Türkiye’nin kurtlarla dansı!
Yusuf Kaplan
15 Şubat 2016
Şunu iyi bilelim: Küresel sistem, Ortadoğu'daki Arapları paramparça etti yüzyıldır.
Önümüzdeki yüzyıl içinde de önce Kürtleri, sonra da Türkleri paramparça edecek.
Proje bu.
……………………………
İKİ BÜYÜK ENGEL: İHVAN VE TÜRKİYE
Bunun önünde iki büyük engel var: İhvan ve Türkiye.
O yüzden önce İhvan'a büyük darbe vuruldu; sadece Mısır'da değil bütün Arap dünyasında. İhvan, Arap dünyasında, selefîler / Vehhabîler gibi İngiliz güdümüne girdirilemedi! O yüzden Arap Son/Baharı tezgâhıyla büyük darbe yedi.
Şimdi sırada asıl hedef var: Türkiye!
Türkiye'nin etrafının ateş çemberine çevrilmesinin nedeni, Ehl-i Sünnet Omurga'yı, dün, bin yıl önce kuran ve koruyan yegâne güç olmamız ve bu gücümüzü yeniden hayata geçirmekten başka seçeneğimizin olmaması yakıcı gerçeği!
İRAN'IN ÖNÜ AÇILIYOR...
O yüzden küresel sistem, sistemin lordları 5+1 ülkeleri, İran'la art arda stratejik anlaşmalar yapıyor, Bölgede Kürtlerle birlikte yalnızca İran'ın önünü açıyor!
Ve bütün bu tezgâha mezhep çatışması süsü vermeye, bunun için de DAEŞ gibi kukla örgütleri İran'ın önünü açacak şekilde kışkırtmaya ve konumlandırmaya çalışıyor!
Ve Türkiye'yi içerden ve dışardan şebek-e-leri üzerinden kuşatıyor.
Türkiye'nin bu zorlu süreçte büyük hata yapma lüksü yok!
Televizyonlarda da defalarca gösterdim ve uyardım ilgili herkesi/mi: Dünyayı yöneten kremayı yönlendiren, dünyanın elitlerine hitap eden Newsweek, The Economist ve TIME dergileri özellikle son aylarda bu konuda dikkat çekici yayınlar yapıyorlar.
TIME dergisinin önceki ay yayımlanan sayılarından birinde İran kapağa taşınmış ve “2025 İran” kapağıyla yayımlanmıştı. Kapak başlığının altında aynen şu cümle yer almıştı:
“İran'ın gelecek 10 yılı dünyanın geleceğini nasıl değiştirecek! / How it's next decade will change the world!”
Yıllardır -neredeyse tek başına- “Ehl-i Sünnet Omurga çökertiliyor!”, diye haykırıyorum ama mezhebî analiz yapmakla itham ediliyorum.
TÜRKİYE'DEKİ DERİN İRAN LOBİSİ TEMİZLENMELİ!
Türkiye'de derin bir İran lobisi var ve bu lobi Erdoğan'ın ve hükümetin etrafına çöreklenmeye, Erdoğan'ı ve hükümeti etkisi altına almaya çalışıyor.
Buradan uyarıyorum: Erdoğan'ın bu “besleme tipler”e, şebekelere aslâ prim vermemesi, bunları etrafına yaklaştırmaması, sızanları da derhal ve gecikmeden etrafından uzaklaştırması gerekiyor!
Tıpkı İran gibi çok iyi takiyye yapmasını beceriyor bu kişiler: Bir yandan mezhep çatışmasına dikkat çekiyorlar ama öte yandan da mezhepsizliği yaymaya çalışıyorlar!
İran da bir yandan “vahdet” çağrıları yapıyor ama öte yandan da Suriye'de, Lübnan'da, Yemen'de tam anlamıyla vahşet yapıyor.
İran'ın Suriye'de 48 generali öldürülmüş! Ne kadar ürkütücü bir durum bu, değil mi? Demek ki, İran ordusu fiilen kıyasıya savaş veriyor Suriye'de.
Yakıcı soru şu burada: İran ordusu, kim için, ne için ve kime karşı savaşıyor Suriye'de?
