşat Nuri Erol
GAZZE; bu sessizlik çok ağır geliyor bana
7.04.2025 692 Okunma
1 Yorum 07.04.2025 09:02
Reşat Nuri Erol
Faiz sömürüsü yerine ‘Selem Sistemi’ gelecek-5
6.04.2025 659 Okunma
1 Yorum 06.04.2025 09:09
Reşat Nuri Erol
Faiz sömürüsü yerine ‘Selem Sistemi’ gelecek-4
5.04.2025 699 Okunma
1 Yorum 05.04.2025 07:30
Reşat Nuri Erol
Faiz sömürüsü yerine ‘Selem Sistemi’ gelecek-3
4.04.2025 796 Okunma
1 Yorum 04.04.2025 10:14
Reşat Nuri Erol
Faiz sömürüsü yerine ‘Selem Sistemi’ gelecek-2
3.04.2025 801 Okunma
1 Yorum 03.04.2025 09:35
Reşat Nuri Erol
Faiz sömürüsü yerine ‘Selem Sistemi’ gelecek-1
2.04.2025 753 Okunma
1 Yorum 02.04.2025 10:32
Reşat Nuri Erol
Bir Değerlendirme ve Öneri: Nasıl Belediyecilik?
24.03.2025 716 Okunma
1 Yorum 24.03.2025 13:59
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi-10
23.03.2025 768 Okunma
1 Yorum 23.03.2025 09:50
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 9
22.03.2025 749 Okunma
1 Yorum 22.03.2025 07:10
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 8
21.03.2025 775 Okunma
1 Yorum 21.03.2025 06:54
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 7
20.03.2025 687 Okunma
1 Yorum 20.03.2025 06:16
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 6
18.03.2025 758 Okunma
1 Yorum 18.03.2025 08:14
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 5
17.03.2025 772 Okunma
1 Yorum 17.03.2025 13:21
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 4
16.03.2025 752 Okunma
1 Yorum 16.03.2025 07:09
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 3
15.03.2025 780 Okunma
1 Yorum 15.03.2025 07:21
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 2
14.03.2025 758 Okunma
1 Yorum 14.03.2025 09:30
Reşat Nuri Erol
‘Faizli Sistem’ Yerine ‘Selem Sistemi’ Önerisi - 1
12.03.2025 837 Okunma
1 Yorum 12.03.2025 12:31
Reşat Nuri Erol
Ekonomik küresel krizler ve çözüm önerileri - 3
11.03.2025 735 Okunma
1 Yorum 11.03.2025 06:48


© 2025 - Akevler