15 Temmuz direnişi, diriliş ruhuna dönüştürülmeli
15 Temmuz 2018, Pazar
YUSUF KAPLAN
15 Temmuz, NATO’nun FETÖ eliyle gerçekleştirdiği bir darbe ve işgal girişimiydi.
Bin yıl adalet, hakkaniyet ve kardeşliğin yeryüzünde hâkim olması için mücahede eden, mücadele veren bu toprakların çilekeş insanlarının nihâî olarak tarihe gömülme saldırısıydı.
Ama bu toplum, bu saldırıyı, destansı bir direnişle püskürttü ve tarih yazdı.
Bize düşen, 15 Temmuz gecesi tankların önünde dimdik durarak yazdığımız destansı tarihi, ortaya koyduğumuz tarihî direnişi, bir diriliş ruhuna dönüştürerek tarih yapmaktır.
15 TEMMUZ DESTANININ İÇİNİN BOŞALTILMASINA İZİN VERİLMEMELİ!
....................................
15 TEMMUZ DİRENİŞİNİ DİRİLİŞ RUHUNA DÖNÜŞTÜRMELİYİZ...
Şunu aslâ unutmayalım: İslâm, bu toplumun yegâne omurgası ve tarih-yapıcı ruhudur.
İslâm’ı kaybedersek, hiç bir şeyi kazanamayız: Bu ülkeyi, emperyalistlere, leş kargalarına dekor yapmış oluruz. Emperyalistlerin emellerini gerçekleştirmelerinin önünü sonuna kadar açmış oluruz.
Ki, bu, bu toplumun intiharı demektir.
Yine bu, emperyalistlerin dünya üzerinde mutlak hegemonya kurmalarının önündeki en büyük engelin kaldırılması -yani medeniyet iddialarıyla kuşanacak müslüman bir Türkiye’nin tarihten silinmesi- demektir.
15 Temmuz direnişi, bir milattır: Emperyalistlere ve uşaklarına verilmiş tarihî ve destansı bir cevaptır.
15 Temmuz direnişi, iki asırdır, sürüklendiğimiz cendereden çıkmamız, devleti ele geçirerek bu toplumun ruh köklerini yok etmeye çalışan şebekelerin elinden devleti kurtarmamız ve devletle milletin aynı hedeflerde buluşmasını sağlayarak tarihî bir yürüyüşü başlatmamız demektir.
O yüzden 15 Temmuz direnişini, bir diriliş ruhuna dönüştürmek zorundayız. Vesselâm.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/15-temmuz-direnisi-dirilis-ruhuna-donusturulmeli-2046459
YORUM;
DİRENİŞTEN DİRİLİŞE ADİL DÜZENLE!
Yazarımız 15 temmuzun 2.yıldönümü yazısında " O yüzden 15 Temmuz direnişini, bir diriliş ruhuna dönüştürmek zorundayız." diyerek konuyu bağlamış.
Sahabeden Hz.huzeyfe dermiş ki insanlar hz.peygamberden hep hayırları sorarlardı bende fitnelerden sorardım.
Ben de Yusuf Kaplanın temenni ve isteklerinin nasılını sormakla kendimi görevlendirmiş
gibi hissediyorum.
Yani 15 temmuz direnişi nasıl bir dirilişe dönüşür.
Zaten bu konularda görebildiğimiz kadarıyla son 50 yıllık İslami çalışmalara bakıldığında Akevler'den başka somut,mekanizmalar ve projeler bağlamında çalışma yapan da yok.
Tek cümleyle ifade edecek olursak dirilişin yolu Adil Düzeni öğrenme,olgunlaştırma
ve uygulamayla olur demektir.
Birinci olarak bağımsız basını ve yayını müslümanlar kuramadıkları sürece Adil Düzenin
yaygınlaşması ve uygulanması gecikecek demektir.
Ama bu ihtimalin çok zayıf olmasının yanında Allahın bazen sıçramalar şeklindeki
icraatleri de olmaktadır.
Türkiye'mizde bütün şartlar insan gurupları, sosyal haberleşme,internet açısından hazırlanmıştır.
Şimdi Akevler Adil Düzen çalışanları 2.Akevler hamlesine başlamışlardır inanıyor ve ümit
ediyoruz ki bu hamle önümüzdeki 10 yıl içinde meyvesini verecek semt kooperatifleri
kurulacak ve Allah'ın bunun için hazırladığı gurupları da bunları ülke genelinde
yaygınlaştıracaklardır.
Geç olsun ama temiz olsun diye bir laf vardır.
Gelin bununla ilgili özet bir paragrafla yazımızı bitirelim." Hainlerden kötülükleri kaldırmak için mücadele etme. Hak hukuk tanımayan, yendiği zaman insanın elinden lokmasını alan bir topluğun düzelmesi için tek başına mücadele etme.
Bu maksatla önce onların şerrinden korunmak için örgütlenin. Bu örgütlenme nasıl olacaktır?
1. “Bir Dayanışma ve Hizmet Kooperatifi” kuracak, bu kooperatife canlarınızla ve mallarınızla küçük de olsa katılacaksınız. Bu kooperatif 25 Genel Hizmeti ortaklarına yapmaya çalışacaktır.
2. “Bir Market” ve “Marketler Zinciri” kurarak Genel Hizmeti onunla finanse edeceksiniz.
3. Bir mahalle, hattâ bir apartmana taşınarak “İslâmî bir aşiret” oluşturacaksınız.
4. Bir arazi üzerinde “Kooperatif Evleri” yapacaksınız. Ortaklara tapu vermeyeceksiniz. Şeriata göre yaşamayanları kooperatiften çıkaracaksınız.
İşte böyle siteler kurduktan sonradır ki, siyasi parti kurabilirsiniz, Adil Düzen Partisi kurabilirsiniz. İşte bundan sonradır ki, artık bu kendisine ihanet eden gizli kuruluşlarla mücadeleye girişirsiniz.
“İşte şimdi siz” hitabı, Adil Düzen teşkilatı olduktan sonra, o cemaat artık bunlarla mücadele ederler.
Yukarıda tekil sığası, burada çoğul sığası; yani baştan tek olarak başlarız, sonunda cemaat oluruz. Medine’ye hicret ederiz. Ondan sonra düzeni değiştireceğiz, rüşvet düzenini Adil Düzene dönüştüreceğiz.-SÜLEYMAN KARAGÜLLE- (http://www.akevler.org/AkevlerKitaplar/441/40/22-NISA-107-113-NISA-SURESI-TEFSIRI4sure)