31.07.2015

SAYIN Demirtaş!

Geçen gün yaptığınız bir açıklamada şöyle dediniz:

"Barış cesaret ister."

Gerçekten de öyle.

Barış, cesaret ister.

*

Sayın Demirtaş!

Hadi gelin ilk cesur adımı siz atın.

Yüzünüzü "dağlar"a dönün...

Ve başlayın haykırmaya:

-"Çek elini tetikten" deyin.

-"Kalleşçe cinayetleri durdur" deyin.

-"Akıttığınız kanda boğulacaksınız" deyin.

-"Kan akıtarak benim hakkımı savunamazsınız" deyin.

-"Ben siyasetle çözeceğim, bana bırak bu işi" deyin.

-"Bildiğiniz tek şey öldürmek mi?" deyin.

-"Yaptığınız her katliamla insanlıktan çıkıyorsunuz" deyin.

-"Ne kadar da meraklıymışsınız öldürmeye" deyin.

-"Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz" deyin.

-"Bir damla daha kan dökerseniz karşınızda bizi bulursunuz" deyin.

-"Size polis, asker öldürtmeyeceğiz" deyin.

-"Size kafaya kurşun sıktırtmayacağız" deyin.

-"Size kan döktürmeyeceğiz" deyin.

*

Çok kuvvetli, çok net, çok tartışmasız haykırın.

Hiçbir boşluk bırakmadan.

Ezberleri bozarak.

Hatta yumruğunuzu sıkarak.

Hatta köprüleri atmayı göze alarak.

*

Sayın Demirtaş!

İktidar karşısında, Davutoğlu karşısında, Erdoğan karşısında muhalefet yaparken sergilediğiniz kararlı tutumun bir benzerini "dağlar"a karşı sergilemediğiniz müddetçe...

Yaldızınız dökülecek, size kulak verenlerin sayısı azalacak, yaktığınız umut meşalesi sönecek, inandırıcılığınız tükenecektir.

Haberiniz olsun.

*

Sayın Demirtaş!

Korkmayın. Çekinmeyin. Cesur olun.

Sizin de dediğiniz gibi:

Barış, cesaret ister.

Yazının tamamı için tıklayın

Yorum:

Tükürük kudreti

Ahmet Hakan çok iyimser.

Bazıları vardır. Onları yaratan bir kudret vardır.

O kudret onların sırtını dayadığı kudrettir.

O kudret emir vermeden bir şey yapamazlar.

Ağızlarını açıp “aaa” bile diyemezler. Derlerse o kudret ağızlarına çarpar.

Ancak o kudret şımarır da şımarır, kendisine gösterilen toleransın, kudretinin büyüklüğünden olduğunu zannederse o zaman devletin kudreti ona öyle bir çarpar ki nefes alamaz hale gelir. İçlerinden bazıları o kudretin tükürük kuvvetinin bile büyük olduğunu sanma saflığına rağmen devletin tükürük kudreti yanında terörün tüm kudreti sıfıra yakın kalır.

Teröristler yerlere çarpılıp darmadağın olunca, işte o zaman o kudretin emrindekilerin varoluş sebebi ortadan kalkar. Zaten ondan sonra da ona kimse kulak asmaz olur. Ne söylerse söylesin bir ehemmiyeti kalmaz.

Tarih böyle başkasının emri dışına çıkamayan, cici çocuk görünümlü, kumanda edilen ve kumanda edenin yok olmasıyla siyaset sahnesinden silinen siyasetçilerle doludur.

Eninde sonunda olacağı budur.