27.01.2015
İSTANBUL fethedilirken Bizans'ın ilahiyatçı papazları, "meleklerin kanadı var mıdır, yok mudur" meselesini tartışıyorlarmış.
*
İslam âlemi şiddetin, kralların, terörün, emirlerin, kelle kesmelerin, Suudi Amerikaların, Esad'ların, yoksulluğun, IŞİD'in, açlığın, SİSİ'lerin pençesinde inim inim inlerken...
Bizim ilahiyatçı hocalarımız öyle şeyler tartışıyorlar ki...
İnsan ister istemez " demekten kendini alamıyor.
"Keşke bunlar da Bizans'ın papazları gibi meleklerin kanadını tartışsalar
*
Gelin sırayla bakalım:
*
Bir tanesi çıkmış...
İnsanın midesini bulandıracak bir hayalin fetvasını veriyor ve "Annen de olsa diz kapağın üstü tahrik eder" diyor.
*
Bir başkası çıkmış...
İnsanı cehennem ateşinden koruyacak ceylan derisinden üç yüz yetmiş liralık kefeninpazarlamasını yapıyor.
*
Bir diğeri çıkmış...
Küçücük bebeklerle evlenmenin İslami açıdan mümkün olup olmayacağı meselesini etraflıca tartışmaya açıyor, uzun izahlar yapıyor.
*
Bir tanesi daha çıkmış...
Sanki başka hiçbir mesele kalmamış gibi... Banyoda duş alırken çıplak olmanın mekruh olup olmadığı üzerine hükümler veriyor.
*
Tam bu sırada ülkenin Diyanet'i...
"Fazla tedbir almak, Allah'a güvenmemektir" diyerek... Soma'nın kâr hırsıyla gözü dönmüş kömür patronunun sırtını dinle sıvazlıyor.
*
Sanki her biri İslam karşıtı propaganda makinesi gibi...
Bunların İslam'a verdiği zararın yanında, Çarli'nin Marli'nin İslam'a verdiği zarar devede kulak gibidir.
Yazının tamamı için
http://sosyal.hurriyet.com.tr/Yazar/Ahmet-Hakan_131/Bunlarin-yaptigini-carli-bile-yapamaz_28056646
Yorum:
Karikatürize edilmiş İslamiyet
Kuran nasıl hayat dışına çıkarılır? Kuran niçin hayatın dışına çıkarılır?
Bozuk düzende yaşamak insanların hoşuna gider. Bozuk düzene alışmışlardır. Atalarının dini yani düzenidir. Bu düzen devam etmelidir. Ama Kuran’ı okuduğun zaman bu düzene şiddetle karşı çıkar. Bu düzenin uygulamalarını haram eder, zulümdür der.
O zaman Kuran’da yer alan bu hükümlerden nasıl uzak durulmalıdır? Kuran nasıl hayatın dışına atılmalıdır? Bunun en temel yolu zaruret fetvaları vermektir. Bunun için sanki şu anda İslam düzeni varmış gibi günün şartlarına göre haramları helal etmek gerekir, helalleri de haram etmek gerekir. Diğeri ana konudan uzak, önemli sorunları çözmekten uzak olarak saçma sapan konularla uğraşmaktır. Kuran’ın muhkem ayetleriyle ilgilenmezler ve müteşabihatını ilimde rasih olmadıkları halde bozuk bir şekilde tevil ederek gündemi değiştirirler.
Bunun dışında neler yapılır. Kuran’ın emirleri sadece 5 vakit namaz, hac, başörtüsü ve tesettüre indirgenir. Namaz, namaz olmaktan çıkarılır. Sadece sembolik hareketler haline dönüştürülür. İslamiyet’te yeri olmayan din adamlarına da imam derler ki gerçek imamlık müessesesi yerin altına gizlensin. Hac, hac olmaktan çıkarılır. Başörtüsü asıl fonksiyonunu icra etmekten uzaklaştırılır. Giderek gerçek İslamiyet’in yerini karikatürize edilmiş bir İslamiyet alır.
Böylece Kuran’ın metni tahrif edilemediği için manada tahrifat gerçekleştirilmiş olur. Ondan sonra Kuran’da geçen “kitap yüklü merkepler” terimini de İsrail oğullarına özel kılarız, sanki biz öyle değilmişiz gibi.