Beş göz
763 Okunma, 1 Yorum
Ergün Diler - Takvim
Süleyman Karagülle

16/03/2019

1-Beş göz

Çinli patronun kızı Kanada’da tutukladı. Çin de buna Yeni Zelanda katliamı ile cevap verdi. Türkiye’ye de mesaj gönderecektir.

- Sermaye dünyayı üçüncü cihan savaşına götürmek istiyor. Şimdilik Çin, Rusya, İran ve Türkiye bir tarafta, ABD ve Arap ülkeleri bir tarafta. Müslümanları Sünni-Şii olarak bölemedi şimdi Acem-Arap olarak bölmeye çalışıyor. Başaramayacak. Araplar İslam alemi ile savaşmazlar.  Birkaç ay sonra Türkiye ve İran, Arabistan ve Kuzey Afrika’yı fethedebilir. Sermaye avucunu yalar. ABD ile dost oluruz.

 

2-Kanlı oyun

Bir ay önce NATO toplantısı yapıldı. Arap NATO’su kurulacak. İsrail yönetecek. Ayasofya yeniden dile getiriliyor. Yeni Zelanda’da katliam yapıldı.  Doğu Türkistan’da Çin baskısı var.

- Türkiye ile İran sıkı durmalılar. İslam alemi bölünmemelidir. Arap NATO’sunu kuranlar İsrail’e yönetim verirlerse bizim için çok iyi olur. Araplar İsrail emrinde bizimle mi savaşacak? İsrail Yahudileri bile bizimle savaşmaz. İsrail’i bize teslim ederler. Osmanlı İmparatorluğu’nun bugünkü Avrupa uygarlığını oluşturmadaki rolü çok daha iyi anlaşılıyor. Selçuklular ve Osmanlılar laik yönetim uyguladılar. Rusya ve İngiltere, Osmanlıları taklit etti. Sonunda Avrupa laik yaşamayı öğrendi. Şimdi herkes Osmanlı yönetimini özlüyor. Türkiye 700 sene Hıristiyanlarla kardeş kardeş yaşadı.  Sermaye ile bir oldular, bugün %1’lere indiler. %80 ekonomi yine onların elinde.

 

3-Yüz yıllık savaş

Türkiye 100 yıldır savaşıyor. Bannon İngiltere ile ABD’yi birleştirmeye çalışıyor.

- Üçüncü cihan savaşı Çin ile ABD arasında çıksın isteniyor.  Dengenin oluşması için Avrupa ailesiyle ABD yanında olmalıdır. Aile içindeki aileyi desteklemekten vaz geçmeliler. Çin birden çökebilir. Çin ile Arap olmayan Müslümanlar ve Rusya sonunda yenilecek, Arap dışı İslam alemi yok edilecek, İslam dini Arapların kavim dini olacak sanıyorlar. Hava alırlar.

 

4-Toplu silah

Futbol silah kadar, Dolar kadar etkili bir araçtır. 25 milyar Dolar ayrıldı. Suudlar devrede, 24 takımla oynanacak.

- Sermaye ülkelerin para transferini yapabilmesi için mekanizmalar kurar. Tübitak bunlardan biridir. Nobel bunlardan biridir. Yap-işlet-devret bunlardan biridir. Göçmenlere destek bunlardan biridir. Futbol transferleri sayesinde o ülkeye Dolar transfer edilir. Oyuncular büyük para alır görünürler ama ellerine bir şey geçmez. Bütün bunlar karşılıksız Dolar’ın değerli olmasından ileri gelir. Bir gecede Dolar sona erebilir. Ertesi gün bütün bunlar patır patır dökülür. Nuh tufanından beter tufan olur. Biz sabırlı olmalıyız. Sosyal tufan geldiğinde gemimiz hazır olmalıdır. Bu da yüz lojmanlı apartmanlardır.

 

 5-Savaş kapıda!

ABD savaş hazırlığında. İngiltere, Türkiye, Rusya ve Çin.

- Bugün İslam alemi iki milyon, Hıristiyanlar 2.5 milyon. Hristiyanları bölmek kolay. ABD ve Avrupa, Rusya ve İngiltere İslam alemini de bölerse denge kurulmuş olacak. İran ve Türkiye kapışmadıkça İslam alemi bölünmez. İslam alemi ne tarafta olursa Hristiyan halkı da bizimle anlaşmış durumda olur. Savaş çabuk bitebilir. Bunu bilen Sermaye İslam alemini bölmedikçe savaş başlamaz. Arap-Acem denemesi başarılı olmaz.

