Marketlerde bebek maması hırsızlığı niçin artıyor?..
673 Okunma, 0 Yorum
Uğur Dündar - Sözcü
Hüseyin Bağdatlı

Marketlerde bebek maması hırsızlığı niçin artıyor?..

16 Mart 2018

Uğur DÜNDAR

Önceki gün ünlü bir marketler zincirinde üst düzey yönetici olan dostumla konuşurken, söz döndü dolaştı ürün hırsızlıklarına geldi. Meğer son dönemde en çok çalınan ürünlerin başında çocuk mamaları geliyormuş!..
Nedenini sordum. 
“Hem büyük boyutlara varan işsizlik, hem de bilinçsiz toplum kesimlerinde doğum oranlarının artması” dedikten sonra, yürek yakan bir örnek verdi:
“Kısa süre önce kucağında altı aylık bebeğiyle 2 paket mama çalan bir kadın yakaladık. Ağlayarak eşinin işsiz, üstelik ileri derecede kanser hastası olduğunu söyledi. Anlattıklarına bakılırsa, ikiz küçük çocukları daha varmış. Onlara evlerde temizlik işleri yaparak bakıyormuş. Ancak kocası yatağa mahkum olunca, temizliğe de gidemez olmuş!.. 
Çalmasa saatlerdir besleyemediği bebeğinin ölmesinden korkmuş!..”
Polis çağırıp, işlem yaptırmaya hazırlanıyorduk ki, aklıma söylediklerini soruşturmak geldi. Çünkü bazı hırsızların mamaları dışarıda satmak için çaldıklarını biliyoruz.Arkadaşlardan birini görevlendirerek kadının verdiği adrese gidip bakmasını söyledim. Bir saat sonra döndüğünde, ağlamamak için kendini zor tutar haldeydi. Varoştaki evde tam bir sefalet tablosuyla karşılaşmış. Üstelik hasta adamcağız yatağında inim inim inliyormuş.
Kadını polise teslim etmek yerine, “başımızın gözümüzün sadakası olsun” diyerek, çocuk mamaları ve diğer ihtiyaç malzemeleriyle dolu bir koliyle evine gönderdik.
Bunu yaparken bir daha böyle bir davranışa yeltenmemesini, cezasının da 3 yıla kadar hapis olduğunu tembihlemeyi de ihmal etmedim!..”

 

YORUM

Dikatimi celbeden birkaç cümleye değinmek isterim. Her şeyden evvel, bebek maması çalan kadının mecburiyetten’mi çaldığını, yoksa çalıp satıyormu diye merak edip evine kadar gidip araştırma ihtiyacı duymalarına hayret ettim açıkçası. Diyelim ki çalıp satıyor olsun; Bir insan onurunu ayaklar altına alacak seviyeye düşmüş ise, bunun musebbipleri öncelikle üst düzey yöneticilerimiz ve üst düzey gelir sahipleridir. Siz o bebek maması çalan kadını evine kadar gidip durumu gördükten sonra, sadece birkaç mama hediye edip, 3 gün sonra ne yiyip ne içeceklerini dert etmeyip, polise vermediğinizi bir erdem sayıp, kendinizi insan yerine koyduğunuza da ayrıca hayret ettim doğrusu.

 

 

Dün sabah yazı için bilgisayarımın elektronik posta kutusunu açtığımda CHP Ankara Milletvekili Levent Gök'ün Meclis'e verdiği yazılı soru önergesiyle karşılaştım…
Gök önergesinde, son bir yılda bebek maması fiyatlarına yüzde 70'e varan oranlarda zam yapıldığını belirterek, Başbakan Binali Yıldırım'a şu soruları yöneltmiş:
 Bebekler için hayati önem taşıyan mamalar neden Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödeme kapsamına alınmıyor?
– Bebek sahibi olan her ailenin önemli gider kalemini oluşturan mamalardaki yüksek fiyat artışları neden önlenemiyor?
– Anne ve bebek sağlığı için gerekli olan temel ilaç ve gıdaların hangileri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenmiyor?
– 2014-2018 yılları arasında hayatlarını kaybeden 0-7 yaş arası bebek ve çocukların sayısıyla ölüm nedenlerini açıklar mısınız?..

