07.11.2018
Erdoğan: emperyalist baskılarla dolu bir dünya istemiyoruz
Bazı durumlar var olsalar da kabul edilemezler. Hukuk diye bilinen kurallar düzenini yok sayan söz konusu durumlar, ancak güçlü zorbaların baskıları ile geçerli olabilirler. Ve sonunda bu hukuk dışı zorbalıklar bunları tezgâhlayan ülkeleri vurur.
Son büyük zorbalık
Sözünü ettiğimiz bu hukuk dışı zorbalıklara son örnek ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımlardır.
İran'la yapılan uluslararası anlaşmayı tek başına yok sayan Trump yönetimi, şimdi dolar kozunu kullanarak İran'ı ekonomik açıdan çökertmeyi amaçlıyor.
ABD bu yaptırımlardan aralarında Türkiye'nin de bulunduğu sekiz ülkeyi 180 gün için muaf tuttu.
Ancak bu istisnanın da gerekçesi, özellikle petrol fiyatlarının anormal yükselmesini önlemekmiş.
Kabul etmiyoruz
Tamamı için https://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2018/11/07/erdogan-emperyalist-baskilarla-dolu-bir-dunya-istemiyoruz
Yorum:
Ah, vah sorunları çözmez
Keşke her şey bizim isteklerimiz doğrultusunda var olsa ve dünyanın seyri buna göre olsa. Erdoğan veya başka bir dünya liderinin emperyal düzene, kapital uygulamalara en ufak bir müdahalesinin olamayacağını gayet net şekilde gördük. Devamlı “Bizimle uğraşıyorlar, ekonomimizi sarsıyorlar.” demek, “Benim ülkem kendi ayakları üzerinde duramıyor, ben bu ülkeyi yönetemiyorum, dışa bağımlı yaşıyorum o yüzden her rüzgârda sarsılıyorum ve kendimi koruyacak gücüm de yok.” demektir.
Çaresi de suçluyu dışarda aramak değil, kendine ayna tutmaktır. Bugün İran’a yapılan yaptırımlar her ana bize de dönebilir. Dışardan saldırı gelesini beklemek yerine, kalıcı bir koruma oluşturmalıyız kendimize. Bunun için de üretmek gerekiyor, üretmek.