 

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

 

Yorum:

Sermaye-Devletler çatışması

Sermaye 2000 yılına kadar hep başarılı olmuştur.  Rockefeller Ailesi karşılıksız Dolar üretiyor. Rothschildler ailesine veriyordu. Rothschildler Ailesi de bunları yatırıma çeviriyor, yeni iş yerleri üretiyordu. Böylece halk tarım sektöründen sanayi sektörüne kayıyor ve uygarlaşma tamamlanmıyordu. Devletler Sermaye’nin birer zaptiyesi idi. NATO ve Varşova Sermaye’nin bekçiliğini yapıyordu.

 

Yeryüzünde tam istihdam sağlanmayınca Rothschildler yeni yatırım alanı bulamadı. Yeteri kadar Dolar yeryüzüne sürülmüştü. Rockefeller savaş istedi. Rothschild karşı çıktı, “Bunlar benim fabrikalarım, bu halk benim işçim. Ben kendi fabrikalarımı bombalayamam, kendi işçilerimi öldüremem.” dedi. Araları açıldı, bundan yararlanan Devletler güçlendi. Devletler de Sermaye kadar güçlü oldular.

Bugün devletlerin orduları var, silahı var. Sermaye’nin de serveti var, Dolar’ı var. Birbirini yenemiyorlar.

Gelecekte ya Sermaye’nin ordusu olacak ya da devletlerin Dolar’ı olacaktır. Ancak bir tarafın zaferi böyle olur.  Bunların hiç birisi olmayacak. Ortaklık düzenini, Adil Düzen’i Kur’an düzenini, barış düzenini kim yakalarsa zafer onundur. Bunun ilk adayı da Türkiye’dir. Hıristiyanlar ve Müslümanlar Akevler’de birleşecekler, üçüncü bin yıl uygarlığı böyle kurulacak.

Kur’an’ı biz böyle anlıyoruz.

 

 

Süleyman Karagülle


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
24.03.2019
11:17

1967...1968...1969...AKEVLER 53 YILDIR ÇALIŞIYOR...2017...2018...2019

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1006

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1006. Hafta - 23 MART 2019 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

 

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1006. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?”      (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M  TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.”      (Hadis)

Adres: AKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİ,  Zafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL    Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada “OKUNMASI, ANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

 

***

 

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

Nazarbayev Görevi Bıraktı

***

Sona doğru son seçim yorumum

Süleyman KARAGÜLLE

 

***

 

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

İnnellâhe yudhilu.. cennâtin tecrî min tahtihâ’l-enhâru…

Seçim; o ziyaret ve nasihati unutmadı, inşallah…

Seçmen kooperatifleşmeli, belediye desteklemeli

Patron halktır, belediye halka hizmet için vardır

Millî Görüşün efsane ‘Garson Belediye Anlayışı’

Reşat Nuri EROL

 

***

 

