11.12.2014
Ne çıkacak şu meşhur Osmanlıca tartışmasından?
*
-Osmanlıcayı sular seller gibi öğrenebilen yeni bir nesil mi çıkacak?
-Ağdalı Osmanlıca metinlerini leblebi çekirdek yapmış yeni bir liseli tipi mi çıkacak?
-Osmanlıcayı hakkını vererek öğrenmişlerin bile okumakta zorlandıkları tarihi mezar taşlarını bir bakışta okuyabilecek yeni bir gençlik mi çıkacak?
-Fuzuli'yi, Şeyh Galib'i, Nedim'i idrak edebilmiş yeni bir altın nesil mi çıkacak?
-Henüz ayrı yazılması gereken de'leri, da'ları ayrı yazamayanlardan, bin türlü istisnai kurala sahip olan Osmanlıcayı mükemmel bir şekilde yazabilen bir irfan ordusu mu çıkacak?
*
Hayır. Hayır.
Adım gibi eminim:
Osmanlıca tartışmasından bunların hiçbiri çıkmayacak.
*
Çıkmayacak, çünkü:
-BİR: Eski Osmanlı metinlerini okuyup anlayabilecek bir Osmanlıca bilgisi edinmek, lisede bir-iki dersle mümkün olacak bir iş değildir, çok daha büyük bir çabayı gerektirir.
-İKİ: Çocuklarımızı "okuduğunu anlama" konusunda dünya ölçeğinde en son sıralara yerleştiren eğitim sistemimizin, bu işi başaracak takati, yetkinliği ve performansı yoktur.
*
Osmanlıca tartışmasından "Osmanlıca öğrenimi" çıkmayacak.
Peki ne çıkacak?
Şunlar çıkacak:
*
-Miting meydanlarında "Bunlar dedemiz Fatih'in, dedemiz Kanuni'nin konuştuğu dilin öğretilmesine karşı çıktılar" şeklinde mükemmel ve etkili bir propaganda cümlesi çıkacak.
*
-Siyasi tartışmalarda "Bunların alayı Osmanlı düşmanı" şeklinde, zaten sıkı olan parti saflarını daha sıklaştırmaya yarayacak muhteşem bir propaganda cümlesi çıkacak.
*
-Ekran kapışmalarında "Biz Osmanlı'dan yanayız, siz kimden yanasınız" tarzında gayet işe yarar bir polemik cümlesi çıkacak.
*
-Yaklaşan seçimler için "ecdat" üzerinden yeni bir kutuplaştırma fırsatı çıkacak.
*
Kısacası...
Osmanlıca tartışmasından...
İktidarın işine yarayacak ne varsa çıkacak.
*
Ama bu çıkanların hiçbirinin...
Osmanlıcaya bir faydası olmayacak.
Tabii Türkiye'ye de...
Yazının tamamı için
http://sosyal.hurriyet.com.tr/Yazar/Ahmet-Hakan_131/Osmanlica-tartismasinin-sonucunu-acikliyorum_27750115
Yorum:
Çökmüş eğitim sisteminde Osmanlıca
Türkiye’de eğitim yerle bir olmuş durumda.
Herkes rol yapıyor. Öğretmenler saat dolsun diye derse giriyor. Öğrenciler mecbur oldukları için okula geliyor.
Öğretmenler dersi anlatır gibi yapıyor, öğrenciler de dinler gibi yapıyor.
Sınıfta kalma yok, öğrenci niye çalışsın?
Herkesin derdi devlet kadrosunda maaşlı bir iş. Onun için de diploma lazım. Kimsenin bilgiyi sorguladığı yok nasılsa.
Diplomayı alıp devlet memurluğuna kapağı attı mı deme keyfine.
Bu şartlar altında Osmanlıca öğrenecek öğrenci var mıdır, çıkar mı, bilemem.
Ama Osmanlıcanın zorunlu olması yeni öğretmen kadrolarının açılmasını sağlar. Böylece yeni -mış gibi yapılacak bir ders ve -mış gibi yapacak yeni hocalar ortaya çıkar.
Yine de bu konuyla ilgili çalışmalar yapılacağından, kitaplar yazılacağından, en azından çok az da olsa bu konuyla ilgilenecek öğrenciler ortaya çıkaracağından faydalı olacağını düşünüyorum.