ROTA SAVAŞI

ED- Oslo’da gizli toplantı yapıldı. İsrail ile Filistin barıştırılacaktı. Sonra Washington’da açık toplantı yapıldı. Katılanlar anlaşmayı önlemek için katılmışlardı. Türkiye NATO’nun kurucusudur, güçlü üyesidir. NATO Türkiye aleyhindedir. PKK/YPG’yi desteklemektedir. Türkiye F-35 üretiminin ortağıdır. Parası peşin ödendiği halde NATO, uçakları vermemektedir. Ürettirdiği parçaları satın almamaktadır. Türkiye S-400‘ü almak zorunda kalmıştır. Bunu bahane eden NATO, Erdoğan’a cephe almıştır. Muhalefet de cephe alanlar içindedir. Alenen onlarla beraber olmuştur.

SK- Batı Türkiye’yi İslam âleminden koparmayı ve İslam âlemini başsız bırakarak onu haritadan silmeyi hedeflemiştir. Çünkü Kur’an Tevrat’tan daha şuurlu ve etkili bir kitaptır. Kur’an hükümran olunca, Sermaye Tevrat’ı istismar edemeyecektir. Demek ki bütün bunların böyle olması Sermaye’nin dünyayı sömürebilmesi için gereklidir. Ne var ki Sermaye’nin ömrü tamamlanmıştır, tam istihdam gerçekleşmiştir. Kredileşmeli Ortaklık Sistemi takdiri ilahi olarak gelecektir. Sermaye’nin faizli işçilik sistemini bırakmadan varlığını sürdürmesi ilmen ve Kur’an’en mümkün değildir.

İNCİL’İN ŞİFRESİ

ED- Biden’in yemin ettiği İncil Katoliklerin İncilidir. Masonların katıldığı Siyonistlerin İncilidir. Protestanlara ve Ortodokslara karşı İncil’dir. Bu İncil’e ilk yemin eden Kennedy’dir. Biden’in ve Trump’ın küçük kızlarla çekilmiş fotoğrafları vardır. Seçimler onunla kazanılmıştır. Clinton da o gruplardandır. İncil’i ve küçük kızları düşünün.

SK- İncil’de diyor ki; “Sana ‘Zina etmeyeceksin’ dediler, ben de sana derim ki gözün harama kaymasın, kayacaksa onu çıkar, at, bu dünyada kör kal ama ahiretini kurtar”. Şimdi yemin edenler, yemin etmeden önce, o makama gelmeden önce küçük kızlarla o makama gelmek için zina ediyorlar. İnsanlığın bugünkü ıstırabı, bugünkü perişanlığı buradan gelmektedir. Bir taraftan inançların şiddetli bir şekilde yasakladığı fiilleri yapmakta diğer taraftan da halkı kandırmak için İncil’e yemin etmektedirler. “İnandık derler ama inanmamışlardır” ayeti ne kadar veciz bir şekilde bu durumu anlatmaktadır.  

FUTBOL

ED- Koç Ailesi, Rockefeller Ailesi’nin dünyada yakını olan 3-4 aileden biridir. İngiltere dışında kimseye verilmeyen büyük ödüller şatafatlı merasimle Koç Ailesi’ne, Rahmi Koç’a verilmiştir. Fenerbahçe de onların takımıdır. Fatih Terim’i onlar meşhur ettiler. Şimdi de onlar dışlıyor.

SK- Türkiye’de Sermaye’nin meşhur ettiği Müslüman ailelerden ikisi Koç ve Sabancı’dır. Vehbi Koç sonuna kadar Cuma namazlarını kılmıştır. Ömer Sabancı da hacıdır. Mustafa Kemal’in de desteklediği bu iki aile Rothschildler veya Rockefeller ile beraber olmuşlardır. Her ikisi faizle zengin olmuş aileler değildir. Sermaye ile beraber olmakla birlikte Türkiye’yi sömürme yerine Türkiye’ye hizmet ederek zengin olmuşlardır. Sermaye’nin iki türlü davranışı vardır. Biri meşru ve yararlı davranışlardır. O sayede insanlık bugünkü uygarlığa ulaşmıştır. Bir de de fesat ve fitne merkezi olarak faaliyeti vardır. Koç ve Sabancı ailelerinde fitne fesat merkezde değildir. Küçük ve orta sermayeyi iflas ettirmek için Türkiye’de iktidarlar değişir. Anayasalar değişir. Ancak bunları değiştiren ayarlayan merkez Koç ve Sabancı Aileleri değildir. Türkiye’deki temsilcilerin kim olduğu bilinmemektedir. Soros olabilir.