HAC SÛRESİ - 8. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

يَاأَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ إِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ عَظِيمٌ (1) يَوْمَ تَرَوْنَهَا تَذْهَلُ كُلُّ مُرْضِعَةٍ عَمَّا أَرْضَعَتْ وَتَضَعُ كُلُّ ذَاتِ حَمْلٍ حَمْلَهَا وَتَرَى النَّاسَ سُكَارَى وَمَا هُمْ بِسُكَارَى وَلَكِنَّ عَذَابَ اللَّهِ شَدِيدٌ (2) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يُجَادِلُ فِي اللَّهِ بِغَيْرِ عِلْمٍ وَيَتَّبِعُ كُلَّ شَيْطَانٍ مَرِيدٍ (3) كُتِبَ عَلَيْهِ أَنَّهُ مَنْ تَوَلَّاهُ فَأَنَّهُ يُضِلُّهُ وَيَهْدِيهِ إِلَى عَذَابِ السَّعِيرِ (4) يَاأَيُّهَا النَّاسُ إِنْ كُنْتُمْ فِي رَيْبٍ مِنَ الْبَعْثِ فَإِنَّا خَلَقْنَاكُمْ مِنْ تُرَابٍ ثُمَّ مِنْ نُطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ مِنْ مُضْغَةٍ مُخَلَّقَةٍ وَغَيْرِ مُخَلَّقَةٍ لِنُبَيِّنَ لَكُمْ وَنُقِرُّ فِي الْأَرْحَامِ مَا نَشَاءُ إِلَى أَجَلٍ مُسَمًّى ثُمَّ نُخْرِجُكُمْ طِفْلًا ثُمَّ لِتَبْلُغُوا أَشُدَّكُمْ وَمِنْكُمْ مَنْ يُتَوَفَّى وَمِنْكُمْ مَنْ يُرَدُّ إِلَى أَرْذَلِ الْعُمُرِ لِكَيْلَا يَعْلَمَ مِنْ بَعْدِ عِلْمٍ شَيْئًا وَتَرَى الْأَرْضَ هَامِدَةً فَإِذَا أَنْزَلْنَا عَلَيْهَا الْمَاءَ اهْتَزَّتْ وَرَبَتْ وَأَنْبَتَتْ مِنْ كُلِّ زَوْجٍ بَهِيجٍ (5) ذَلِكَ بِأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْحَقُّ وَأَنَّهُ يُحْيِي الْمَوْتَى وَأَنَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ (6) وَأَنَّ السَّاعَةَ آتِيَةٌ لَا رَيْبَ فِيهَا وَأَنَّ اللَّهَ يَبْعَثُ مَنْ فِي الْقُبُورِ (7) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يُجَادِلُ فِي اللَّهِ بِغَيْرِ عِلْمٍ وَلَا هُدًى وَلَا كِتَابٍ مُنِيرٍ (8) ثَانِيَ عِطْفِهِ لِيُضِلَّ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ لَهُ فِي الدُّنْيَا خِزْيٌ وَنُذِيقُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَذَابَ الْحَرِيقِ (9) ذَلِكَ بِمَا قَدَّمَتْ يَدَاكَ وَأَنَّ اللَّهَ لَيْسَ بِظَلَّامٍ لِلْعَبِيدِ (10) وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَعْبُدُ اللَّهَ عَلَى حَرْفٍ فَإِنْ أَصَابَهُ خَيْرٌ اطْمَأَنَّ بِهِ وَإِنْ أَصَابَتْهُ فِتْنَةٌ انْقَلَبَ عَلَى وَجْهِهِ خَسِرَ الدُّنْيَا وَالْآخِرَةَ ذَلِكَ هُوَ الْخُسْرَانُ الْمُبِينُ (11) يَدْعُو مِنْ دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَضُرُّهُ وَمَا لَا يَنْفَعُهُ ذَلِكَ هُوَ الضَّلَالُ الْبَعِيدُ (12) يَدْعُو لَمَنْ ضَرُّهُ أَقْرَبُ مِنْ نَفْعِهِ لَبِئْسَ الْمَوْلَى وَلَبِئْسَ الْعَشِيرُ (13) إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يُرِيدُ (14) مَنْ كَانَ يَظُنُّ أَنْ لَنْ يَنْصُرَهُ اللَّهُ فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ فَلْيَمْدُدْ بِسَبَبٍ إِلَى السَّمَاءِ ثُمَّ لْيَقْطَعْ فَلْيَنْظُرْ هَلْ يُذْهِبَنَّ كَيْدُهُ مَا يَغِيظُ (15) وَكَذَلِكَ أَنْزَلْنَاهُ آيَاتٍ بَيِّنَاتٍ وَأَنَّ اللَّهَ يَهْدِي مَنْ يُرِيدُ (16) إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَادُوا وَالصَّابِئِينَ وَالنَّصَارَى وَالْمَجُوسَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا إِنَّ اللَّهَ يَفْصِلُ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّ اللَّهَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ (17) أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يَسْجُدُ لَهُ مَنْ فِي السَّمَوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ وَالشَّمْسُ وَالْقَمَرُ وَالنُّجُومُ وَالْجِبَالُ وَالشَّجَرُ وَالدَّوَابُّ وَكَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ وَكَثِيرٌ حَقَّ عَلَيْهِ الْعَذَابُ وَمَنْ يُهِنِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ مُكْرِمٍ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يَشَاءُ (18) هَذَانِ خَصْمَانِ اخْتَصَمُوا فِي رَبِّهِمْ فَالَّذِينَ كَفَرُوا قُطِّعَتْ لَهُمْ ثِيَابٌ مِنْ نَارٍ يُصَبُّ مِنْ فَوْقِ رُءُوسِهِمُ الْحَمِيمُ (19) يُصْهَرُ بِهِ مَا فِي بُطُونِهِمْ وَالْجُلُودُ (20) وَلَهُمْ مَقَامِعُ مِنْ حَدِيدٍ (21) كُلَّمَا أَرَادُوا أَنْ يَخْرُجُوا مِنْهَا مِنْ غَمٍّ أُعِيدُوا فِيهَا وَذُوقُوا عَذَابَ الْحَرِيقِ (22) إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يُحَلَّوْنَ فِيهَا مِنْ أَسَاوِرَ مِنْ ذَهَبٍ وَلُؤْلُؤًا وَلِبَاسُهُمْ فِيهَا حَرِيرٌ (23) وَهُدُوا إِلَى الطَّيِّبِ مِنَ الْقَوْلِ وَهُدُوا إِلَى صِرَاطِ الْحَمِيدِ (24) إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا وَيَصُدُّونَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمَسْجِدِ الْحَرَامِ الَّذِي جَعَلْنَاهُ لِلنَّاسِ سَوَاءً الْعَاكِفُ فِيهِ وَالْبَادِ وَمَنْ يُرِدْ فِيهِ بِإِلْحَادٍ بِظُلْمٍ نُذِقْهُ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ (25) وَإِذْ بَوَّأْنَا لِإِبْرَاهِيمَ مَكَانَ الْبَيْتِ أَنْ لَا تُشْرِكْ بِي شَيْئًا وَطَهِّرْ بَيْتِيَ لِلطَّائِفِينَ وَالْقَائِمِينَ وَالرُّكَّعِ السُّجُودِ (26) وَأَذِّنْ فِي النَّاسِ بِالْحَجِّ يَأْتُوكَ رِجَالًا وَعَلَى كُلِّ ضَامِرٍ يَأْتِينَ مِنْ كُلِّ فَجٍّ عَمِيقٍ (27) لِيَشْهَدُوا مَنَافِعَ لَهُمْ وَيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ فِي أَيَّامٍ مَعْلُومَاتٍ عَلَى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَكُلُوا مِنْهَا وَأَطْعِمُوا الْبَائِسَ الْفَقِيرَ (28) ثُمَّ لْيَقْضُوا تَفَثَهُمْ وَلْيُوفُوا نُذُورَهُمْ وَلْيَطَّوَّفُوا بِالْبَيْتِ الْعَتِيقِ (29) ذَلِكَ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللَّهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّهِ وَأُحِلَّتْ لَكُمُ الْأَنْعَامُ إِلَّا مَا يُتْلَى عَلَيْكُمْ فَاجْتَنِبُوا الرِّجْسَ مِنَ الْأَوْثَانِ وَاجْتَنِبُوا قَوْلَ الزُّورِ (30)

