22.11.2018
80 milyonu aşkın ve birbirine benzemeyen insanları bir arada tutan tek şey herhalde aynı devletin vatandaşı olmak değildir. İki kişi bir araya gelip dünü ve bugünü tartıştıkları zaman, onları ayıran değil birleştiren öğelerin daha çok olduğunu hemen görürler. Siyasi görüş farklarını bu ortak yanlar geride bırakır.
İttifaklar sonrasında
Aslında bu uzlaşma kültürünün en fazla ihtiyaç duyulduğu alan siyasettir.
Ama nedense siyaset dünyamız bizi birbirimizden ayıran ve hatta birbirimize düşman kılan özelliklerimizi ön planda tutmakta. Seçim dönemlerindeki zorunlu ittifakların etkinliği biter bitmez, dünün ortakları birbirleriyle kavgaya başlıyorlar.
Kavga konusu üretimi
Tamamı için https://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2018/11/22/uzlasma-kulturu-siyasi-ittifaklari-mumkun-kiliyor
Yorum:
Çıkarlar uzlaşmayı mümkün kılıyor veya kılmıyor
Paylaşmamanın, başkasını istememenin çok yaygın olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Yeryüzü tüm canlılara yetecek kadar büyük ve verimliyken hala gözü komşunun tavuğunda olan liderler sayesinde bir avuç toprak için, petrol için, maden için binlerce canlı feda edilebiliyor.
Sadece insanların değil, hayvanların da, bitkilerin de, atmosferin de, iklimin de hasılı tüm doğanın da zarar gördüğü bir girdapta tek kazanan daha doğrusu kazandığını zanneden küresel Sermaye oluyor. Tabii her zamanki gibi Allah’ın mekri unutulmuş, yok sayılış durumda.
İyilik ve hizmet paydasında birleşmek çok kolayken hala geçici ve bireysel çıkarlar için bir araya geliniyorsa elbette bunun vadesinin de kısa olacağı bilinmelidir. Zaman herkese ayna tutar, er ya da geç.