* * *

Önerge vahim tabloyu gözler önüne seriyor:
İşsizliğin dorukta bulunduğu, hakça paylaşım anlayışının yerlerde süründüğü bir ülkede “Çok çocuk yapın” demek, hiçbir sorunu çözmediği gibi, mevcut sorunları içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Çok şey vaatten ibaret kalınca da, bebekler açlıktan ölebiliyor!..
Ve

 

YORUM

Ülkemizdeki dengesiz paylaşıma itirazınız yok sayın Dündar, mesela siz kaç TL maaş alıyorsunuz, nerede ikamet ediyorsunuz, hangi şartlarda çocuklarınızı okutuyorsunuz. Nasıl ki, siz mama çalan kadını takip edip köşenize yazı konusu yapıyor iseniz, bende sizlerin yaşam tarzlarını inceleyip, tüm üst düzey gelir sahiplerinin fazlalık gelirlerini hesaplayacağım, bakalım bu garibanların kaç katı insana yetecek miktarda israf içinde olduğunuzu, bu durumunuzu kamufle etmek için her vebali de, çok çocuk yapın tavsiyesi yapanlara reis i cumhurumuza lafı dokundurarak aciz ve acınacak halinizi kamüfle edemeyeceksiniz.

Son cümlesinde Dündar bey demiş ki, o bebekler ki, dünyaya gelirken kendilerine hiçbir şey sorulmuyor!.. demiş.

Benim yıllardan beridir çözemediğim konuyu, sayın Dündar ın bu cümlesi ile çözdüm nihayet. Teşekkür ederim sayın Dündar, beni bu cahillikten kurtardınız. Meğer bütün kabahat babalarda imiş, sizin babalarınız,analarınız,size dünyaya gelmek istermisiniz diye sormuş, sizlerde evet, evet, evet diye sevinerek dünyaya geldiğiniz için hayat standardınız iyi seviyelerde olmuş. Dünyaya gelmek için kendisine sorulmayanlar,Kendirızası iledünyaya gelmeyenlere de, sizin gibilerin 2 kutu mama verip, birdaha sakın böyle bir işe kalkışma haaaaa diyerek o fakiri sözde affederek kendi erdemlerini gazete köşelerine kadar taşımaktadırlar.  Acınacak halinizi göremeyecek kadar aciz olduğunuzu gördüm, sayın Dündar.

İşin en ilginç boyutu da, chp mv li levent Gök ün meclise verdiği önerge?

Alayım birinizi vurayım ötekinize, hiç birinizin elle tutulur ne vicdanı kamlış, nede merhameti. 

Mevcut sistemin iflas ettiğini, her kesimden insanların, dolaylı yollardan itirafı ve ADİL DÜZEN İN DOĞUM SANCILARI DIR,Tüm bu olaylar.

NOT: İtalik (yatık yazılar) yorumlar; Hüseyin Bağdatlıya aittir.

 

 

Hüseyin Bağdatlı






Sayı: 457 | Tarih: 18.03.2018
Mehmet Barlas
Bu dünyada Hawking de var Trump ve Muhammed bin Selman
Hawking
889 Okunma
Tayibet Erzen
Ergün Diler
Büyük fırça!
Savaşı ne Sermaye ne de Siyaset kazanacak!
811 Okunma
1 Yorum
Süleyman Karagülle
Yusuf Kaplan
Kur’ân’ın kuşatıcılığını, aklın sınırlayıcılığına hapse
Ne akılla ne akılsız!
724 Okunma
Ali Bülent Dilek
Uğur Dündar
Marketlerde bebek maması hırsızlığı niçin artıyor?..
Adil Düzen Doğum sancısı
673 Okunma
Hüseyin Bağdatlı
Ahmet Hakan
Aman dikkat
Taşeron örgütlerin çöküşünün başlangıcı
653 Okunma
Lütfi Hocaoğlu