 

***

 

حُنَفَاءَ لِلَّهِ غَيْرَ مُشْرِكِينَ بِهِ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَكَأَنَّمَا خَرَّ مِنَ السَّمَاءِ فَتَخْطَفُهُ الطَّيْرُ أَوْ تَهْوِي بِهِ الرِّيحُ فِي مَكَانٍ سَحِيقٍ (31) ذَلِكَ وَمَنْ يُعَظِّمْ شَعَائِرَ اللَّهِ فَإِنَّهَا مِنْ تَقْوَى الْقُلُوبِ (32) لَكُمْ فِيهَا مَنَافِعُ إِلَى أَجَلٍ مُسَمًّى ثُمَّ مَحِلُّهَا إِلَى الْبَيْتِ الْعَتِييقِ (33) وَلِكُلِّ أُمَّةٍ جَعَلْنَا مَنْسَكًا لِيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ فَلَهُ أَسْلِمُوا وَبَشِّرِ الْمُخْبِتتِينَ (34) الَّذِينَ إِذَا ذُكِرَ اللَّهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِرِينَ عَلَى مَا أَصَابَهُمْ وَالْمُقِيمِي الصَّلَاةِ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَ (35)

 

حُنَفَاءَ لِلَّهِ

XuNaFAEa LielLAvHı (XuNaFAEa LielLAvHı)

“Allah’a hanifler olarak”

“Evsanın ricsinden ictinab ediniz ve kavlin zurunden ictinab ediniz” emrini verdikten sonra bu içtinabın nasıl yapılacağını ifade etmektedir.