BİR KUŞAK BİR YOL

ED- Bahçeli sonunda konuştu. Kendisinden istenileni yaptı. Gençler bizim her şeyimizdir dedi. “Boğaziçi Üniversitesi bizim geleceğimizin merkezidir.” dedi. “İnsanlık silahla, sömürüyle değil, üniversiteleriyle, akıl ve sevgiyle uygarlaşabilir” ifadelerini kullandı. Bu siyaset Cumhur İttifakı’nın siyaseti olmalıdır.

SK- Boğaziçi Üniversitesi Sermaye’nin üniversitesidir. Sabancı ve Koç desteklemektedir. Derin Yahudi sermayesinin uzantısıdır. Şimdiye kadar Türkiye aleyhinde bir faaliyeti olmamıştır. Şimdi ise Erdoğan’ı başka türlü uzaklaştıramadıkları için onu da harekete geçirdiler. Üniversiteleri kullanarak iktidarları devirme sistemi Türkiye’de yeni değildir. Padişahlar Şeyhülislamların fetvalarıyla azlediliyorlardı. Türk geleneğinde ilmin yeri siyasetin üstündedir. Bu geleneği Batılılar Rusya’da ve İngiltere’de uyguladılar, böylece Sermaye’nin desteğiyle de etkin devletler oldular. 20. yüzyılda fitne başı oldular.  Adil Düzen’e göre İnsanlık Anayasası’nda ilim birinci derecede etkilidir. Ne var ki ilim ekollerden oluşur, ekoller ilimde yarışırlar, şeriatta medreselerin üstünde bir otorite yoktur. Devlet Başkanı aynı zamanda YÖK Başkanı’dır. Yargının denetiminde ekoller arası denge oluşur ve ilim; ekonomi, din ve siyasete hükmetmez, onlara hizmet eder. Onlar değişik ilim adamlarının görüşlerini benimser ve uygularlar. Halkın sokak hareketleriyle iktidara etki etme yerine şeriattaki karar alma şekilleri (25 tanedir) içinde kendi isteklerini ve görüşlerini dört senede bir değil, beş senede bir değil, her gün ifade etme imkânını bulur.

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

YORUM:

Halkın Oyu

Şeriatta halk dayanışma ortaklıkları içinde kendi temsilcilerini açık bir şekilde belirler ve her zaman değiştirebilir. Halk, oyunu bu şekilde kullanmış olur. İlmi, ahlaki, mesleki ve siyasi dayanışma sorumluları aynı zamanda halkın kamudaki temsilcileridir. Temsil ettikleri ortak sayısıyla orantılı oy güçleri vardır. Yetkililer onlara dayanarak, onlara danışarak görevlerini yaparlar. Bu temsilcilik sisteminde merkezden aday göstermek yoktur. Halk kendi adaylarını kendileri seçer ve o sayede temsilciler halkın gerçek temsilcileri olurlar. Her dayanışma ortaklığının en az 20’de 1, en çok 10’da 1 veya 5’te 1 kimsenin temsilcisi olma şartı vardır. Bu şartlarını kaybettiklerinde temsilcilikleri sona erer. Şeriatta ekseriyet demokrasi yoktur, hicret demokrasisi vardır. Yani dayanışma sorumlularını, hizmet sorumlularını herkes değiştirebilir. Ocağını, bucağını, ilini ve ülkesini her zaman değiştirebilir ve bu değiştirmedeki bütün engeller anayasal hükümlerle kaldırılmıştır.