SURİYE'Yİ KONTROL EDEN BÖLGEYİ KONTROL EDER!
Suriye'nin alacağı şekil, hem bölgenin kaderini hem de dünyanın güç dengelerini değiştirecek.
Suriye, herhangi bir yer değil: Dünya coğrafyasındaki bir kaç kritik tampon bölgeden biri.
Suriye üzerinde kontrolü sağlayan, beş stratejik alanı kontrol etmeyi başarır:
- 1-Arabistan Yarımadası'nı kontrol altına alır.
- 2-Doğal gaz, özellikle de petrol yatakları üzerindeki hâkimiyetini pekiştirir.
- 3-Bölgedeki etnik, kabîlevî ve en önemlisi de mezhebî sınırları çizer: İslâm dünyasının kaderini “belirler”.
- 4-Akdeniz'e açılır ve oradan Kuzey Afrika, Balkanlar ve Arap dünyasını şekillendirecek konuma ulaşır.
- 5-Kızıldeniz'e açılan kapıyı kontrol eder, Kızıldeniz üzerinden Hint Okyanusu'na kadar uzanan koridoru eline geçirir.
Türkiye'nin derin stratejik tahliller yapması, büyük hata yapmaması ve tuzağı düşmemesi gerekiyor, vesselam. Türkiye, kurtlarla dans ediyor çünkü!
http://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/turkiyenin-kurtlarla-dansi-2026822
YORUM;
PARALEL AK PARTİ VE PARALEL ŞİA!
Hz Ali (ra)’ ın bir sözü var;yeni problemlerle karşılaşırsan
ne yaparsın diyenlere cevaben”ümmetin akıllılarını toplar onlarla
istişare yaparım”diye.
Yazarımız Yusuf Kaplan’ın da problemi yalnız olması.
Tek başına her şeye kafa yorup çözüm bulmaya çalışıyor.
Tabii ki gücü yetmeyince patlamalar yaşıyor.
Diyorum ki acaba topluluklar belli bir sayısal sınırı aşınca
İçlerinde otomatikman paraleller mi oluşuyor.?
Veya düşmanlar onları yıkabilmek için onlar gibi görünen
Paraleller mi oluşturuyor?
Birinci örneğe Ak Parti ikinci örneğe de özelde İran
genelde de Şia verilebilir.
Bunu kısaca bölüp çarpıştırarak yok etme taktiği olarak da açıklayabiliriz.
Yeterli eğitimi alamamış kitleler ve tabanlar da bu çirkin savaşta
gönüllü olarak Allah rızası için zaten hazır askerlerdir.
Dönüp dolaşıp şuraya geliyoruz.
Siyasetle ilgili ilimleri öğrenmek her yetişkin Müslümana-vatandaşa
farzı ayındır…
Gerek ülkemiz gerekse büyük komşumuz İran’a baktığımızda
bu farzı ayın ilimleri vatandaşlarına verebilecek bir
eğitim örgütlenme sisteminden yoksun olduklarını görüyoruz.
O zaman tehlike çok büyük.
Çare nedir diyecek olursanız büyük bir kalkınma
hamlesinden çok büyük bir eğitim inkılabı diyebiliriz.
Maalesef Ak Parti batılılar gibi düşünüp madden kalkınırsak
güçlü-mutlu oluruz diyerek maddi kalkınmayla işe başladı.
Bunun nasılına gelirsek te Allaha şükür Akevler 50 yıldır bunun
için çalışıyor.
Halk semt kooperatiflerini kurarak örgütlenecek ve “namaz-toplantı”
müesseseleriyle bu hayati hamleyi başlatacak.
Bence halklar bu hamleyi yapmaya hazır bir vakti merhunu bekliyor
O da Allah’ın(CC) bir işaret fişeğiyle başlayacak.
Yazarımız Yusuf Kaplan’a her zamanki hatırlatmamızı
yaparak yazımızı bitirelim.
Buyurun hocam Akevler Adil Düzen çalışanlarına katılıp bu başlangıcı
hızlandıralım vesselam…