حُنَفَاءَ kelimesi ile tanımlamaktadır. Yani evsandan ictinab etmek ve kavlin zurundan ictinab etmek menfi fiillerdir. O menfinin gerçekleşmesi için yerine müsbet bir şeyin konması gerekir. Kevn boşluğu kabul etmez. Bir kaptaki havayı boşaltmak isterseniz yerine başka bir şey koymalısınız. Yoksa havayı azaltırsınız ama boşaltamazsınız. Mevcut şirk düzenini ortadan kaldırmak için yerine başka düzen konması gerekir. Bunun Allah’a hanif olmakla gerçekleşeceğini söylüyor Allah. 

حَنْفَاء eğildiği zaman kırılmayan yaş çalıdır. Esnek çubuk demektir. حَنَفَ asla dönmek demektir.

ح hareketi, ن belirsizliği, ف ayrılıp bitişik kalmayı ifade eder.

Allah için hanif olmak demek esnek olmak demektir, kırılmadan eğilmek demektir. Varlığını koruyacaksın ama topluluğa uyum sağlayacaksın. Toplulukla çıkarını paralelleştireceksin. Öyle iş yapacaksın ki o hem sana yararlı olacak hem de topluluk için yararlı olacak. Malını pahalı satmak senin için yararlıdır, topluluk için de yararlıdır. Çünkü en çok muhtaç olanı bulursun yahut en uygun yerde kullanılmasını sağlarsın. Alırken de malı en ucuz alacaksın. Böylece malı hem senin hem de topluluğun çıkarına kullanmış olacaksın. Arz ve talep kanunlarına uymak hunefadan olmak demektir.

Ekonomide arz ve talep kanunları, siyasette ise ortak irade hunefanın temelidir.

Aramızda bir başkan seçeceğiz. Başkan olarak o toplulukta en çok istenen birini bulmamız gerekir. Biz bunu şöyle yapıyoruz. Herkes diğerlerini başkanlık için sıralıyor. Yani diyor ki; ben başkan olarak önce bunu, sonra bunu, sonra bunu istiyorum. Bu sıraların tersini alıp topluyoruz, en büyük sayıdan başlayıp sıralıyoruz. Dolayısıyla topluluğun içinde en çok istenen kişiyi buluyoruz.

Bu sistem üzerinde tartışılabilir. Bundan daha fazla topluluğun istediği bulunabilir. Ama esas olan başkanı seçerken topluluğun en çok istediği kimseyi bulmaktır.

Ekseriyet sisteminde ise yarısı istiyor yarısı istemiyor, birbirini götürüyor, üç beş kişinin istediği başkan oluyor.

Bir toplulukta yaşayanları aynı başkanı isteyenler olarak tarif ediyoruz. O topluluk Allah’ın halifesi olur. Bir kimse eğer birisinin o toplulukta olmasını istemiyorsa hakemlere gidip onun sürülmesini sağlayabilir yahut kendisi gider. Ama ben bunun başkanlığını kabul etmiyorum diyemez.

...






Sayı: 510 | Tarih: 24.03.2019
Mehmet Barlas
Kılıçdaroğlu’nun var olması Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hak
İcraat zamanı da gelecek mi?
855 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Hakan
Beni Ankara Şehir Hastanesi’ne emanet ediniz
Büyük hastaneler sağlığı çökertir
852 Okunma
1 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Yusuf Kaplan
Dünyanın Müslümanlaşması korkusu!
TERÖRE ÇÖZÜM ADİL DÜZEN DAYANIŞMA ORTAKLIKLARI
831 Okunma
Ali Bülent Dilek
Ergün Diler
Beş göz
Sermaye-Devletler çatışması
763 Okunma
1 Yorum
Süleyman Karagülle
Uğur Dündar
İstanbul’un güzel abisi!.. 24 Mart 2019
Ekrem İmamoğlu
763 Okunma
Hüseyin Bağdatlı


© 2024 - Akevler